Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Değerli 1K Okurları! Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik; İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ. Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım. Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:))) Öncelikle; İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
Aşure Günü
Muharrem ayının diğer aylar arasında ayrı bir yeri olduğu gibi, Âşura Gününün de diğer günler içinde daha mübarek ve bereketli bir konumu bulunmaktadır. Bugüne "Âşura" denmesinin sebebi, Muharrem ayının onuncu gününe denk geldiği içindir. Hadis kitaplarında geçtiğine göre ise, bu güne bu ismin verilmesinin hikmeti, o günde Cenâb-ı Hak on peygamberine on değişik ikram ve ihsan ettiği içindir. Bu ikramlar şöyle belirtilmektedir: 1 Allah, Hz. Musa'ya (a.s.) Âşura Gününde bir mucize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür. 2 Hz. Nuh (a.s.) gemisini Cûdi Dağının üzerine Âşura Gününde demirlemiştir. 3 Hz. Yunus (a.s.) balığın karnından Âşura Günü kurtulmuştur. 4 Hz. Âdem'in (a.s.) tevbesi Âşura Günü kabul edilmiştir. 5 Hz. Yusuf kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan Âşura Günü çıkarılmıştır. Suhufumubre 6 Hz. İsa (a.s.) o gün dünyaya gelmiş ve o gün semâya yükseltilmiştir. 7 Hz. Davud'un (a.s.) tevbesi o gün kabul edilmiştir. 8 Hz. İbrahim'in (a.s.) oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur. 9 Hz. Yakub'un (a.s.), oğlu Hz.Yusufun hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır 10 Hz. Eyyüb (a.s.) hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur.
Reklam
296 syf.
·
Puan vermedi
Çok bilinen ama anlaşılması noktasında hakettiği yerde olmadığı halimizden belli olan kıssa. Etkilendiğim birkaç noktasına değinsem de tabii ki tamamı etkili olan kıssası. Bir öğreti yolu olarak kıssalar. Kur’an’da; Ashab-ı Kehf Kıssası Zülkarneyn Kıssası
Mısır'a Sultanı Kuyudan Gelir
Mısır'a Sultanı Kuyudan GelirYasin Pişgin · Timaş Yayınları · 2022634 okunma
Allah'ın hikmeti, Hz. Musa
Rivayete göre Musa Aleyhisselâm bir gün Allah'a : "Ya Rabbi! Mahlûkatı yaratırsın, sonradan onları öldürürsün, bundaki hikmet nedir?" diye sorar. Bu soru üzerine Allah tarafından ekin ekmekle görevlendirilir ve bu emir üzerine bir miktar ürün yetiştirir. Hasat zamanı geldiğinde, bu ekinleri biçmeye başlar. Bu esnada şöyle bir vahiy alır: "Yâ Musa! Şu kadar emek vererek yetiştirdiğin ekinleri şimdi neden biçiyorsun,böyle perişan bir hale getiriyorsun? Musa Aleyhisselam cevap verir : "Yarabbi! Çok iyi bilirsin ki, bu ekinlerin içinde hem tane var, hem de saman; tane samanlığa konulamaz, saman da tane ile aynı ambarda bulunmaya layık değildir. Onun için aralarını ayırmak istiyorum" Bunun üzerine: "Yâ Musa! Sen bu ilmi kimden öğrendin? Bunların karışık bir halde bulunmasının hikmete ters olduğunu nasıl bildin?" diye bir vahiy işitince Musa Aleyhisselam : " Yarabbi! Bu ayırma bilgisini bana Sen verdin, bildiğim her ne varsa Senin öğrettiğindir." diye cevap verir. Allahu Teala Musa Aleyhisselam'a : Öyleyse ya Musa! Nasıl olur da Benim ayrıştırmam olmaz? Bütün yaratılmışlar arasında temiz ruhlar olduğu gibi karanlık, kirli ruhlar da vardır. Buğday tanelerini samandan ayırmak gerektiği gibi, bu iyi ruhlarla kötü ruhların aralarını da ayırmak gerekir; işte bu hikmetim gereğidir." buyurur.
