Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bunları Öldüren hangi Irktandı sor gücün yetiyorsa ???
12 Eylül 1980 ile Ekim 2000 arasında öldürülen öğretmenler Ramazan Oğuz Antalya 20 Eylül 1980 Cengiz Aksakal Artvin 12 Kasım 1980
“İlgi, alakayla, hevesle, neşeyle dolup taşıyor. Dünya onun için büyüleyici, şaşırtıcı, gizemli, neşe kaynağı bir yer. Yeni bir çiçek keşfettiğinde ağzı kulaklarına varıyor, seviyor çiçeği, öpüp kokluyor, konuşuyor onunla, sevecen isimler dökülüyor ağzından. Tam bir renk delisi; kahverengi kayalar, sarı kum, gri yosun, yeşil yapraklar, mavi gök, sedef rengine bulanmış şafak, dağlardaki mor silüetler, günbatımında kızıl denizlerde yüzen altın rengi adalar, sıra sıra bulut kümelerinin arasında süzülen solgun ay, uzayın derinlerinde mücevher gibi parıldayan yıldızlar… Görebildiğim kadarıyla bunların hiçbirinin kimseye bir faydası yok ama rengârenk ve görkemli olmaları ona yetiyor da artıyor, aklı başından gidiyor.”
Reklam
Koku saklama cihazının olmaması şaşırtıcı değil mi gerçekten? Aslında bir tane var, tek bir tane, teknoloji öncesinden, analog, en eski olan. Dil, tabii ki. Başkasına henüz sahip değiliz, bu yüzden kokuları kelimelerle yakalayıp sıradaki deftere eklemem gerekiyor. Sadece tarif ettiğimiz veya kıyasladığımız kokuları hatırlarız. Aslında kokular için adlara bile sahip olmamamız dikkate değer. Tanrı veya Âdem işini sonuna kadar yapmamış. Renklerde olduğu gibi değil örneğin, orada isimlendirebiliyorsun, kırmızı, mavi, sarı, mor... Kokulara doğrudan ad vermemiz sağlanmamış. Hep kıyaslayarak, hep tarif ederek. Menekşe, kızarmış ekmek, yosun, yağmur, ölü kedi kokuyor... Ama menekşe, ekmek, yosun, yağmur ve ölü kedi koku isimleri değil. Ne adaletsizlik. Ya da bu imkânsızlığın altında anlayamadığımız başka bir alamet gizleniyor...
Allah ŞAHADETLERİNİ kabul etsin.
MEKANLARI CENNET OLSUN 2015-2016-2017 YILI TEMMUZ AYINDAN BERİ 1170 VATAN EVLADI ŞEHADETE ERDİ 1-ŞEHİT POLİS MEMURU BÜNYAMİN TORĞUT 2-ŞEHİT POLİS MEMURU OKAN ACAR 3-ŞEHİT POLİS MEMURU FEYYAZ YUMUŞAK 4-ŞEHİT UZMAN ONBAŞI MÜSELLİM ÜNAL 5-ŞEHİT ASTSUBAY MEHMET YALÇIN NANE 6-ŞEHİT POLİS MEMURU TANSU AYDIN 7-ŞEHİT ASTSUBAY İSMAİL YAVUZ 8-ŞEHİT UZMAN
Adem karakterli bir yapıcılık sergileyen insanlar, üstyapıda İblis karakterli bir ifsat çizgisini ısrarla sürdüruyorlar.
Sayfa 33 - Beyan yayınlarıKitabı okudu
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
Reklam
"Bazen insanın yüreğiyle vicdanı, çok farklı güzergâhlara koşturabiliyordu. İkisinin arasındaki yol ayrımında bekleyene de âdem diyorlardı işte."
