Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evlilik ve Nikâhla ilgili Sünnet ve Adâplar
• Kişi eş seçerken dindarlığına öncelik vermelidir. •Kişi evleneceği kimse ile henüz söz veya nişan yapmamışsa, güzelce abdest alıp iki rekât istihare Namazı kılmalı ve bu evliliğin hayırlı olup olmadığı hususta kendini mutmain hissetmelidir. •Din ve ahlakından razı olunan biri, bir kadına talip olursa kadını onunla evlendirmekte hayır vardır. •Masrafı en az olan evlilik en hayırlı ve bereketli olandır. •Şevval ayında evlenmek bereketli ve hoş görülmüştür. •Bereket ve hayırlara vesile olması için Cuma günü Nikâh kıymak. •Mala değil ahlaka önem vermek.
1 Nisan şakasının kökeni
1564 yılında Fransa Kralı IX. Charles, takvimi değiştirerek yıl başlangıcını Ocak ayının birinci gününe aldı. O zamanki iletişim şartlarında bazı insanların bundan haberi olmadı, bazıları ise bu kararı protesto etmek amacıyla eski adetlerine devam ettiler. l Nisan'da partiler düzenlediler, birbirlerine hediyeler verdiler. Diğerleri ise bunları Nisan aptalları olarak nitelendirip bu güne 'Bütün Aptalların Günü' adını verdiler. Bu günde diğerlerine sürpriz hediyeler verdiler, yapılmayacak bir partiye davet ettiler, gerçek olması mümkün olmayan haberler ürettiler. Yıllar sonra takvimin ayları yerine oturup, Ocak ayının yılın ilk ayı olmasına alışılınca, Fransızlar l Nisan gününü kendi kültürlerinin bir parçası olarak görmeye başladılar. Adeti gittikçe süsleyerek, zenginleştirerek ve yaygınlaştırarak devam ettirdiler. Bu adetin İngiltere'ye ulaşması yaklaşık iki yüzyıl sürdü, oradan da Amerika'ya ve bütün dünyaya yayıldı. l Nisan şakalarının sembolünün 'Nisan Balığı' olmasının nedeni ise Mart ayının sonlarına doğru, Güneş'in Balık Burcu'nu terk ediyor olmasıdır.
Reklam
Koçum benim.. Aslanım..
Binbaşı Willmer'den aldığım bir haber, 16. Kolordu birliklerinin daha tarafımdan emredilen alana gelme­diğini bildiriyordu. Bunun üzerine Kolordu Komutanına ge­ cikme nedenini sordum. Aldığım yanıtta, çok yorgun olan bir­liklerin bir taarruz yapacak durumda olmadığını bildiriyordu. Bu nedenle, daha o akşam, Anafarta çevresinde toplanan
Sayfa 112
İşte Vatan Böyle Kurtuldu
"23 Nisan Cuma günü idi. Mebuslar ve Ankaralılar Hacı Bayram Camii önünde toplandılar. Öğle namazı kılındıktan sonra üç mebus hoca, Kur'an-ı Kerim'den sureler okudular. Duasını da Meclis'te okumak üzere camiden çıktılar. Hacı Bayram Veli'nin sancağını çıkardılar. Sinop mebusu Hoca Abdullah Efendi, yeşil örtü üzerinde Kur'an-ı Kerim ve Sakal-ı Şerîf bulunan bir rahleyi başına koydu. Camiin etrafında toplanmış olan halk tekbirler getirerek harekete geçti. İki sıra olmuş askerler de rahleyi taşıyan mebusun etrafına dizildiler. Alay, Karaoğlan Caddesi'nden Ulus Meydanı'na saptı. Bu büyük kalabalık nihayet Meclis'in önünde durdu. Bursa Mebusu Hoca Fehmi Efendi bir dua okudu. Bundan sonra Meclis'in kapısı önünde iki kurban kesildi. En önde Ankara Mebusu Mustafa Kemal Paşa, arkasında mebuslar olduğu hâlde içeri girdiler. Hacı Bayram Veli'nin sancağını kürsüye diktiler. Kur'an-ı Kerim ile Sakal-ı Şerifi de kürsüye koydular. Mebuslar Meclis'in içinde dua ettiler!" ilâahiri... İşte Ankara'da böyle toplanıldı. İşte vatan böyle kurtuldu.. Vatanı kurtaran ruh, Kuva-yı Milliye ruhudur. Şehitlik, gazilik ruhudur. Kısaca din, iman gayretidir. Hâlbuki sonradan bu ruha............