Hz Musa
Ne ibrettir ki, bu zulümler bir fayda vermemiş ve sonunda o çocuk doğmuş, Firavun'un kendisine beslettirilmiş, Hz. Musa olmuş ve yine Allah'ın takdiri yerini bulmuştur. Acaba buna gücü yeten Cenab-ı Allah'ın o kadar masum (günahsız)un kesilmesine izin vermekte hikmeti ne idi?
53-El-Latîf
Ayet; “Evlerinizde okunan Allah’ın ayetlerini ve hikmeti zikredin (hatırlayın). Muhakkak ki Allah latîf ve habîrdir.” Manası; Nazik, zarif, nezaket ve incelik sahibi olan. Her işini zarafetle yapan ve her şeye nuruyla tecelli eden, lütufta bulunan. İnsandaki tecellisi; Allah’ın Latîf isminin üzerinde tecelli ettiği bir kul öncelikle kendine karşı latefet ve nezaket sahibidir. Allah’tan dolayı kendini sever ve Allah’ın ona vermiş olduğu kıymeti, değeri, şerefi kendisine verir. Bunu yapabilmesi için de rabbinin onu koyduğu yerde durması gerektiğini bilip bu şerefi üzerinde taşımaya çalışır. Bir de insanları Allah’ın istediği ve sevdiği şekilde Allah’ın yoluna davet edip onlara yardım etmeye çalışır. Bunu yaparken de letafetle, nezaketle, en güzel şekilde hikmetle yapar. İnsanları kendi zannına göre hakka davet etmez. Örnek vermek gerekirse; hiç kimseye “hepiniz imansızsınız, Allah’a iman edin, benim yaptığım gibi yapın” demez. İnsanları kırmadan, incitmeden Hz. Musa (a.s.)’ın Firavun’u davet ettiği gibi nezaket ve hikmetle hakka davet etmeye çalışır. Dua; Sen latîfsin Allah’ım! Sen her şeye nuruyla tecelli edip lütfuna erdirensin Allah’ım! Bize de Latîf isminle tecelli edip lütfunu ihsan eyle, ikram eyle Allah’ım! Bizi de latif eyle Allah’ım!
Reklam
. Arapçada “aşere” on, “âşir” onuncu demektir. Aşure sözü de buradan geliyor. Muharrem ayının 10. günü yani aşure günü Hz. Hüseyin radıyallahu anh Efendimiz’in şehit edildiği acı bir gündür bununla beraber bugün başka önemli olaylarda olmuştur. Hadis kitaplarında geçtiğine göre ise, bu güne bu ismin verilmesinin hikmeti, o günde Cenâb-ı Hak on peygamberine on değişik ikram ve ihsan ettiği içindir. Bu ikramlar şöyle belirtilmektedir: 1. ALLAH, Hz. Musa'ya aleyhisselam Âşura Gününde bir mucize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür. 2. Hz. Nuh aleyhisselam gemisini Cûdi Dağının üzerine Âşura Gününde demirlemiştir. 3. Hz. Yunus aleyhisselam balığın karnından Âşura Günü kurtulmuştur. 4. Hz. Âdem'in aleyhisselam tevbesi Âşura Günü kabul edilmiştir. 5. Hz. Yusuf aleyhisselam kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan Âşura Günü çıkarılmıştır. 6. Hz. İsa aleyhisselam o gün dünyaya gelmiş ve o gün semâya yükseltilmiştir. 7. Hz. Davud'un aleyhisselam tevbesi o gün kabul edilmiştir. 8. Hz. İbrahim'in aleyhisselam oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur. 9. Hz. Yakub'un aleyhisselam, oğlu Hz.Yusuf'un hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır. 10. Hz. Eyyûb aleyhisselam hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur. Kaynak: Sahihi Müslim Şerhi, 6:140.
