Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bence yetmiş saatte, yetmiş yılda yaşanacak kadar dolu dolu yaşanabilir; yeter ki yaşamın bu yetmiş saatin başladığı zamana değin dolu dolu geçmiş olsun, sen de belirli bir yaşa gelmiş ol."
Sayfa 180Kitabı okudu
Hikaye değişti...
"Balık olmak istiyorum." "Denizkızı ol bence." "Hani denizkızı olursam bir bok olmazdı?" "Hikaye değişti." "Nesi değişti?" "Artık denizkızı prens için sesinden vazgeçip karaya ayak basmıyor mesela. Prens denizkızı için ayaklarını kör bir testereyle kesiyor ve okyanusa atlıyor."
Reklam
126 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Bu kitap kısa olmasına rağmen, toplum normlarını bence en iyi sorguluyor. Aşk ,evlilik, iş yeri gibi kurumların toplum açısından ne ifade ettiğini yalın bir şekilde ifade ediyor. Okumaktan zorlanmayacağınız kısa sürede bitireceğiniz bir kitap. Lütfen normal ol artık. Kime göre, tabi ki topluma göre...
Kasiyer
KasiyerSayaka Murata · Turkuvaz Kitap Yayınları · 20192,377 okunma
256 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
#yelizinkitapyorumları #okudumbitti Fatih Duman LAL Yine harika bir Kitap okudum öyle çok beğendim ve duygulandım ki mutlaka tavsiye ediyorum okuyun okutun bir kendini arama bulma çabası var biri gözleri görmeyen Recep Sivasi diğeride doğduğundan beri konuşamayan Dilsiz bir Katip ve bu ikisini bir araya getiren Şemseddin Ahmed Sivasi Bu
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 2021856 okunma
Sözün bittiği yerdeyim
Günümüzde her şeyin eğlenceli bir biçimde sunulması, işe yaramayan bir yığın bilgiyle dolu, Çöplük hafızalar yaratıyor. Düşünceyi derinleştiren kitapların çağı artık sona eriyor gibi, bilincini ve sorgulama yeteneğini kaybetmiş topluluklar yaratıyorlar. Bu Çağ'da toplumsal öğretilerin, derin düşünmenin yerini popülerlik almış durumda. İnanmak istemiyorum bir türlü. Örneğin;
Hikmet Anıl Öztekin
Hikmet Anıl Öztekin
Kahraman Tazeoğlu
Kahraman Tazeoğlu
Ahmet Batman
Ahmet Batman
vs vs Örneklerle çoğaltılabilir. Okuduğum incelemeler, yazarların okurluk oranları, hele ki kitaplarında bilmem kaçıncı baskı sayısını görünce artık gerçekten yazarlara veya bu popülerlik algısına ne diyeceğimi bilemiyorum. Şimdi size birkaç örnek vereceğim
Ahmet Batman
Ahmet Batman
Çayı açık severim ama seni koyu sevdim ben. Yolun açık olsun en çokta bana dönen tarafın. Kalbimi kırmış olabilirsin ve bu inan hiç önemli değil belkide benim kalbim senin kırman için yaratılmıştır.
Kahraman Tazeoğlu
Kahraman Tazeoğlu
Anne bak yine terli terli aşk içtim. Ateşim düşmüyor yarin yüreğine. Son sigaram gibiydin sevgilim, kıyamadım içmeye o cebimde kırıldı, sen kalbimde.
Hikmet Anıl Öztekin
Hikmet Anıl Öztekin
Dünyada sevgimi anlatacak kadar çay yoktu. Seven sevdiğine sevdiğini söylesin. Ne güzel bir dua şimdi Allah'a emanet ol ötesinden kıskanırım seni. Bence böyle yazarları okumayarak hiçbir şey kaybetmezsiniz. Söyleyeceklerim bu kadar.
Din Şüphelerimi öldürecek birine rastlamadım
Şüphe ejderhasını öl-dürecek delilleri ele geçirmek ümidiyle araştırma ve inceleme yapmaya koyuldum. Yeniden, batını ilimlerle meşgul olan meş-hur kimselere başvurmaya başladım. Aralannda çok erdemli in-sanlara rastladım. Ne çare ki onların sahip olduğu ilimler bence, ilkel insanlann uydurduğu efsanelerden başka birşey değildi. İçi-ne düştüğüm çıkmazdan kurtulmak için, bütün delillerimi çürü-tecek, var olduğu iddia edilen gerçekleri bana apaçık gösterecek biri gerekliydi. Böyle birisine rastlamadım.
