"LEYLİM" bir insan sevdiğine en güzel nasıl seslenebilir? Hem onun adından uzaklaşmadan hem de kendi kalbini katarak nasıl çağırabilir ki? Bir Ahmed Arif'in Leylim'i olmak nasıl bir duygu? Peki ya, Leylim'in Arif'i olamamak? Böyle diyordu Leyla Erbil'e, Leyla'sına Leylim, Sevgili Canım, Canım Leylâm, Ömrüm diye başladı mektuplarında
"Seni anlatabilmek seni - iyi çocucuklara, kahramanlara. Seni anlatabilmek seni - namussuza, yaşamayana, kahpe yalana."
İncelememe büyük üstadın derin anlam barındıran satırlarıyla giriş yapmak istedim.
Ben ilk defa gerçekten âşka inandım diyebilirim.
Allah'ım bu nasıl bir sevgi, bu nasıl bir âşk, bu nasıl bir sevda , bu nasıl
Besmele-Hamdele-Salvele..
Merhum Şeyh Galib Hazretlerini Rahmetle yâd edelim. Hamd ile salvele getirip evvala; Hazretin ruhuna bir Fatiha armağan edelim.
***
Ey şair! Şimdi çağın icbarına ses ver.. Komşun duvarında istinad olmuş gibi komşundur şu hayat. Hapsetsen kendini söyle ne çıkar? Bir bardak yetişir de sana ihtarını infaz eder; "daya
Nasıl yapacağım bu incelemeyi bilmiyorum. Ciğerim yana yana yapacağım bir inceleme olacak.
Ah, Ahmed Arif! Bu nasıl bir sevdadır. Söyle bana hiç mi pişman olmadın? Hiç mi bıkmadın? Nasıl sadık bir âşıksın sen böyle...Canının yanmasını ben buradan iliklerime kadar hissettim. Sen nasıl dayandın bu acıya? Nadir bulunan insansın. Keşke herkes senin
Canım benim,
Bilir misin, "canım" dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep. (syf. 118)
İşte, kitabın peşine düşmeme sebep olan, bana kitabı okutan alıntı. Tabii bunun özel bir sebebi var, isterim ki bu sebep bende kalsın.
Kitabın yeni baskısı olmadığından uzun süre sahaflarda aradım durdum. İnternette stok kovaladım
Tek bacağı üzerinde dikilen Ahmed Rasim’in gözlerinden yaş yağmur gibi boşanıyordu. Sarsılmaz iradesiyle kendini tutmasını beceren Eşref Bey, koltuk değneğine dayanarak yanına gitti; onu kucakladı.
- Üzülme Ahmed Rasim; Uhud’da da perişan olmuştuk. Sonra onu birbirinden muhteşem zaferler takip etti. Biz canımız da dahil, herhangi bir fedakârlıktan sakınsaydık, üzülmen gerekirdi. Neyi yapabilecekken yapmadık? Allah, Peygamber davasından neyimizi esirgedik?
Gözyaşları arasında Ahmed Rasim cevap verdi.
- Evlâtlarım sana kurban olsun ya Kuşların Şeyhi! Bizler elimizden geleni yapmakla yükümlüyüz.
Ve sizler Allah şahittir ki her şeyi yaptınız, hatta imkânsızları dahi yaptınız. Neylersin ki kader boynumuzu büktü.
Derd-i aşkın ben senin bihüde izhar eylemem
Laf edip ah u enini kendime kar eylemem
Häsilı ålem bilir bu sirn Inkar eylemem
Gizlesem de aşikar etsem de cânımsın benim
Acaba seni benden başka seven oldu mu?
Aşk öyle bir şeydir ki deli gibi seversin uğruna her şeyi feda edersin ama yetmez. İşte bugün deli gibi seven Ahmed Arif ile geliyorum. Ahmed Arif kalbi aşk, sevda ile dolmuş. Yüreği sevda ile kör olmuş Ahmed Arif. Ah şimdi nerde böyle bir sevda, nerde böyle bir aşk, nerde?.. Okurkan tüylerim diken diken oldu. Her cümlesi bambaşka güzel. Öyle güzel seviyordu ki Ahmed Arif yeri geldi kardeş dost sevgili olarak kabul etti Leylayı. Leyla iki satır yazdığında bile deli gibi mutlu oluyordu..