"HADÎSLERİ HEVÂYA ARZETMEK!.. -2"
Meşhur Fransız Müsteşriklerinden biri olan Louis Massignon “Oryantalizm” adlı kitabında diyor ki; "Onların her şeylerini tahrib ettik. Felsefeleri, dinleri mahvoldu. Artık: hiçbir şeye inanmıyorlar. Derin bir boşluğa düştüler. Anarşi veya intihar için olgun hâle geldiler."[Oryantalizm,8] İçinde bulunduğumuz modern zamanlar, hakk ile
143 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
654 günde okudu
Cennetin 8 kapısından ( Hz. Adem, Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Yusuf, Hz. Musa, Hz. Süleyman, Hz. Yahya, Hz. İsa) Cennetin Özüne ( Son Peygamber Hz. Muhammed) yolculuğumuz... Hakikat uygarlığının varoluş hikmeti önderliği Hz Adem, varoluşun temellenmesi Hazreti Nuh, inanç temellenmesi öncülüğü Hz İbrahim, devlet düşüncesi ilkeleri ve girişimini Hz. Yusuf peygamberin hayatı doldurmuştur. Peygamberler ki Yitik Cennet'in tamamlayan , medeniyeti kuran, manevi yolu açanlar... Şiirsel anlatımıyla bizi manevi bir yolculuğa çıkartıyor Sezai Karakoç. Sindire sindire, birkaç kez okunması gerekilen bir eser. Yazarın üslubu ağır olsa da Sezai Karakoç'un kitaplarını okumayı seviyorum. Tavsiye ederim . . “ Her çağda, şartlar ne kadar ağır ve umutsuz olursa olsun inananlar için bir Nuh’un gemisi vardır." . " Yüzümüzü Allah'a çevirdiğimiz vakit, başka bir iklim , başka bir mevsim başlamıştır. " . "Hakikat ruhumuzun kulağına fısıldayarak der ki: Boş durma insanoğlu, imanını imtihan ettir. İbrahim ol, inkarların ateşine bulan, ama yanmamak şartıyla insanoğlu. Yusuf gibi eşyanın karanlığına in ve orada da Allah'ı anmayı unutma..." . Hayat, anlamını yitirmeğe başladığı zaman, "hayatın ölümü" başlamış demektir.
Yitik Cennet
Yitik CennetSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20219bin okunma
"EBUBEKİR SİFİL'DEN MUAZZAM BİR TEBLİĞ!.."
MODERN İSLAM DÜŞÜNCESİNİN FİKRÎ VE TOPLUMSAL TAHRİBATI "Dinin sekülerleştirilmesi" veya "dinî bir çözülme" olarak nitelendirilmesinin pek de yanlış olmayacağını düşündüğümüz Modern İslam Düşüncesi kendisini orijinal bir yaklaşım olarak takdim etse de, varlık sebebi ve en temel karakteri olan tepkisellik, onu sanıldığından daha
Reklam
Bir göz atın derim
İktibas: -İBNU'L ARABİ'NİN BİLGE KUL - HZ. MUSA KISSA YORUMU- “Kıssa-siyer münasebetiyle alâkalı olmasa da, bu kıssa hakkındaki yorumlar içerisinde gördüğümüz en özgün ve çarpıcı yorumlardan biri olan Muhyiddin İbnu'l-Arabî'nin (ö. 638/1240) bu kıssada Hızır'ın yaptığı üç eylemin aslında Hz. Musa'nın daha önceden başına gelen üç hâdiseye atıf yaptığını ifade eden şu yorumunu zikretmek istiyoruz: . . "Bu kıssanın gayesi, Musa'ya (as) hem sınandığı yerlerde sabrı tam olarak öğretmek, hem de görüntü ile gerçek arasındaki çelişkinin çeşitli örnekleri verilerek eğitmektir. Bu süreçte zâhir ile bâtın arasındaki ilişki ve farklılık, Musa ile Hızır'ın arkadaşlığında ortaya çıkmıştır. . . Geminin tahrip edilmesi, çocuğun öldürülmesi, duvarın ücretsiz onarılması gibi birtakım olaylar zâhir görünüşü temsil etmektedir. Oysa Hızır'ın yaptığı şeyler, Musa'nın daha önce kendisinin yaşadığı olayların bir görünümünden ibarettir. . . Nitekim gemiyi tahrip etmesi, görünüşte tehlike ve yok olmayı içeren sandala konulup nehre bırakılmasının bir benzeriydi. Hızır'ın ebeveynine bir iyilik olarak Allah'ın emriyle öldürdüğü çocuk da, öldürdüğü Kıptîdeki hikmeti Musa'ya öğretmenin bir yoluydu. Aynı şekilde anne-babası salihlerden olan iki yetimin duvarını karşılıksız tamir etmesi, Musa'nın tanımadığı kimseler için kuyudan ücretsiz su çekmesinin benzeridir.”
