Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gövdene imrenirdi ok atmayı bilenler gövden aklın gibi engebeli ve dakikti sokaklarda kavga çıkardı senin yüzünden sen topuğunu gösterirdin ve dövüş başlardı ejderlerle çarpışırdı bey çocukları müminler müşriklerle savaşırdı. Toprak ve yağmur savaşırlardı anahtar ve kilit birbirlerine girerdi ekmekle bulutlar kan ve su nadirle zenit.
Birden düşümde koltuğa oturmuş durumda tabancayı elime aldığımı ve kalbime, başıma değil kalbime dayadığımı gördüm; oysa önceden kesinlikle tam şakağıma ateş etmeyi düşünmüştüm. Göğsüme tabancayı dayadıktan sonra bir iki saniye bekledim; mum, masa karşımdaki duvar birden hareket etmeye, dalgalanmaya başladı Hemen tetiğe dokundum. Bazen düşünüzde
Sayfa 777 - 778, 779, 780, 781, 782 Yapı Kredi Yayınları
Reklam
“Korkmamalıyım. Korku katilidir aklın. Korku, mutlak ölüm getiren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim. Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim. Ve geçip gittiğinde, onun izlediği yolu görmek için iç gözümü kullanacağım. Korkunun geçtiği yerde hiçbir şey olmayacak. Yalnızca ben kalacağım.”
Bütün çocukları ben öldürdüm Bütün duvarları ben ördüm Bütün kuyuları ben kazdım Bütün çatlakları ben açtım Aklın karanlıklarında Asırlardır müebbet yattım Kim bilir ne zaman Kim bilir ne zaman Kim bilir ne zaman Kurtulacağım.
Sayfa 161Kitabı okudu
Üç Frenk Havası
1.CAPRİCCİO ÖLÜM Gülünç bir ölümle öldü deniyor Max Stirner için çünkü mahvına sebep nihayet bir sinektir ama Fanya Kaplan nasıl öldü diye sorarsak sanırım işimiz fazlasıyla ciddileşir. Bize ne başkasının ölümünden demeyiz
Efendimiz Hz.Muhammed Aleyhisselam
* Efendimiz, hilm sahibiydi. Tahrik edici sebeplere rağmen son derece vakar ve sebatkâr davranırdı. * Acı ve eziyetlere dayanır, sabırla hareket ederdi. * Hiç kimseden kendi nefsi adına intikam almamış, fakat konu Din olduğu zaman gerektiğinde şiddet ve celadet göstermişti. * Nefsi için asla öfkelenmez, çok çabuk hoşnut olurdu. * Gelmiş ve gelecek
Reklam
Aklın yolu bir
Otman Baba’nın ikiyüzlü yalancılar olarak suçladığı bu gibiler arasında ulema, sûfiler, danişmendler ve vakf ve zâviye yöneten meşayih sayılmıştır. Bu yüzden ulemà, kadlar ve medrese ögrencisi danişmendler Otman Baba ve abdalların baş düşmandır ve onlara karşı hükümet sorumlularından, en sert önlemlerin alınmasını isterler. Veläyetnâme ye göre meşayih, tarikat şeyhleri olup devletten ve varlıklı kişilerden vakf sağlayarak bir zâviye inşa ve tesis ederler, vakıfları evladiyelik yaparak çocukları için de rahat bir yaşamı güvence altına alırlar. Bu şeyhlerden birçoğu gerçekten zengin denecek kertede varlıklıdır. Arşiv kayıtlarından öğreniyoruz ki şeyhler idaresinde birçok zäviye, vergiden bağışıklı olarak miri topraklardan önemli bir bölümünü elleri altında tutmaktadir. Fatih birçok zaviyenin vakıflarına el koyarken, kuşkusuz halk arasında bu gibi konformist şeyhlere karşı beslenen olumsuz duygulardan cesaret almıştır. Yine Fatih baz zaviyelerin sultanın otoritesine karşı halkı kışkırtan aşırı egilimli tarikatlarn elinde olduğunu da biliyordu. Aşağıda Fâtih’in genellikle râfizi tarikatlara karşı olumsuz duygular beslediğini görecegiz.
Sayfa 606Kitabı okudu
Bene Gesseritlerin Korkuya Karşı Duası
"Korkmamalıyım. Korku katilidir aklın. Korku, mutlak yıkım getiren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim. Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim. Ve geçip gittiğinde, onun izlediği yolu görmek için iç gözümü kullanacağım. Korkunun geçtiği yerde hiçbir şey olmayacak."
Gerçekten öyle değil mi? Kelebek etkisi misali…
Hayatının başka insanların -hiç tanışmadığın, varlığından hiç haberdar olmadığın insanların- her gün yapmakta olduğu seçimler tarafından sayısız şekilde nasıl etkilenebileceğini aklın alıyor mu?
Korku Katilidir Aklın!
"Korkmamalıyım. Korku katilidir aklın. Korku, mutlak yıkım getiren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim. Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim. Ve geçip gittiğinde, onun izlediği yolu görmek için iç gözümü kullanacağım. Korkunun geçtiği yerde hiçbir şey olmayacak. Yalnızca ben kalacağım."
Reklam
Sokrates
Ben her zaman aklın rehberliğinde hareket edenlerden oldum ve hâlâ da öyleyim ve bunun sonucu ne getirirse getirsin benim için en iyi olan odur. Şimdi bu durumdayım diye kendi söylediklerimi inkâr edemem. Şimdiye kadar değer verip kutsadığım bu prensiplere hâlâ değer veriyorum ve bunlardan farklı ve daha iyi prensipler bulamadığımız sürece çoğunluğun görüşüne katılmayacağım. Hayır! Çoğunluğun gücü bize daha çok tutuklamalar, müsadereler, ölümler yüklese de, çocukları korkutan cin gibi korkutsa da onlara hak vermeyeceğim!
Sayfa 62 - Kapra YayınlarıKitabı okudu
algı, aklı çârmıha gerdi!
Kant'ın "Aklını kullanmaya cesaret et!" buyruğu, ters tepti, algı aklı çarmıha gerdi, insanın özgürlüğü tehlikeye girdi, postmodern kültürün hız, haz ve ayartı rejimi "dromokrasi", insanın düşünme ve duyma melekelerini yok etti. Kant'ın aklı kutsayan çocukları, aklın aşırılıklarının kurbanı oldu, insanlığı algı imparatorluğunun kölelerine dönüştürdü
Korkmamalıyım.Korku katilidir aklın. Korku, mutlak yıkıma götüren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim. Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim. Ve geçip gittiğinde,onun izlediği yolu görmek için iç gözümü kullanacağım. Korkunun geçtiği yerde hiçbir şey olmayacak. Yalnızca ben kalacağım.
Sade'ın fantezileri as­len fanteziden ibarettir. ''Aklın alabileceği her şeyi tasavvur ettim ama tasavvur ettiğim her şeyi kesinlikle yapmadım ve kesinlikle yapmayacağım " diye yazdı eşine hapisten.
319 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.