Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Para bize bir güç veriyor. Öyle bir modernist akımın etkisi altındayız ki para aynı zamanda bir güçtür, bir imkândır ve bizi diğerlerine karşı özgür kılar. Esasında para bir vasıtadır. O vasıtayı gaye hâline getirdiğimiz zaman zaten biz hayatımızı kendi kendimize zehir etmiş oluyoruz. Kendimizi hapse atmiş oluyoruz. Zaten para bir vasıta olduğu
Sayfa 142Kitabı okudu
Allah yarattığı her kuluna şahdamarından daha yakınken, o ancak başı sıkışınca ya da bir felaketle karşı karşıya kalınca hatırlıyordu Rabbini. O da sadece "Allah'ım, sen yardım et!" diyerek. Kuldan istemek insanın değerini düşürürken, Allah'tan istemek hatta O'na yalvarmak insanın değerini artırıyor demek, diye içinden geçirince "Allah'a muhatap olmaktan, O'nun huzuru ile müşerref olmaktan ve O'nunla ulvi bir soh- bette bulunmaktan daha büyük bir izzet ve şeref düşünülebilir mi?"
Reklam
Allah'ım! Bizi ilimle zengin, takvâyla müşerref kıl ve öğrettiklerinle bize fayda ver; bize verdiğin rızıklarla bizi hoşnut kıl, verdiklerini bize bereketli kıl, bizi öldürdüğünde merhamet eyle; dinimizi dünyamızla, âhiretimize takvâyla yardım et, bizi görmediğimiz şeylerden muhafaza eyle, bizi bir an olsun nefsimizle ve yarattıklarından biriyle baş başa bırakma.
Esma-ül-Hüsna
fütuhat-ı Seyyid Muhammed Ruhi Esmaül Hüsna 2 cilt 434 sayfa Ya Fettah İsmi Şerifi Tecelligahı İlahiye'nin hakikat parıltıları Böyle bir vahşetle başlamış savaşların neticesinde Hakikati İlahiye'den bir sonuç beklenmesi mümkün olmaz. Cihad meydanında bir taraf Müslüman olduğunda bu durumda kafirler için bir merhamet söz konusudur.
Sayfa 434 - Ruhi YayıneviKitabı okudu
Osmanlı Resmî Matbaasının Kurucusu İBRAHİM MÜTEFERRİKA
İbrahim Müteferrika, tarihimizin yenilikçi, gelişimci ve önemli atılımlarda bulunan büyük bir şahsiyetidir. Çağını aşan bu Osmanlı aydınını, biz umumiyetle Devlet-i Aliyye'de matbaayı ilk kuran kişi olarak tanırız. Genç İbrahim'in iyi bir tahsil görmesi, İslamiyet'i kolayca tanımasına ve canı gönülden benimsemesine yardım eder. Kendi araştırmaları sonucunda "hidâyet-i Rabbânî ye eriştiğini ifade eden İbrahim'in İslam şerefiyle müşerref olması, hayatının önemli bir dönüm noktası olur. Bundan sonra hayatını İslam'a ve ilmi hizmetlere vakfeder
Evvela Düşmanın Himayesinden Çıkmalıyız!
Dosta yapılacak en büyük yardım ilk merhalede düşmanın himayesinden, rejiminden, ideolojisinden sıyrılmaktır kardeşim! Tıpkı Osman b. Maz'ûn gibi... Dönem asr-ı saadet dönemidir? Gittikçe çoğalan müşerref gruba Osman b. Maz'ûn da dahil olur artık. Müslüman olur yani. Yalnız, Velid b. Muğire'nin himayesindeki Osman'ın içi rahat değildir pek tabi. Kendisi selamettedir bu doğru. Ancak kardeşleri "Allah tektir" dediği için bedel ödemektedir o sıralar. Kimisi çöldeki kızgın kumun üzerinde öder bedelini, kimi de iki farklı istikamete salınan develerin üzerinde. Hal böyleyken ilk iş düşmanın himayesinden çıkmaktır der Osman b. Maz'ûn yaptığı iç muhasebesinde. Doğruca Velid'e gider bu kararını açıklamak için: "Bundan böyle senin değil, Allah'ın himayesinde kalmak istiyorum." der bütün hissiyatıyla. Ve ardından ekler "Gel mescide gidelim ve kararı da bütün herkese açıkla." Müslümanca bir düşüncenin, mümince bir tefekkürün dış dünyaya yansıttığı bu davranışı Osman b. Maz'ûn-nun. Osman b. Maz'ûn'un o günün Velidlerine söylediğini sen de piyasa simsarı Yahudi beslemelerine söyle yalnızca Allah'a tevekkül ettiğini. Faizle ilişkini keserek, boykot mallarını boykot ederek, düşmana bütün vucuhatıyla muhalefet ederek.
