Beni yak kendini yak her şeyi yak
Bir kıvılcım yeter ben hazırım bak
İster öp okşa, istersen öldür
Aşk için ölmeli aşk o zaman aşk
Aşk için ölmeli aşk o zaman aşk
Seni içime çektim bir nefeste
Yüreğim tutuklu göğsüm kafeste
Yanacağız ikimiz de ateşte
Bir kıvılcım yeter hazırım bak
Aşk için ölmeli aşk o zaman aşk
Allah'ım, Allah'ım
Ateşlere yürüyorum
Allah'ım acı ile
Aşk ile büyüyorum.. ❤️🔥
Yazıklar olsun ey âdemoğlu! Senin Allah ile savaşmaya gücün yeter mi? Şüphesiz kim Allah'a isyan ederse, O'na savaş açmıştır. Allah'a yemin ederim ki, elbiselerinin çoğu yün olan Bedir ashabından yetmiş kişiye yetiştim. Eğer siz onları görseydiniz, 'Bunlar delidirler' derdiniz. Şayet onlar sizin iyilerinizi görselerdi, 'Bunların (gerçek İslam'dan) nasipleri yok!' derlerdi. Eğer kötülerinizi görselerdi, 'Bunlar hesap gününe inanmıyorlar' derlerdi. Öyle insanlara yetiştim ki, dünya onların gözünde, ayaklarının altındaki topraktan daha basitti.
Zamanla alıştım bu yalnızlığa, güçlü durmaya.
Çünkü biliyorum, kimse yoksa Allah var.
Ben her zaman O'na sığınır, O'na dua ederim.
Kimse olmasa bile, O bana yeter.
Benim inancıma göre işin sonunda mutlak aşkı yaşayacağım tek şey O.
اَلَّذٖينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ اِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُوا لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ اٖيمَاناًࣗ وَقَالُوا حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكٖيلُ
Birtakım insanlar onlara, “İnsanlar size karşı asker toplamışlar, onlardan korkun” dediler de bu, onların imanlarını arttırdı ve “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” diye cevap verdiler.
Âl-i İmrân Sûresi 173. Ayet
Hayallerinin, özlemlerinin ve herkesin peşinde olduğu Kafdağı'nın ardındaki o ''meşhur'' hazinenin izini sürerken, aslında aşılması gereken tek Kafdağı'nın kendi nefsi olduğunu fark eder.
Eğer ki inşa ettikleriniz sarsılıyorsa... Eğer ki hayatınızdan vazgeçilmez sandıklarınız uzaklaşıyor, ''kayıp'' sandıklarınız artıyorsa... Bilin ki ''aslınıza'' hicrettesiniz ve giden herkes ve her şey, sizin HAZİNENİN TEK SAHİBİ ALLAH'A, ''tek hakikate'' kanatlanıp uçmanıza yük olan ağırlıklarınızdır.
Bırakın.
Bırakın gitsinler.
Rüzgar ve ruh birbirine benzer. Eğer kendinizi onun nefesine, ruhuna bırakırsanız o size yeni kanatlar verir ve kanatlarınız altındaki rüzgâr olur.
Çünkü onun her şeye gücü yeter.''
“Dünyada Allah bize yeter, ölüm anında Allah bize yeter, kabirde sorgu anında Allah bize yeter, hesap gününde Allah bize yeter, sırat köprüsünden geçerken Allah bize yeter!”
Kulun gücü tohumu ekmeye yeter. Tohumu filizlendirip sürgün verdiren ise Allah'tır. Öyleyse marifet tohum ekip saçmak ve bununla mutlu olmasını bilmektir.
Allah insanı hem birey hem de toplum düzeyinde kendisini yenileyebilecek bir varlık olarak yaratmıştır. Yeter ki o, zihnini kendisine gösterilen deliller üzerinde düşünmeye, gönlünü de bunlardan çıkacak sonuçları kabullenmeye açık tutsun: gaflet bataklığında kaybolup gitmek üzereyken küçücük bir dikenin batmasını bile vesile edinip silkinebilsin, insan olma sorumluluğunun ve yuce yaratıcısı karşısındaki konumunun bilinci içinde kalbinde bir ürperti duyabilsin.
Sanki Allah (cc) bize, "Yeter bu kadar dünya için çalışıp didindiğin. Burada çok kalacak değilsin; ebedî, sonsuz bir hayat seni bekliyor. Kalk ve Beni an! Seni bu dünyaya neden gönderdiğimi hatırlat kendine!” der öğle namazına davet ederek…