Reklam
"Adam gibi anlatmak," dedi sonra mırıldanarak. Sesinin tonunu biraz daha yükseltip içinde sıkıntıya dair biriktirdiği her şeyi döktü. "Zaten başıma ne geldiyse bu adam gibi olmak lafından geldi komutanım. Adam gibi yaşa, adam gibi çalış, adam gibi yap, adam ol, adam, adam... En başta babamdan, sonra çevreden hep bir adamlık dersi aldım ben. Adam dediğin şöyle olur, adam dediğin böyle olur diye diye beni eğip büktü. Sanayide ustalar beni tokatlarken bile babam, erkek adamsın, acı nedir ne değildir iyi bileceksin, derdi. Ama komutanım ben ağlamak isterdim. Ağlarsam karı olurdum babama göre. O yüzden hiç ağlayamadım komutanım. Bir insan hayatı boyunca bir kez bile ağlamaz mı? Ben ağlamadım işte. Sonra komutanım evlendim, çevremin bana verdiği adamlık dersleri devam etti. Evlilik gibi olağan bir şeyin bile altından kalkabileceğime inanmadılar. Oysa hayatım boyunca onlara bu inançsızlığı yaşamaları için bir neden bile vermedim. Sırf bu yüzden babamın dayattığı işi de, eşi de reddettim. Böyle yaparak onların adamlık derslerine ihtiyacım olmadığını göstermek istedim. Hem adamlık nedir komutanım? Tuttuğunu koparmak mı? Cesur olmak mı? Yoksa ne kadar ezilirsen ezil hep güçlü kalmak mı? Bence hiç birisi değil komutanım. Bence adamlık haysiyetli olmaktır, hakkaniyetli olmaktır, dürüst olmaktır. Ben de buna inandım, böyle yaşamaya çalıştım. Yanlış mı yaptım komutanım? "
Sayfa 109Kitabı okudu
Zamanı oy, sesini sakla
Zamanı oy, sesini sakla... unutulmasın Tarih düşür her yazdığının allına Aynaya bak, yüzünü göm... unutulmasın Bir gün küllerin savrulur nasılsa Bence sen bir günlük tutmalısın Solgun güller kurutarak yapraklarında Yağmurda yürü, izini koru... unutulmasın Toprağı eşeleyen çocukların avuçlarına Şimdi şehirlerin yalınkılıç yalnızlığındasın Geçtiğin kırmızı, durduğun yeşil... unutulmasın Dimdik önündesin bir fotoğraf karesinin O fotoğrafta hiç sarı kullanılmasın İyi çocuk ol, acınla büyü... unutulmasın...
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
16 öyküden oluşan Sabahattin Ali eseri. Okura mesajını kitabın başında sunmuştur. _ Şiir ve hikâyelerim arasında, yazmış olmaktan utanacağım kadar kötüleri olduğunu biliyorum. Bunların bir kısmının çocuk denecek bir yaşta yazılmış olmaları bence bir mazeret değildir; çünkü bu çeşit bir yazıyı bugün herhangi bir imzanın üstünde görsem, sahibini ıslah ol­ maz bir zevksizlik ve tam istidatsızlıkla suçlandırmakta tereddüt et­ mem. Bunların, benim sanat hayatımın gelişmesini göstermesi bakı­ mından, sadece kendim için bir ehemmiyeti vardır ki, bu da onları başkalarına okutmak için bir sebep olamaz. Buna rağmen bu yeni baskıdan onları çıkaramadım. Çünkü, bir kere okuyucu önüne sermiş olduğum taraflarımı sonradan örtbas et­ meye hakkım olmadığı kanaatindeyim; ama böylece belki de eski bir hatayı devam ettirmekten başka bir şey yapmıyorum. İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim. S.A. Öykülerin iyi ya da kötü olması okura aitse, ben de istediğim şekilde okur, istediğim duyguyu alırım. Kitaplar bunun için değil midir zaten? Birileri okuduğum öyküden aldığım duyguyu sorgulamamalı..... Öykü okumaya yeni başlayacak arkadaşlar için bulunmaz nimetlerden diyebilirim. Dilin sadeliği, dilin akıcılığı, kullanılan benzetmeler, betimlemeler okuduğunuz öykünün lezzetini almanızı sağlayacaktır. Herkes aynı konuyla ilgili öykü yazabilir fakat işte burada uslüp her şeyi değiştirir. Önemli olanda herkesin bildiği konuyu herkesten farklı bir uslüpla okurun duygularına ulaşmaktır. Her öyküden farklı hazlar alacağınız bir eser. Herkesin okumasını tavsiye ederim. İyi okumalar :)
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
Değirmen
Değirmen
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,7bin okunma
Ne yapayım çocuklar, bilgin değilim. Ne duyuyorsak o. Zaten iş yüzde değil, yüzün büyük önemi yok; bence yüzün iyi, kendi hesabıma çok beğeniyorum... Ama bunu demeyecektim ki... Namuslu ol Vanya, en önemlisi o. Namusunla yaşa, boş yere gururlanma! Önünde uzun bir yol var. Mesleğinde şerefinle çalış; demek istediğim buydu, evet buydu!
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / E-pubKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.