Sayfa 102
Reklam
Ahmet Sünûsî'nin Milli Mücadele'deki Tesiri Atatürk, Libya'da olduğu günlerde, daha sonra milli bir kahraman olacak olan Ömer Muhtar'la ve daha sonra Anadolu'ya gelip Kurtuluş Savaşı'na katılacak olan Şeyh Ahmet Eş- Şerif Es-Sünûsî ile tanışıp dost olmuştur. Atatürk, İngiltere'nin, Fransa'nın ABD'nin
Hakkın ve Resûlünün ismi ile beraber zikredilen Peygamber Hz.İbrahim, evinde bir fukara bulunmadan yemeğe el sürmezdi. İki üç gün bir fukara gelmezse Hz. İbrahim (Acaba bir hatam zuhura geldi bende ki, Allah bana bir fukara göndermedi) der.ken, ertesi günü kapı çalınır. Açtığında saçı sakalı birbirine karışmış toz toprak ve kir içerisinde bir adamla karşılaşır. Adamın bu halini gören İbrahim peygamber, onun islâm olmadığını derhal farkeder ve sorar (Hangi dindensin sen) Adam «Mecûsiyim, ateşe taparım» der. İbrahim «aleyhisselâm» bunun üzerine onu bu putperestlikten çıkarmak, Allaha şirk koşmasına mâni olmak için adama hitaben: (Ben, hem Allaha şirk koşan, hem de bu halde dolaşan bir küfr ehline yardım edemem, git tövbe istiğfar et İslâm ol, üstünü başını temizle. O zaman gel, kapım açıktır) dedi ve ihtiyarı, mahrum gönderdi. Yalnız kaldığında İbrahim Peygambere, hitabı izzet geldi ki, şöyle buyruluyordu: (Ya İbrahim! Ben Allahlığımla, bana isyan ettiği, hattá yegane affetmediğim bir günah olan, bana şirk koşmasına rağmen, onun rızkını kesmezken, sana ne oldu ki, kul iken onu bir lokma ekmekten mahrum olarak gönderdin. Hemen git ve onun gönlünü yap. Şayet bunu benim rızam için yapmayıp, nefsin için yapsa idin, seni Haliliyetimden silerdim) buyurdu. Hz. İbrahim bu emr-i ilâhiyi alınca, yollara düşüp garibi Medine'de bulmuş, kendisini taltif ederek hanesine götürüp, karnını doyurmuş, gönlünü almış, aynı zamanda bu inceliği sezen müşrik ateşe (sanem) derken, bir anda (Allahussamed) demiş, îmanla müşerref olmuştur.
Sayfa 121 - 1.CiltKitabı okudu
Yüce peygamberin Allah ile konuşması ;
– “Sonra yaklaştı derken sarktı; iki yay kadar, hatta daha yakın oldu” (53- 8-9) Ayeti kerimesi ile belirtilen sırra mazhar olduğu zaman şu hitabı izzet geldi: -Yaklaş ey halkın hayırlısı yaklaş Ya Muhammed, yaklaş ki dost dostu ile baş başa kalsın. Böylece mekandan münezzeh, keyf ve keyfiyetten ari; niteliksiz baş gözü ile
Arş
Yedi kat gökler ve yerler Arş’ın yanında sema altına asılmış bir kandil kadardır. Arşın çevresinde yetmiş bin saf melaike tekbir ve tehlil okuyarak tavaf ediyorlardı, bunların arkasında yetmiş bin saf melaike ayak üzerine durup tekbir ve tehlil okuyorlardı, bunlarında arkasında yüz bin saf melaike sağ ellerini sol elleri üzerine koyup her
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.