Ertesi gün odayı abdallar doldurdu. Omuzlarında dövmeler, kulaklarında küpeler, göğüslerinde şakırdayan kemik kolyeler ve boncuklar, bellerine inen örülü saçlar ile bambaşka bir diyarın kaslı pazulu adem ejderhaları. Sarı Saltuk Sultan hayranları. Dervişten ziyade korsana benzeyen yiğitler. Bahşı, yüzlerine dikkatle tek tek baktı. Bir an içinin titrediğini hissetti. "Ürkütücü!" Pir Baba Cafer, abdalların arasında pek bir masum kalıyordu. Orta boylu, güleç yüzlü, sarığının yanından lüle lüle saçları sarkan, sükunet sahibi bir pir. Cezbeli bir mürşit. "Böyle bir adamın ağzından çıkan bir söz iki edilemez!" diye geçirdi içinden. Hayranlıkla gülümseyen ve güven veren çehresine baktı.
Sayfa 70 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Bazen insanlar yüreğiyle vicdanı, çok farklı güzergâhlara koşturabiliyordu. İkisinin arasındaki yol ayrımında bekleyene de âdem diyorlardı işte.
Reklam
Bırakalım taklitçi maymunları da biz kendimize sahip çıkalım.
Beşinci Mevsim BENZEMEK Dedelerimize, babalarımıza ve kendi kendimize benzemekten utanıyoruz. Başkalarını, yani her yönüyle, her haliyle bizden olmayanları taklit ediyoruz. Taklitçilik, şahsiyetsizlik bir övünme vesilesi oldu. Doğru mudur acaba? Bir Müslüman hanımımızın başına bağladığı eşarba karşı çıkıp "gericilik ve irtica"
Sayfa 103 - 104,105Kitabı okudu
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
203 günde okudu
Anne baba adayı olan herkesin okuması gerektiği bir kitap olduğunu düşünüyorum. Gayet açıklayıcı anlaşılır bir dilde aslında dogru bildiğimiz bir çok yanlışın olduğunu, çocuklarımıza bir şeyler kattığımızı sanarken aslında onları zedeleyici yaklaşımlarda bulunabildiğimizden bahsediyor. Bilinçli ebeveynler olmalıyız gelecek nesilleri güzel yetiştirmek için bilgi edinmek ve farkındalık sahibi olmak gerekli. Kendi çocukluğunuzdan bir şeyler de bulabileceğinizi düşünüyorum. Okuyan herkese yararlı olması temennisiyle
Çocukluk Sırrı
Çocukluk SırrıAdem Güneş · Nesil Yayınları · 2012854 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Yazarın kalemini gerçekten çok seviyorum. Daha önce Adem Elması ve Kum Gibi kitaplarını okumuştum ve çok sevmiştim. En büyük acı, başkaları ile paylaşmaya cesaret edemediğin acıdır demiş Charles Bukowski. Aziz daha çocuktu ilk havalesini geçirdiğinde. Annesi musafa el bastırdı bu sır seninle mezara gidecek dedi. Evdekilere at tepti havale geçirdi dedi, sarı kuzum. Çocuk sustu. Anne sustu. Daha sonra anne babasını traktör kazasında kaybetti Aziz. Kimse ona sahip çıkmayınca yetiştirme yurduna yerleştirildi. Koruyucu bir aileye verildi Aziz. Orada ikinci havalesini geçirdi. Yine sustu. Çocuk istismarı konu alan çok etkileyici bir kitap. Özellikle biz ebeveynlerin kesinlikle susmaması gereken bir konu. Çocuk susar sen susma. Yazarın kalemine sağlık. Kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Salı Ertesi
Salı ErtesiHatice Dökmen · Destek Yayınları · 2021136 okunma
Olur mı bir gün aceb fasl-ı nev-bahâr-ı ferah, Eser mi gülşen-i hâtırda rûzigâr-ı ferah . AÇIKLAMA : Acaba bir gün ferah baharının zamanı gelir mi? ( Acaba ) hatır gülşeninde ferah rüzgârı eser mi?
352 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.