Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Adler’e göre hükmedici tip, sosyal ilgisi ve cesareti olmayan bir tiptir. Tehdit edildiği zaman, antisosyal davranışlarda bulunur; üstün olmak için sarf ettiği gayretler çok fazla olduğu için,kahramanlık taslar ve başkalarına zarar verir; güçlü ve önemli olduğu duygusunu tatmin etmek için başkalarının davranışlarını kontrol etme ihtiyacındadır. Çocuk olarak, kuvvetli çocuklarla değil, kendisinden zayıf çocuklarla oynamayı tercih eder ve böylece onlara tahakküm etmiş olur. Yoluna engel olunduğu zaman, kendisini yerden yere atar, acı acı bağırıp feryat eder, tekmeler atar ve anne-babaları yenik düşene kadar da bu ve benzeri davranışlarını sürdürür. Büyüdükleri zaman ise, fatih olmayı arzu eden tipler olurlar. Eşleri üzerinde hükümranlık kurmak isterler. Eşlerinin, istedimleri şeyleri yerine getirmelerini ve kendilerine devamlı bir şekilde ilgi göstermelerini arzu ederler. Anne-baba olarak, çocuklarının kendilerine itirazsız “evet” demelerini isterler. Öğretmen olarak, kendilerini beğenmiş ve gösterişçi olurlar; öğrencilerini korkutmaktan, tehdit etmekten hoşlanırlar. Hükmedici tipler, aynı zamanda, insanları parayla kontrol altında tutabileceklerine inanırlar; herkesin bir bedelinin bulunduğunu düşünürler. Adler, genç suçluların, intihar etmeye meyilli kimselerin, uyuşturucu düşkünlerinin bu tiplerin arasından çıktığı görüşündedir.
İyi anne ya da baba, kendisini yaşayabilen kişidir. Yaşamın içinde olan ve kendisini yaşayabilen kişi, diğer insanların da yaşamına saygılıdır.
Sayfa 46 - MetisKitabı okudu
Reklam
Kendi ruhsal sağlığınız anne - babanıza bağlı olmak zorunda değil. Anne - babanız oldukları gibi kalsalar bile siz çocukluğunuzun travmalarından ve yetişkin hayatınız üzerindeki yönetim gücünden kurtulabilirsiniz. Sadece bu uğurda çok çaba sarf etmeniz gerekir.
Gerçeğe anne olmak isteyen sancıya razı olmalıdır; uğrunda ter döktüğün cennetin meyvesi daha tatlı olacaktır, dünya dediğin cennetten uzanan hurma dalıdır, gövdeye varacaksın sonunda, bırakma!
Dünya büyük;biz küçüğüz. Bir fark yaratamayacağımız hissi felç edici olabilir. Yapılması gereken çok şey var. Ne yaptığımızın ne önemi olabilir ki? Umutsuz ve çaresiz hissetmek kolay, ancak karmaşık çözümlerden sorumlu olmak zorunda değiliz. Bulunduğumuz yerden başlayabiliriz. Bir fark yaratabiliriz. Kendi iyiliğimiz için ve dünyanınki için, iyilik için bir güç olabiliriz.”
Senin etrafında öyle parlak nurlar, öyle mest edici kokular, sarhoşluk verici saadetler hissederim ki daima o muhit içinde, senin yanında ve nihayet orada senin kucağında ölmek isterim. Beni kucağında bir masum gibi okşayarak nağmelerle uyut, buselerle uyandır. Sev ve daima sev... Benim saadetim, hayatım, uyanıklığım, rüyalarım hep seninle doludur. Ebediyen senin olmak isterim...
Reklam
Eskiden öğrenciler kendi hakkını arardı. Şimdi onun hakkını veli arıyor. Ortaya kendini ifade edemeyen, üniversite kaydına bile anne ve babasıyla giden, ne giyeceğini, ne yiyeceğini anne ve babasına danışan, bağımsız ve özgür davranış sergileyemeyen öğrenciler çıkıyor.
Sayfa 102Kitabı okudu
Elimden tutmayın, ama orda durup bana bakın. Ben hem bağımsız, hem de ait olmak isterim.
Sana öğüt vermek kolay! Zor olan bunlara seni inandırmak!
İlkbaharı bekliyor musun, gelmeden getiriyor musun? Çünkü beklerken alışmak, bekleme alışkanlığı yaratır; ki bu da muhafazakârlığın bir başka çeşidi... Öyle olmak istemiyorsan kuralsızlığın ortasına aykırı kuralını yazabilirsin: "Uzlaşmacılık" Bir kötü nitelemedir, akla hep düşmanla uzlaşmayı getirir. Ama sen, sen ol uyumaktan kork, uzlaşmaktan korkma. Uzlaşma bir zorunluluk olduğu zaman hemen sor: Kim ile ve ne ile?
Sayfa 231 - Başak yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Benim saadetim, hayatım, uyanıklığım, rüyalarım, hep seninle doludur. Ebediyen seninle olmak isterim..."
az şey mi iyi bir anne olmak..
..kim bilir ne kadar cazibeli bir kadındı? Kim bilir sana ne güzel şeyler söylüyor, ne güzel mektuplar yazabiliyordu? Ben, belki senin çocuklarına, çocuklarımıza iyi bir anne olacaktım. O kadar.
Sayfa 348 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
Sevgili Dost, Büyüyünce doktor olmak isteyen çocuklar, büyüyünce cellat oldular. Mirasları için anne babalarını, kalpleri için sevgililerini, ilkeleri için kendilerini öldürdüler..
Çocuk Suistimaline Aşina Olmak
Çocuğun tatmin edilmemiş doğal ihtiyaçları, sonrasında terapistlere, eşlere ya da kendi çocuklarımıza yöneltilir. Bu ihtiyaçların gerçekten görmezden gelindiğine, hatta muhtemelen onları bastırmak zorunda kalacağımız şekilde anne babalarımız tarafından ayaklar altına alındığına inanamayız.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.