Herkes İçin Siyer 1– Muhammed Emin Yıldırım - Bekir Develi
Muhammed Emin Yıldırım Hoca Siyer Tarifi..! Siyer her ne kadar bir insanın, bir beşerin hayatı olsa da, aslında bütün bir beşerin hayatıdır. Bakara 1. ve 185. Ayetin Tefsiri..! Kur'an, muttakiler icin hidayet kaynağıdır. Ancak muttakiler bunun insanlık için hidayet kaynağına çevirebilir. Eğer insanlığın bundan nasiplenmesini
HZ. MUSA VE HZ. HIZIR KISSASI
Hz. Musa (as) ve genç yardımcısının “iki denizin birleştiği yere” yaptıkları yolculuk. "Hani Musa genç yardımcısına demişti: İki denizin birleştiği yere ulaşıncaya kadar gideceğim ya da uzun zamanlar geçireceğim." (Kehf, 18/60) Balık, buluşma yerinin tam olarak belirlenmesinde bir işaret olmuştur. "Böylece ikisi, iki (deniz)in
İSTEDİĞİ ZENGİNLİK ÖLÜMÜNE SEBEP OLDU
Hz. Musa (a.s.), çıplaklıktan kendisini kumla örtmüş bir derviş gördü. Derviş: Ey Musa! Güçsüzlük sebebiyle canımdan vazgeçmek üzereyim, dua et de Allah bana geçimlik versin, dedi. Hz. Musa dua edince Allah (c.c.) ona güç ve kudret verdi. Günler sonra Hz. Musa duadan dönerken adamın tutsak edildiğini, etrafına da birçok insanın toplanmış olduğunu gördü. "Buna ne oldu?" diye sorunca "Şarap içmiş, sarhoş olup kavga etmiş ve birini öldürmüş. Şimdi de kısas yapıyorlar." cevabını aldı. Hz. Musa Allah'ın hikmeti olduğuna karar verip o adam için ettiği duaya cüretinden tövbe ederek şöyle buyurdu: -" Eğer Allah (c.c.), kullarına çok rızık verseydi, yeryüzünde elbette birbirleri üzerine azgınlık ederlerdi'."(Şûrâ suresi ayet 42/27)
Hadis karşıtları ne yapmak istiyor kitap özeti
Hadis karşıtları ne yapmak istiyor? Yazar Profesör Dr Mehmet yaşar Kandemir.. 1.Hadis karşıtları Maide Suresi 3 ayeti 'bugün dininizi Kemale erdirdim'i öne sürerek hadise,sünnete ihtiyaç bulunmadığını söylüyorlar.Allahü Teala'nın peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e Kuranı Kerimi açıklama görevi verdiğini hadis ve sünnetin bunu yaptığını
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.