Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Peki, nedir öyleyse pişmanlık? Yaptığımız seçimden ötürü yaşadığımız bu daralma, kendimizi aşağılama, ömrümüzü yadsıma?
Hz. Mevlana
EY CAN! SANA BIR DARALMA GELIRSE YARARINADIR, KAYGILANMA. SÜREKLI YAZ MEVSIMI OLSAYDI, GÜNEŞ BAHÇEYİ YAKIP KAVURURDU.
Reklam
İslâm tarihindeki genişleme ve daralma (med-cezir) ve Müslümanların durumları imandaki genişleme ve daralmaya, dinden doğan maneviyatlarının gücüne bağlıdır. Bu ümmetin kaynağı kendi iç dünyası o da kalp ve ruhtur. Kalp Allah'a, Resûllah (s.a.s.)'a ve ahiret gününe imanla hayat bulur, ruh dinin ilkeleriyle, İslâmî ahlâkla arınır,
Bediüzzaman, Şark ve Garp arasındaki azîm müfarakatın, şahsiyet mefhumunun daralma ve genişlemesinden neş'et ettiğini gören ve asrın maymun taklitçiliğine varan şahsiyetsizliği önünde, şahsiyet mefhumunun İlahî yüksekliğini gönüllerin mihrak noktasında sembolleştirmeye tevessül eden âlimdir.
Bediüzzaman Kimdir?Kitabı okudu
Beni bu bunalımdan kim kurtaracak? Vakit gece yarısını geçti. Pencerem açık. Uzaklardan hüzün dolu bir şarkı sesi geliyor. İçimde tanımlanamaz bir daralma var. Bir el kalbimi sıkıyor sanki. Ruhum kabına sığmıyor bu gece. Oda, ev, şehir, dünya, evren dar geliyor bana. Bir yolculuk etmek, buralardan, kendimden, her şeyden uzaklaşmak, bir yerlere
Kahveseverlere Bir Not
İnsan, tembelliğini, fiziksel ya da zihinsel yorgunluğunu kahve içerek geçirebilir. Ama kahve aynı zamanda kalp atışlarını hızlandırır ve spazmodik bir etkisi vardır, bu nedenle de birçok kişide sinir yaratabilir. Kahve, sinirli birçok insanda nefes darlığına, daralma hissine ve el titremesine sebep olur.
Reklam
Toplumu bir bedene benzetirsek, ilim adamları sınıfı, o bedenin uzuvlarına kan taşıyan damarlar gibidir. Onlarda bir tıkanma veya daralma olduğu zaman toplumsal hayat bütünüyle tehlikede demektir.
Sayfa 205Kitabı okudu
Peki, nedir öyleyse pişmanlık?
"Peki, nedir öyleyse pişmanlık? Yaptığımız seçimden ötürü yaşadığımız bu daralma, kendimizi aşağılama, ömrümüzü yadsıma? Her yağmur damlası bir noktaya düşer, her yaprak payına düşen rüzgârı bilir, her ırmak kendi yatağında akar... ve insan yaşadığı sürece seçenekler içinden bir seçim yapar. Bir seçimle dışarda bıraktığımız binlerce olasılığın, hiçbir zaman bilemeyeceğimiz gerçekliğinin, yaptığımız seçimden daha iyi olacağı düşüncesiyle kıvranmak, Nietzsche'nin deyişiyle, 'köpeğin taşı ısırması' değil midir?"
Sayfa 83 - KırmızıkediKitabı okudu
Ey can, sana bir daralma gelirse, yararınadır; Kaygılanma. Sürekli yaz mevsimi olsaydı, güneş bahçeyi yakıp kavururdu.”
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Bu kasabalarda şimdi, kadın berberleri kasabanın dışarlıklı hanımlarının saçlarını boyarlar, kasabanın delikanlıları akıllarına taktıkları kızların evlerinin önünden geçerlerdi. İlkokul mezunu, mahalle imamının karısına giderek hatim indirmiş, karşılığında babala­ rından birer altın bilezik almış genç kızlar, içlerinde nedensiz bir daralma duygusu, başka kadınların ve erkeklerin başka türlü hayatlar yaşadıklarını gösteren televizyonların karşısındaydılar muhakkak.
Reklam
Sabredenler mi üstündür, şükredenler mi?
...sabreden ya da şükreden iki hâlde de her şeyin yaratıcısı ile bağını muhafaza edebiliyorsa, o hâlin hakkını verebiliyorsa doğru yoldadır. Dolayısıyla insan şükürde, sabırda, varlıkta, yoklukta, nimette, külfette, inşirahta, daralma ve kabz dönemlerinde kendisi kalabiliyor, değerlerinden taviz vermeden yolculuğuna devam edebiliyorsa imtihanında başarılıdır diyebiliriz.
Yoksa kalbindeki daralma hala gitmedi mi? Öyleyse senin kur 'an ı yeniden okumaya ihtiyacın var demektir. Aklını ve kalbini kuranla açman, Allah'ın kullarının bazılarını bazılarıyla nasıl imtihan ettiğini görmen ve Allah'ın iman edenleri destekleyip inkarcilari helak ettiğini bilmen gereklidir.
Gecenin bir vakti yüreğimi sızlatan hıçkırıklarında boğuldum. Yutkundum yutkundum. Olmadı, duramadım sessizliğimde daralan sana sırtımı çeviremedim Daralıyorum baba daralıyorum dedikçe ciğerime saplanan hançerleri bir bilsen. Sen daralma nefesin olayım Tunebuni
1 soru 1 cevap
Beni bu bunalımdan kim kurtaracak? Vakit gece yarısını geçti. Pencerem açık. Uzaklardan hüzün dolu bir şarkı sesi geliyor. İçimde tanımlanamaz bir daralma var. Bir el kalbimi sıkıyor sanki. Ruhum kabına sığmıyor bu gece. Oda, ev, şehir, dünya, evren dar geliyor bana. Bir yolculuk etmek, buralardan, kendimden, her şeyden uzaklaşmak, bir yerlere
"Yaşadığımız, ruhumuzu sıkan veya bedenimizi hasta eden düşünceler veya haller, mümin kalbin hakikat arayışının ayak sesleridir. Bildiğin gibi insanın bir yatay bir de dikey tarafı vardır. Dünyaya bakan yeme, içme, uyuma, insanlarla ünsiyet bu yatay çizgidedir. Maneviyat, sevgi, cömertlik, cesaret, korku gibi haller ise dikey tarafıdır. İnsan yatay âlemde ihtiyaçlarını gidererek dikey alemde ilerlemek için güç kuvvet toplar. Ne zaman ki bu gayeden çıkıp nefsin heva ve heveslerine aldanarak ihtiyacından fazlasını arzularsa, ruh bundan rahatsız olur ve akla kendini daralma, sıkılma olarak yansıtır. Yani her sıkıntı bize maneviyata yönelmemiz için bir uyarıdır. Biz sıkıntı sanarız fakat yaşadığımız başlı başına bir rahmettir. En basitinden, abdest almadan önceki ruh halimizle, abdest aldıktan sonraki ruh halimiz aynı değildir. Maddeciler suyun tesiri derler, doğrudur fakat suyu yaratan kimdir? İnkârları bile imanı haykırır. Yaşadığın her daralma halini böyle yorumlamak, anlamak bile ferahlığa ilk adımdır. Veliler bu yüzden dertlerden, hastalıklardan hiç korkmazlar. Çünkü bilirler ki her sıkıntı onları bir üst makama çıkaran basamaklardır."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.