Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'Bir gün anlarsın beni neden suskunum Dünya içimde konuşurken böyle Bedenimi aşıyor yorgunluğum Karşında oturduğum masalardan dökülüp saçılıyor Bu öyle bir çığlık ki, susuşlar kalıyor geride Ondan öte her söz bir saçmalığı büyütüyor.'
Çiçeksiz bir dal gibiyim Susuz ırmak yatağı ... Varlığım soyutlandı Bütün anlamlarından. Gün gelir çekip giderim Avuçlarıma alıp da aklımı Çığlık çığlığa Bu sokaklardan.
Reklam
Nehir, kalın, siyah bir yılan gibi parlıyordu.
"Bir iz bırakmak, nasıl yaşadığını ve nasıl öldüğünü an­latmak insana dairdir . . . Başka hiçbir şey kalmadıysa geriye, insan çığlık atmalı. Gerçek insanlık suçu susmaktır".
Sayfa 54 - İthaki YayınlarıKitabı okuyor
... Sessizliğin içinde bir çığlık vardı.
Domingo Yayıncılık
Aynı cevabı veriyorum, hiçbir dile çevrilemeyecek o cevabı. Düşümle karşılaşmaya gitmem gerekiyordu. Aynı hayal kırıklığı. . İnsanların, kayalara yapışan istiridyeler gibi, başkalarının acılarına yapışmak gibi tuhaf bir saplantıları var. Başıma gelen şey onları kendileriyle yüzleştiriyor sanki. . Çoğunlukla çığlık atmak istiyorum, köpürüyorum.
Reklam
“Bu benim suçum değil,” dedi. “Senin suçunda değil. Neden birilerini suçlamak zorundasın?” “Senin değil, benim değil ama birilerinin. O birilerine izin veren kim? Sen, ben ve diğerleri. Anlamıyor musun? Tek bir suçlu yok, birileri bunu başlatmadı. Bu başladı ve hiç kimse bunun karşısında durmadı.” “Birilerinin çığlık attığı yerde, birileri sadece kulaklığını taktı. Herkes sokak hayvanlarını sevdiğini söyledi ama kimse onları evine almadı, çoğu evinin önüne bir kap su bırakmak için bile oturduğu yerden kalkmadı. Oturdukları koltuklar, uzandıkları yataklar hep daha konforluydu.”
“Noldoli kavminin en göz alıcı temsilcisi, Çeşme klanının reisi Ecthelion, ani bir sıçrayışla Gothmog’un üzerine atıldı ve her iki bacağını hasmının uyluklarına dolayıp onu kıstırırken miğferinin tepesindeki sivri ucu bu habis düşmanın göğsüne sapladı; bunun üzerine balrog’un acı dolu bir çığlık koyverip öne doğru yıkılmasıyla, birbirine dolanmış vaziyetteki iki düşman kraliyet sarayının önündeki kuyunun dipsiz derinliklerine gömülüp gözden kayboldu. Orada, eceliyle buluşan canavar ile birlikte çelik zırhlar içindeki Ecthelion da sonsuza dek yitip gidecek ve Çeşme hanesinin efendisinin bu ateşli kapışması serin sularda nihayete ermiş olacaktı.”
Ey tayfunla dövülmüş göğüs; hem eril hem dişilsin; sen de ey Yürek! Seni kutsadı akkor kesilmiş sözcük, gökdelenlerin dibine yerleştirilmiş çığlık; gürbüz bir ölüm doğur çünkü geciktik her şeye: Kalktı tüm cenazeler; Geçiyoruz "simge ormanlarından", Taşıllar her yanda Zaman ve Bellek İkiz Sirenler! Yıkımı sesleyin, Doğumu sesleyin.
Sayfa 48 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Biz kadınları susturamayacaksınız. Çünkü siz, sesimizi bile duymadan çığlık atacağız. Çığlıklarımızdan kim olduğumuzu bilemeyeceksiniz. Tek hissettiğiniz korku olacak; bizden korkacaksınız.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.