Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
479 syf.
·
Puan vermedi
·
33 günde okudu
Kitabı elinize aldığınız anda içiniz ılık ılık akıyor çünkü kitap bir davet. Anadolu halkının savaş vakti duyduğu kaygının, endişenin, özgür olma savaşının içinde nasıl çırpındığını anlatan bir davet. Kitaba adım attığınız anda ise artık siz bugünün insanı, bugünün düşünürü değilsiniz; siz Akşehirlisiniz, Mumcu'nun kahvehanesinde oturup kahve olmadığından ıhlamur içiyorsunuz, İstanbullu Hoca'nın vaazlarını dinliyorsunuz, eşiniz dostunuz ile oturup konuşuyorsunuz o günü, o anı, yarının endişesini. Sadece sayfalarca yaşıyorsunuz, size Akşehirli olmak öğretiliyor, hayır Akşehirli olmak değil özgürlük uğruna binlerce güneşin battığı, anaların-babaların, yavukluların, el kadar bebelerin arkada bırakıldığı amansız bir harpte siz Anadolu halkısınız. Babam oğlum, karım bacım diye düşünen o halksınız. Kafası karışık, korkmuş, yarı aç yarı tok, uykusuzsunuz. Ama o halkın içindesiniz, harbin ön safhalarındasınız, eşiniz dostunuz ile devamlı bir ad var ağzınızda Kuvayı Milliye. Nedir, ne değildir? Dost mudur, düşman mıdır? Sonra sakince bakıyorsunuz etrafınıza tekrar derin bir harptesiniz, on beşlik süt kokan ana pp kuzuları, Pembe Onbaşılar, Kara Fatmalar... Siz onların duasını edensiniz, beşikte anası cephe taşırken ağlayan bebek, oğlu şehit düşmüş bir ana, şehidin ardında bıraktığı yavuklu, babasız çıplak ayaklar, endişe içinde bir babasınız. Siz artık Anadolusunuz. Hikayeniz ise Konya’da geçiyor. Sakince derin bir nefes alın ve Tarık Buğra’nın kalemi ile Anadolu olun, Konya yerlisi olun, ana-baba, evlat, yavuklu, kardeş-dost olun.
Küçük Ağa
Küçük AğaTarık Buğra · İletişim Yayınları · 20159,8bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
274 - Mine Söğüt yine yapmış yapacağını. Toplumu ele almaya, eleştirmeye, alttan alta yerden yere vurmaya yine en hassas, en dile getirilmeyen yerden, ümüğünden başlamış. Bu sefer bizi anlatmamış da onları anlatmış, biz olmayanları, bizden olmayanları, görmezden geldiklerimizi, yok saydıklarımızı, onları işte. Hayatın sillesini yemişleri de
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,155 okunma
Reklam
296 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
DUNE MESİHİ VE DUNE ARASINDAKİ FARKLAR: OLUMLU VE OLUMSUZ YANLARI
Dune Mesihi, aynı adlı Dune serisinin kitabının devamı. Dune kitabının sonunda, Paul Muad’Dib İmparator olmuştu. Bunun üzerinden tam 12 yıl geçmiş, Dune Mesihi kitabı da böyle başlıyor. Kitap daha kişisel, daha az aksiyona sahip bir geçiş kitabı gibi. Sanki ilk kitapla 3. kitap arasındaki boşluğu dolduruyormuş gibi hissettirdi. Arka kapağında
Dune Mesihi
Dune MesihiFrank Herbert · İthaki Yayınları · 20216,2bin okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
Yokuş çok dik, şehir çok büyük, hayat çok acımasız..
Yazardan okuduğum 2. kitap ve üslubu, olaylara farklı bir pencereden bakmamızı sağlayacak kalemi beni oldukça heyecanlandırıyor. Bu kitapta yanı başımızda olup da göremediklerimizin öyküsünü anlatıyor. Karanlık geçmişi tuhaf olaylarla dolu, bacakları dizlerinden kesik yaşlı Efsun Abla... Kim olduğunu hatırlamayan, hafızasını yitirmiş Adnan Abi... Sokaklarda orospuluk yaparak para kazanan toksikoman Hülya... Bir sabah uyanıp düzenini, evini, ailesini, işini terk ederek sokaklardaki tekinsiz hayata karışan, kafası karışık şair Musa... Ve çöpte bulunmuş bir bebek, Matruşka... Her gün sokağa çıktığımızda karşılaşıp yanından geçip gittiğimiz bu insanların bizden tek farkı kurulu olan düzene baş kaldırıp Tanrılarının olmadığına inanması.. "Ne doğduğumuz ne öldüğümüz ne de doğumla ölüm arasında can çekişerek sürdürdüğümüz hayatlar bize ait. Başkalarının isteklerinden doğuyor, başkalarının istediği gibi yaşıyor ve başkaları yüzünden ölüyoruz. Bizim sandığımız hayat bizim değil, bizim sandığımız beden bizim değil." Oldukça çarpıcı bir hikaye ve oldukça çarpıcı karakterler.
Mine Söğüt
Mine Söğüt
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,155 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Başkalarının Tanrısı
" Şehir gibi bakıyorsun bana , beni tehdit mi ediyorsun , çok mu seviyorsun , anlaşılmıyor ." Başkalarının Tanrısı, bizleri yumuşak geçişlerle başka bir hayatın kollarına atan, yeni renkleri, yeni hayatları tanımamıza vesile olan bir roman . " Daha önce sokakta yaşayan, terkedilmiş veya doğrudan kendini kaybetmiş insanların yerine kendinizi koydunuz mu ? " Mine Söğüt, Başkalarının Tanrısı 'nda bizleri böyle bir hayatın içerisine koyuyor. Farklı farklı nedenlerden dolayı evlerini terketmiş, sokaklarda yaşayan insanların hayatlarına tanıklık ediyoruz. Hayatlarına tanıklık ettiğimiz kişiler ise şunlar; - Geçmişte eşiyle fazlasıyla sıkıntılar yaşamış, bacaklarını dizlerinden kesip tekerlekli sandalyeye mahkum olan ve özünde çok güçlü bir kadın olan Efsun Abla . - Hafızasını kaybettiği için benliğini dahi bilmeyen Adnan Abi. - Bir sabah uyanıp aniden evini , ailesini, işini terkedip sokaklara karışan ve kafası da hayli karışık şair Musa. - Parasını sokaklardan kazanan Hülya. - Son olarak Efsun Abla ve Musa tarafından çöpte bulunan bebek Matruşka. Bu beş kişinin hayatlarına doğrudan tanıklık ediyoruz. Onların ne kadar zorlu bir hayat sürdürdüklerini , aslında geçmişte yaşadıklarının da ne kadar ağır şeyler olduğunu kafası karışık şairimiz Musa'dan dinliyoruz. " Yıkıldı yıkılacak bir dünyamız var. Yıkıldı yıkılacak bir neşemiz..." Eseri okumanızı tavsiye eder , keyifli okumalar dilerim .
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,155 okunma
779 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
. . BUDALA, F.M.Dostoyevski . .
𝐄𝐍 𝐈̇𝐘𝐈̇ 𝐈̇𝐍𝐒𝐀𝐍𝐈𝐍 𝐑𝐎𝐌𝐀𝐍𝐈:
Budala
Budala
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
, Mışkin karakterine boşuna ‘’Prens’’ yakıştırması yapmamış. Böyle birisinden kral da olur prens de. Gerçek bir beyefendi, tertemiz kalbiyle gönülleri fetheden yüksek karakterli örnek bir insan, Prens Mışkin… Prens Mışkin, en iyi insan olmanın tüm vasıflarına sahip karakterlidir. Lakin bu, çevresi
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225bin okunma
Reklam
376 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İlk incelemem ve nedense içimden bu kitapla yapmak geldi.Çevirisi pek iyi değildi o yüzden okurken zorlandım ama ana fikri anlayınca cümleler otomatikmen kafada çevrilip manasını kavratıyor.Bir öğrenilmiş çaresizlik hikayesi..Üç ana karakter var.Lily,Atlas ve Ryle.Biraz spoi vereceğim ondan önce şunu söylemek isterim.Vazgeçmek zorunda kalan,öz
Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Bizimle Başladı Bizimle BittiColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 20216,4bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bu kitabı elime aldım biraz okudum sonra bıraktım. Sonra başka bir zaman diliminde tekrar aldım okudum, bu sefer daha farklı şeyler anlayarak, daha farklı bir bakış açısıyla. İnat ettim ve bu kitabı bitirmeye karar verdim çünkü bir şeyler anlatmaya çalıştığı kesindi, sadece uygun zaman değildi. Kitabın ilk bölümü kendine yeraltında bir hayat kurmuş, kafası karışıklıklarla dolu bir insanın notlarını anlatıyor. Kendini herkesten soyutlamış, yeraltı dünyasını kendine dokunulmazlık vesilesi saymış bir insan, çağın insanı bir bakıma. Felsefi düşüncelerle dolu ilk bölüm. Tezatlarla bir bütünlük kurmaya çalışarak, birbirinden bağımsız görünen cümleleri bir araya getirerek anlama katkı sağlamış yazar. İnsandan bahsederken vurguyu insanın nankör oluşuna getiriyor. İkinci bölümde ise birincide anlattığı fikirleri bir örnekle destekliyor. Örnekte savrulan düşünceler, yalnızlık, karmaşa, kararsızlık ve insanın nankörlüğü mevcut... Daha çok insanın iflah olmaz kötü yanına değiniyor yazar. İnsan nankördür, bencildir. Bir anda size kendinizi iyi hissettirken aynı zamanda berbat hissetme sebebinizdir. En beğendiğim kısım Liza'ya aile kurmanın güzelliklerinden bahsederken verdiği bebek örneği... O kadar güzel tasvir etmiş ki etkilendiğimi itiraf etmeliyim. Keşke duyguları samimi olsaydı...
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,9bin okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
KİTAP TAVSİYEM Ati'nin İnsanları Alıntılar _Ne harabiyim,ne harabatiyim,Kökü mâzide olan âtîyim... Yahya Kemal _Yaşarken var olan sınırlar,yazarken yoktur,Hayal ettiğimiz her şey elimizin altındadır... _Kaderini değiştirmeye çalışma sadece doğru kararlar al çünkü o zaman kaderinin kendiliğinden değiştiğini göreceksin... _Zaman,hep
Ati'nin İnsanları
Ati'nin İnsanlarıCahide Gürkaplan · Lora Yayıncılık · 06 okunma
464 syf.
8/10 puan verdi
Göçmenler için çalışan, iyi kalpli ama geçmişte büyük yaralarının üstünü kapattığını sanan Heidi. İskolik ve vurdum duymaz gibi görünen ama içten içe kokularıyla yüzleşen Chris. Kucağında bebek, aklında deli sorular, çıkmaz bir geçmiş, binbir çeşit travma ile hayata tutunmaya çalışan Willow. Heidi her sabah işe gitmek için kullandığı tren istasyonunda kucağında bir bebekle yağmurun altında bekleyen genç bir kıza rastlar. Ilk gün herkes gibi önünden geçip giderken, merhametli yüreği dayanamaz ve ertesi günü tekrar görünce ona yardım teklifinde bulunur. Korkudan bu yardım elini kabul etmeyen Willow bebek hastalanınca kadını aramaktan başka çaresi olmaz ve onun evine gitme teklifini kabul etmek zorunda kalır. Her ihtiyaç sahibini evdekilere danışmadan eve getiren Heidi, on iki yaşındaki ergen kızı Zoe ile bu hallerinden sıkılmaya başlayan kocası Chris'in tepkisine karşı gelerek durumu kabullenmelerini ister. Peki ya gerçekten Willow kimdir? Kucağındaki bebek kimindir? Biliyorsunuz kitabı sevgili
Selda us
Selda us
ile okuduk ve ikimizinde kafası bir yerden sonra yandı. Çarpık ilişkilerden ve 3 kişinin ağzından yazıldığı için malesefki kitap hızlı ilerlemiyor.Tempo hiç düşmemiş olsada ilk 100 sayfa konuyu oturmakla geçti diyebilirim. Merak duygusu sonuna kadar hiç tükenmedi. Ahh o üvey baba yokmu? Beni sinir krizlerine soktu. Gerçekten insanlık dışı bu tutum beni içten içe kemirdi. Kesinlikle tatmin edici bir sona sahipti. Gerilim sevenlere kesinlikle tavsiyemdir.
Bebek
BebekMary Kubica · Martı Yayınları · 202236 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
"Ne doğumumuz ne ölümümüz ne de doğumla ölüm arasında can çekişerek sürdürdüğümüz hayatlar bize ait. Başkalarının isteklerinden doğuyor, başkalarının istediği gibi yaşıyor ve başkaları yüzünden ölüyoruz. Bizim sandığımız hayat bizim değil, bizim sandığımız beden bizim değil…" Başkalarının Tanrısı’yla @minesogut dışlanmış, hor görülmüş
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,155 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı bitirdim. Zevkle okuyup bitirdiğim bir roman oldu. Yazarın bundan önceki kitaplarından farklı olarak daha sade ve akıcı bir dil kullandığını söyleyebilirim. Kitap " Bizim bakacak bir saatimiz, gidecek bir işimiz, faturalarını ödemekle yükümlü olduğumuz bir evimiz, başlarına bir şey gelmesinden korktuğumuz bir ailemiz, inandığımız bir tanrımız yok mu gerçekten?sorusuyla ta en baştan itibaren yalnızlık ve kimsesizliğe gönderme yapan bir cümleyle başlıyor. Tanrının bile kendilerini terk ettiğini düşünecek kadar, başkalarının tanrısı diyecek kadar kendilerini yalnız, kimsesiz ve mutsuz hisseden karakterler var kitapta. Bir sabah uyanıp her şeyini terk ederek sokaklara kendini atan, kafası karışık bir şair Musa... Şairi intihar etmekten alıkoyan, karanlık geçmişi tuhaf olaylarla dolu, zeki ve hayatı yaşayıp yutmuş Efsun Abla... Sokaklarda hayat kadınlığı yapan Hülya... Hafızasını kaybeden Adnan ve çöpte bulunup onları birbirine bağlayan bebek Matruşka... Roman onların yaşadıklarını anlatırken kentleşme, barınma, yoksulluk,aidiyet, modern insanın yalnızlığı, hayat ve ölüm temalarını işliyor. Kitabın en beğendiğim karakteri zeki ve espritüel kişiliğiyle Şairi kendine aşık eden Efsun Abla. Ayrıca şairin aşkını anlatırken, hayatı anlamlandırmaya çalışırken kullandığı şiirsel dil beni büyüledi. Efsun Abla ve şair Musa arasındaki aşk ve diyaloglar kitabın çatısını oluşturuyor. Günümüz insanına kendini ve hayatını sorgulatacak güzel bir roman bence. Kesinlikle tavsiye ederim.
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,155 okunma
61 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.