Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
''1933 dopdolu bir yıldı. King Kong'la birlikte Hitler'in iktidara yükselişini konu alan bir belgesel de gösteriliyordu sinemada. 1933 yılında Goebbels'in resmi bir kitap yakma törenini yönettiği sahne de geçiyordu filmde. ''Gecenin bu vaktinde,'' demişti, ''geçmişin şeytanlarını bu alevlerle çıkararak iyi ediyorsun.'' Geçmişin şeytanlarını çıkarmak. Sırf bu fikir bile delilik için yeterli kanıt sunuyormuş kesinlikle. Ama artık gitgide deliliğin dünyanın doğal koşulu olduğunu, delilikten başka bir şey beklemenin ise katıksız delilik olduğunu düşünüyorum şahsen.''
Sayfa 123
İhtilal Bahsi
Sözlüklerde; (Bir devletin siyasi, sosyal ve iktisadi yapısını veya yönetim şeklini değiştirmek amacıyla hukuk kurallarına ve yasalara uymaksızın cebir ve kuvvet kullanarak yapılan değişiklik biçiminde tanımlanan ihtilal sözcüğü, Arapça 'halel' kökünden türemiş olup, esasen 'bozukluk, bozulma, karışıklık, düzensizlik'
Sayfa 260 - İz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Andreyev Hitler'i öngörmüş...
Şu bir kalıp sabunun öyküsü, insanlığın da öyküsü değil mi?
Sayfa 132 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Dördüncü Bölüm - Selim'in günlüğü
...Ben de darıldım onlara işte. Yolda, onlardan birini görünce, sıkılarak gülümsüyorum. İçimden geçenleri saklamak istiyorum. Onların içinden ne geçtiğini anlayamıyorum; yüzlerinden belli olmaz ki duyguları. Bu nedenle, yüzlerini görmek içime sıkıntı veriyor. Sıkıntıma onlar sebep oldu sanki. Hepsi de sanki hiçbir şey olmamış gibi rahatça yürüyor
Çöküşün arifesinde bir toplama kampında öldürülen ve Hitler karşıtı komploya katılmamış olan Alman yazar Friedrich P. Reck~Malleczewen'in bu adamlar hakkındaki acı düşüncelerine katılmamak için hiçbir nedenimiz yok. Reck~Malleczewen, neredeyse hiç bilinmeyen Tagebuch eines Verzweifelten (1947, Çaresiz Bir Adamın Günlüğü) adlı eserinde, Hitler'e yönelik suikast girişiminin başarısızlığa uğradığını öğrendikten sonra, elbette büyük bir üzüntüyle, şunları yazar: "İş işten geçmedi mi biraz beyler? Bu adamı, Almanya'nın en büyük katili yapıp işler yolunda gittiği sürece peşinden ayrılmayan sizdiniz; hiç duraksamadan istenen her yemini eden ve yüz binlerin ölümünden sorumlu olan, bütün dünyayı gözyaşlarına boğup gazap oklarını üstüne çeken bu suçluya uşaklık edecek kadar alçalan ... sizlerdiniz; şimdi ona ihanet ediyorsunuz. .... Şimdi, iflası örtbas etmek olanaksız hale gelince, kendilerine siyasi bir mazeret bulmak için, beş kuruşsuz kalan bu eve ihanet ediyorlar - iktidar peşinde koşarken yollarına çıkan her şeye ihanet eden aynı adamlar.”
Hitler milletimizi bizden alalı çok oldu. Bunun yanı sıra dünyada birbirine Almanlar ve yahudilerden daha fazla düşman iki millet daha yok.
Reklam
Hitler'in zulmü, zorlağı altında akıtılan 6 milyon Yahudi'nin kanını üç beş Nazi elebaşının cezalandırılması, üç beşinin dünyada kaçacak yer araması, üç beşinin de kendisini öldürmesi karşılayabilir mi?
Sayfa 16
Yeni taşındığı Alman evine âşık oldu. "Sanki uzun yıllardır surlarının içinde yaşıyormuşum gibi", diye yazdı Hitler daha sonra, "şehir bana çok tanıdık geliyordu."
On dokuzuncu yüzyıl sonu Britanya'sındaki yabancı korkusunun, yirminci yüzyılda kolaylıkla iğrenç bir antisemitizme dönüşmüş olmasına şaşıyorum. Yahudi karikatürünün altın çağın detektif romanlarının olay örgüsüne kolaylıkla sokulması irkiltici: Agahta Christie, John Dickson Carr, Dorothy L. Sayers, E. C. R. Lorac... Hitler'den sonra bile, Britanyalıların imgeleminde, Anthony Berkeley'in Silk Stocking Murders'ında [İpek Çoraplı Katiller] olduğu gibi çoğu kez gülünç bir övgüyle lanetlenmiş, değişmez bir Yahudi karikatürü var sanki. Detektif bir İngiliz centilmenidir: Roger Sheringham. Yardımcısı, öldürülmüş kadının kız kardeşi Anne ve katil (elbette, son sayfada ortaya çıkarılan) Pleydell adlı, hoş, zengin, kültürlü bir Yahudi'dir. Anne, onunla tanıştıktan sonra şu yorumu yapar: "Daha önce bu kadar çok sevdiğim bir Yahudi'yle karşılaşmamıştım." "Gerçek safkan Yahudi," der ona Roger, "dünyadaki en iyi insanlardan biridir. Bu ırkı bu kadar kötü biçimde aşağılatanlar, melez Yahudilerdir, Rus, Polonyalı ve Alman cinsidir." 1928'deki İngiltere budur.