Sayfa 87 - Türk Edebiyatı Vakfı YayınlarıKitabı okudu
III. Meşrutiyet Büyük Millet Meclisi'nin Açılışı
Bundan böyle milli iradeyi temsil eden bu en yüksek makam Milli Mücadele'yi Anadolu'dan koordine edecek, işgal altındaki İstanbuľ'daki padişahsa adeta bir 17. yüzyıl monarkı gibi kendi keyfine göre oluşturduğu bir hükümetle kontrolünü çoktan kaybettiği bir imparatorluğun kaderini çizmeye çalışacaktı. 23 Nisan'dan sonra artık Türkiye'nin iki hükümeti vardı, biri sarayın, biri milletin..
Sayfa 146Kitabı okudu
Ölüm Meleği Oldukça İyi Anlatıyor...
"Ancak 1939 yılı gelmişti. Eylülün ilk günü faşist Almanya, Polonya'ya saldırdı ve böylece İkinci Dünya Savaşı başladı. Lehler, işgalcilere karşı direniş göstermişler fakat Almanlar 8 Eylül'de Varşova'ya ulaşmışlardı. Varşova'nın savunması yirmi gün sürmüştü. Sonrasında, Leh Hükümeti Romanya'ya kaçmış, Polonya toprakları ise Almanlarca tamamen işgale uğramıştı. 1940 Nisan'ında faşistler Danimarka'ya ve Norveç'e girmişlerdi. Norveçliler, İngiliz ve Fransızların yardımıyla iki ay dayanabilmişler ama temmuzda teslim olmuşlardı. Sıra Belçika ve Fransa'ya gelmişti. Almanların taarruzu 20 Mayıs'ta başlamış, 28'inde Belçika ordusunun büyük kısmı hâlihazırda silah bırakmıştı. İngiliz-Fransız-Belçika askerlerinin Dunkirk'te kuşatılmasından sonra 4 Haziran 1940'ta İngilizler, Avrupa kıtasından kendi adalarına doğru kaçmışlardı. Bu sırada galipler tüm top ve tankı, 60 binden fazla motorlu aracı, yarım milyon ton kadar askeri ekipman ve cephaneyi terk etmişler, aynı şekilde 40 bin kadar asker ve subayı da tutsak vermişlerdi. İmparator Napolyon Bonapart'ın yiğit askerleri ise aynı yılın 22 Haziran'ında Fritzlere Paris'i teslim etmişlerdi. Bu gerçekten “Blitzkrieg” yani “Yıldırım Harbi”ydi."
Sayfa 42 - Kronik, 1.Baskı, Çeviri: Tibet AbakKitabı okudu
Reklam
“Biz Bu Davanın Enayisiyiz!”
- " (…) 1 Şubat’ın mânâsı, bende 1990, derken 1991 ve sonra 1992’de meydana gelen olaylarla… En iyisi kuru tesbit: 1 Şubat 1983, Üstadım’ın İstikbâl İslâmındır isimli eserimi tamam hâlde istediği ve bana ikinci defa mühlet tanıyarak iade ettiği gün… O kadar silik bir gün ki, hatıramda sadece tamamladığım esere mühlet verişi kaldı… 1990 ise,
Sayfa 450 - 454 İBDA YayınlarıKitabı okudu
Cumhuriyet sonrası gericilik sayılan uygulamaların öncesinde durumu
Sivas Kongresi Beyannamesinde yer alan hilafet ve saltanat ağırlıklı ifadeler, Ankara'da Meclis'in açılışını haber vermek üzere Heyet-i Tem­siliye adına Mustafa Kemal tarafından, illere, sancaklara, Müdafayı Hu­kuk merkezlerine ve belediyelere gönderilen 21 Nisan 1920 tarihli ya­zıda daha da yoğun bir tarzda tekrarlanır. Milli Mücadele'yi
Mustafa Kemal... bir bildiri yayımlayarak her yere dağıttı. Meclisin açılışının cumaya rastlayacağını, daha önce Hacıbayram Camii'nde topluca namaz kılınıp dua edileceğini bildirdi. "Bütün saygıdeğer mebusların, Kuran'ın nurlu ışığının bütün müminler üzerine nazil olacağı bu dinî dua törenine katılacaklarını söyledi." Günün kutsal önemini belirtmek için hatim indirilecek ve iki gün öncesinden başlayarak her yerde Buhari-i Şerif okunarak... İlk Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 günü, bu dinî törenler içerisinde, kapılarını açtı... #tarih #KurtuluşSavaşı
Sayfa 263Kitabı okudu
1940'ların Sonları ve Atsız: 1948 sonlarında Atsız, Yeni Sabah gazetesine yazılar da yazmıştır. 03 Ocak 1949'da İsmail Hakkı Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta şöyle diyor: ( Bu mektup, Hacaloğlu'nun Atsız'ın Mektupları kitabında yoktur.) "Ben 15 aydır Yeni Sabah gazetesine yazı yazıyorum. Haftada bir yazı koyuyor ve
239 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.