Diyor ki Ahmed Arif "özlemektir seni, geberesiye. Ses etmektir, haykırmak" Leyla "." Sadece mektuplaşarak yıllarca bir sevdayı sürdürmek, vazgeçmemek.. Ne kadar mükemmel demi.
Bazen derim ah nerde eski aşklar. Gerçekten nerde eski aşklar. Ahmed Arif'in Leylaya, Sabahattin Ali'nin Aliyeye olan aşkı ve nice örnekleri gibi...
Her mektubunda Ahmed'in Leylaya canım demesi... Bilir misin "canım" dediğinde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep. Aslında Ahmed Leylaya her mektubunda farklı şekillerde seslenirdi ama canım demesi apayrı bir güzel..
Böyle yazıyorum yazıyorum ama inanın kitabın her cümlesi güzel be kelimelerle ifade edilemeyecek kadar mükemmel.
Ve Diyarbakır... Ah Diyarbakır'a müzeye gittiğim o an aldığım Ahmed Arif kokusu.. Bunun tarifi yok orası dehşet dolu bir yer her yer Ahmed Arif.. Diyarbakır'a her adım attığımda burdan bir Ahmed Arif geçti diyorum. Mükemmel bir adam. İyi ki tanıdım diyorum her defasında. İyi ki bir Ahmed Arif doğdu bu dünyada ve bize aşkı öğretti. İyi ki varsın kalbi güzel adam
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
_Kanatsız uçmaya kalkışma!
_Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm.
_O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma!
_Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Canım benim, bilir misin canım dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep.. O'nsuz geçen her günü ömürden düşmeli.. Ah adam, seni anlatmak seni..
Sevgilim, senin güzelliğinin tecellisinden; belirip ortaya çıkmasından ilkbahar ateş, gül ateş, bülbül ateş, sümbül ateş, toprak ateş, diken ateş.
Bütün âşıkları yakan, güzel yüzünün ışıklarıdır.
Gönül ateş, kalp ateş, ağlayan iki göz ateş.
Yüzünün güzelliğinin hayâl ve özlemiyle can ve gönül yansa, şaşılacak ne var?
Sevgilim, gel de kalbimdeki feryadımdaki ateşi gör.
Bu kadar ateşle aşk şehidini gasletmek mümkün mü?
Cesed ateş, kefen ateş, su ateş.
Ben gönlümün şenlenmesinden ve canımın dinlenmesinden vazgeçtim. Safa ateş, cefa ateş, firar ateş, karar ateş.
Şahım ne yapsam bu mahzun gönlümü sevindiremem.
Üzüntü ateş, teselli veren ateş, sevinme isteği ateş.
Hâşâ, gül yanaklı sevgili gözlerinden ateş saçtıkça, Es'ad afiyette olmayı ümid edebilir mi?
Tecellâ-yı cemâlinden Habibim nev-bahâr âteş
Gül âteş bülbül âteş sümbül âteş Hâk ü hâr âteş
Şuâ-ı âfitâbındır yakan bil-cümle uşşâkı
Dil âteş sîne âteş hem dü çeşm-i eşk-bâr âteş
Hayâl-i şem-i rûyinle aceb mi yansa cân u dil,
Nigârım gel de gör kalbimde âteş âh u zâr âteş
Ne mümkün bunca âteşle şehîd-i aşkı gasl etmek
Cesed âteş kefen âteş hem âb-ı hoş-güvâr âteş
Ben el çektim safâ-yı hâtır u ârâm-ı cânımdan
Safâ âteş cefâ âteş firâr âteş karâr âteş
Ne yapsam bu dil-i mahzûnu mesrûr eylemem şâhım
Gam âteş gam-güsâr âteş temennâ-yı mesâr âteş
Ümid-i âfiyet besler mi Es’ad yârdan hâşâ
Saçar oldukça gözden ol nigâr-ı gül-i zâr âteş
Karşılıksız bir aşk olsa dahi bu kadar harika mı yazılır, bu kadar harika mı hissettirilir be adam dedirtiyor okurken..Ah Leylim Leylim bilir misin canım deyince canımın çıkıp sana koştuğunu diyor.. Leyla Erbil olmak istiyorsunuz adeta.. Severim seni Ahmed Arif! Işıklar yoldaşın olsun..
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma