Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kız: Bayım? ...eee.. şey.. Acaba benimle yatmak ister mısınız? Yani... Para karşılığında... Adam: Bu şimdiye kadar duyduğum en beceriksizce teklif. Bu işi uzun süredir yapmıyorsun değil mi? Kız: Tanrım galiba ben bu işte çok kötüyüm. Evet haklısınız bu benim ilk gecem. Siz de ilk... Adam: Müşterin miyim? Kız: E.. Evet.
İnsanlar özgür olarak doğarlar, ama her yerde zincire vurulmuş yaşarlar. Özgürlük uyandığında istediğin aynı şeyleri yapabilmektir. ..bu özgürlük hazin şey yıldızların altında.. ..ve ondan sonra hiçbir kadının gözleri onunkinden daha derin ve güzel olmadı! acaba bir gülüşü, öbürlerinden ayırıp, eşsiz kılan nedir? Belki de yalnızca
Reklam
ŞAKACI İNSANLAR HİKAYENİN TAMAMI
ŞAKACI İNSANLAR Hayat acıdır beyler. Hayat, dikenli bir yoldur. Hayat... Benim tam üç dolu defterim var, bu defterleri hayat felsefesiyle doldurdum. Şimdiye kadar, onaltı bin şu kadar, hayat şudur, hayat budur, hayat şöyledir, böyledir diye, defterime hayat üstüne büyük lâflar yazdım. Hayat bir ıstıraptır. Hayat dik ve sarp bîr yokuştur. Hayat
Ben seninkini biliyorum. Winston... Winston Smith." "Nasıl öğrendin?" "Galiba bazı şeyleri öğrenmekte senden daha becerikliyim, canım. Söyle bakalım, sana o pusulayı vermeden önce hakkımda neler düşünüyordun?
Uçurtmam yükseldikçe, kuyruğunu tatlı tatlı sallıyor. Gökyüzünde küçük bir nokta olmak üzereyken, ip kurtuluyor elimden. "Eyvah! Uçurtmam!" "Ne beceriksizsin! Daha yeni geldik." "Ne yapacağım şimdi? Uçurtmayı dün babamla tamamlamıştık. İlk kez uçuracaktım. Keşke ipini daha sıkı tutsaydım!" "Boşver. Üzülmeyi bırak. Gitti artık." "Acaba nerededir? Onu bulabilir miyiz?" "Ooo! Bu çok zor." "Neden?" "Çünkü çoktan bulut oldu." "Yaa.." "İstersen inanma. Bulutlar nasıl oldu sanıyorsun?" "Bilmem. Okulda öğrenmedim ki." "Ben de öğrenmedim ama biliyorum. Gökyüzüne hiç dikkatli bakmadın mı? Bir yığın bulut vardır gökte. Hepsi başka başka, hepsi bir şeylere benzer. Eskimiş mendiller, kaybolan çamaşırlar, uçan balonlar, uçurtmalardır bulutlar." "Aa! Doğru galiba. Şu pembe bulut annemin balkondan çalındığını sandığı geceliğine çok benziyor. Yakası kıvrım kıvrım, dantelli."
"Ben galiba pek çocuk sevmiyorum diyebildim. Yanıt şimşek hızıyla geldi : " Kendi çocuğun olsun da gör bak nasıl seviyorsun!" Bu cümle de çok tanıdık. Kadınlar neden bir kadının sahiden çocuk istemedigine inanmazlar? Neden kendilerine yabancı her duygunun, mutlaka karşı taraf için de geçici bir duygu olduğunu, zamanla değişeceğini sanarlar? Neden, kendimizi başkasının yerine koyma konusunda bu kadar isteksiz ve beceriksiziz? Bazı insanların bizden farklı olduklarını, farklı hissedebileceklerini düşünmeyiz? "
Reklam
Başka bir gözde hikaye, Einstein'ın giderek artan unutkanlığı üzerinedir. Bir gün kasabaya giden otobüse binmiş, şoföre vermek üzere bozuk paralarını saymaya başlamıştır. Beceriksizce bozuk paralarını sayarken, sabırsız şoför elindeki paradan ücreti almış ve "Toplamada pek iyi değilsin galiba?" deyip biletini uzatmıştır.
28 öğeden 21 ile 28 arasındakiler gösteriliyor.