Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rezilliğin, kepazeliğin her çeşidi... Evet, insanlar yaşıyorlardı! Her şeye alışıyor insan, bence onu en iyi tanımlayan özellik de budur.
Sayfa 15
Ölüm Öğütleyenler Hakkında Ölüm öğütleyenler vardır.Dünya , hayattan çekilmelerini önerdiğimiz böyleleriyle doludur.İşte böyle gereksiz insanlarla doludur dünya.Bu fazlalar yüzünden hayat bozulmuştur.Bunları "sonsuz hayat" sözleriyle kandırıp bu dünyadan ayırmak gerek. Ölüm öğütleyenlere sarı veya kara diyorlar.Fakat ben onları size
Reklam
Genç okuyucum! Başarılı olma yolunda rastlayacağın başlıca düşmanlar; başta tembellik olmak üzere, kötü arkadaş ve kötü örneklerdir. Bu arada kötü kitap ve kötü hocanın sana yapacağı kötülükten de bahsetmek ve seni bunlara karşı da uyandırmak gerekir. Senin elinde bütün bu düşmanlara karşı koyacak kuvvetli iki silahın var: İradeli olmak ve çalışmak. Şu halde, mesele, iradeyi terbiye edip iyiliğin hizmetinde kullanmakta ve çalışmayı verimlendirmenin yolunu ve yöntemini bilmektedir. Bence senin her şeyden evvel muhtaç olduğun bilgi budur.
Bence her gün ölüyoruz. Her şafakta yeniden doğuyoruz, birazcık değişerek, kendi yolumuzda birazcık daha ilerliyoruz. Eskiden olduğun kişi ile dönüştüğün kişi arasına yeterince mesafe girdiğinde yabancılaşıyorsun. Belki de büyümek budur.
Hayvan sorunsalı en başından beri bütün yazılarımda değindiğim bir mevzuudur. (...) Hayvanlar hakkında genel bir biçimde konuşmaktan kaçınırım. Bence “hayvanlar” diye bir şeyden bahsedilemez. “Hayvanlar” dediğiniz anda, bir şeyleri anlamamaya ve de hayvanı bir kafese kapatmaya başlamışsınız demektir.. Değişik hayvan türleri arasında dikkate değer miktarda farklar söz konusudur. Hepsini bir araya, tek bir kategori altında toplamanın bir açıklaması yoktur: maymunlar, arılar, yılanlar, köpekler, atlar, eklembacaklılar ve mikroplar.. Tüm bunlar birbirinden radikal bir biçimde farklı canlı organizmalardır ve tüm bunlara hayvan diyerek hepsini bir kategori altına koymak, maymunu ve karıncayı, gayet şiddet barındıran bir jesttir. İnsan olmayan tüm canlıları tek bir kategori altında toplamak, öncelikle, aptalca bir tutumdur, teorik açıdan saçmalıktır ve tam da insanların hayvanlara uyguladığı gerçek şiddete iştirak etmek demektir. Mezbahanelere, endüstriyel muamelelere maruz kalmalarına, tüketilmelerine yol açan şey budur. Hayvanlara yönelik tüm bu şiddet, genel olarak “hayvanlar”dan bahsedilmesine olanak sağlayan bu kavramsal basitleştirme ile vuku bulur. Bu sebeple, dilime dikkat ederek, “hayvanlar” hakkında konuşmam. “Bu spesifik hayvan türü” ya da “şu ya da bu hayvan” diye bahsederim.
İnsanlar vardır ki, menfaatleri müşterek olduğu için birbirlerini severler. Öyleleri vardır ki mesela hayatları bir arada geçtiği için, yahut fikirleri, hisleri birbirine uyduğu için sevişirler. Fakat öyleleri de vardır ki, hayatları, fikirleri, hisleri tamamiyle yabancıdır. Fakat buna rağmen yine birbirlerine karşı bir ruh incizabı duyarlar. Bence sevginin asıl makbul nevi budur.
Sayfa 147
Reklam
- Martıları görüyor musun Yavuz? diyerek sessizliğe son noktayı koyuyor. - Evet görüyorum. Denizin çılgın aşıkları, martılar... - Ben martıların denize aşık olduğunu düşünmüyorum. Bence onlar balıkları amaçlıyor ve denizi de bu amaçlarına ulaşmak için kullanıyorlar. Denizin esas aşıkları kimlerdir biliyor musun? Irmaklardır... Çünkü onlar upuzun bir yolculuğa çıkarlar ona kavuşmak için. Nice badireler atlatırlar; kururlar, taşarlar, bulanırlar, önlerine setler çekilir ama asla yılmazlar. Bilirler ki, sevgilileri onları bekliyordur. Her ne olursa olsun mutlaka varmalıdırlar sevgiliye. Akarlar, akarlar ve nihayetinde vuslata ererler. Karşılıksız ve mücadele ederek severler. Üstelik sevgiliye giderken büyürler, güçlenirler. Neticede martılar gibi bir şeyler de almazlar denizden ya da o kirlenince terk-i diyar eylemezler... Aksine, kendilerinden bir şeyler verirler. Aşk budur işte...
Roza Yayınları
Rezilliğin, kepazeliğin her çeşidi... Evet, insanlar yaşıyorlardı! Her şeye alışıyor insan, bence onu en iyi tanımlayan özellik de budur.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.