Siz hiç kahveye gittiniz mi ? Ben gittim, hem de çok gittim. Lisedeyken gittim, üniversitedeyken gittim, üniversiteden mezun olunca gittim. Şimdi gider miyim gitmem. Yahu şehirde kahveye mi gidilir, şehirde starbucksa gidilir. Oraya da ben gitmem. Köyde olsam ama öfff, kahveden çıkmam. Sabahtan akşama kadar kahvenin başını beklerim. Çay içerim,
Son zamanlarda öykü konusunda tavsiye vermemi isteyen epey mesajla karşılaşıyorum. Zamanında bende - #17244229 - sormuştum. O günden bugüne epey zaman geçti. Tavsiye edilen birçok kitabı okumaya çalıştım. Ayrıca bunun dışında da rast geldiğim öykücüleri okumaya gayret gösterdim. Bu yazım kesinlikle ukalalık olarak
Uzun bir süredir öykü ağırlıklı okumalar yapmaktayım. Daha önce paylaşmış olduğum bir alıntıda yer aldığı gibi (#69389465), ben de herkesin bir öyküsü, şiiri, şarkısı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle okumuş olduğum 164 tane öykü kitabının içinden bana dokunan öyküleri bir ileti altında paylaşmak istedim.
Bu
Hikaye türüne ne kadar aşık olduğumu herhalde bilmeyeniniz yoktur. Hikaye insanın kendisidir, yaşanmışlıktır, tecrübedir, kültürdür. Her insan aslında bir hikaye kahramanıdır. Hikaye roman gibi değildir. Roman insanın kurduğu bir kurgudur. Yapmacıktır. Hikaye kadar samimi değildir. Hikaye kadar yoğun değildir. Roman anlamı ötelerken hikaye anlamı
Ömer Gezen' e ve tüm dostlara teşekkür ederim.Sizler de bu anlamlı harekete katılmak isterseniz #51007323
{Liste Güncellenecektir. Yoruma Siz de Sevdiğiniz İncelemeleri İliştirebilirsiniz.}
*Gülnaz Eliaçık
Biz görmemiş olabiliriz, ama belki de Sait Faik’in dediği gibi olmuştur.
Şu anda Sait Faik’in 9. Kitabını okuyorum. İnceleme yazmak için yazarı daha iyi tanıyana kadar beklemek istedim. Bu kitapların arasından da Bir Sonbahar Akşamını seçtim. Neden sürekli Sait Faik okuduğuma dair küçük bir açıklamayla giriş yapmak isterim.
Mecburiyetten
Yasakları kabul ettik. İnsanoğlu için yasaklı hayvandır da diyebiliriz. Mikroplar bile birer yasak değil mi? Aşklar yasaktır. Gün olur, sular, yemişler, bile yasaktır. İnsanlar birbirine yasaktır.
Sayfa 98 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - Modern Türk Edebiyatı Klasikleri | 8 - 17. BasımKitabı okudu
Kitap, Faruk Duman’ın okumak, yazmak, edebiyat üzerine yazdığı kısa denemelerden oluşuyor. Bir solukta okudum. Okurken kendimi çok iyi hissettim. Peki neden okuyup yazmalı insan? Okurken aldığım notları paylaşayım.
Daha az yalnız ölebilmek için yazmalı insan.
Hayatta kalabilmek için yazmalı.
Yalnız hissetmemek için yazmalı.
İnsan anlaşılmak ister o halde yazmalı.
Okuyanlar okumayanlara oranla daha güzel ölürler.
Aydınlanmak için okumalı.
Etrafını aydınlatmak için yazmalı.
Kültür aktarımını sağlayan en büyük araçtır yazı.
Okumanın ve yazmanın hazzına varmalı.
Çevremizde olup bitenleri anlamak için okumalı.
Kendi dilini keşfetmek için yazmalı.
Kendini kendi dilinde anlatmak için yazmalı.
Yazmak kaydetmektir, yazı belge değeri taşır.
Yazmak, yazanın içinde bulunduğu duruma dayanma gücü verir.
Okudukça, yazdıkça daha zengin bir dil kullanır insan.
Ve başka dünyalara girebilmektir okumak, yazmak.
Ayrıca kitapta Faruk Duman kendi okumalarından ve bazı yazarlardan bahsediyor. Benim için tavsiye niteliğinde oldu. Onları da yazayım.
Orhan Kemal Murtaza, Zweig Günlükler, Kayıp Zamanın İzinde, Franz Kafka Gibi Yalnız, Flaubert
Madam Bovary, Alemdağda Var Bir Yılan. Kalemine sağlık Faruk Duman
Saatler sonra geride bırakacağımız 2018 yılı okumalarına ilişkin verilerim, analizlerim ve beğendiğim kitapların listesini içerir paylaşımdır.
Tür ve sayı dağılımı
Tür Sayı
Öykü 66
Roman 58
Deneme / İnceleme 15