Bir anne-babanın en büyük suçu, çocuğunu tanımamak, anlamamaktır.
11
Çok anne, istemeden ve aniden çocuğuna kötü davranmasının sebebinin aktarımlar ve kendi çocukluk birikimlerinin neticesi olduğunu keşfedemeden, isterlerse, bu sebeple yüzleşirlerse de düzelebileceklerini bilmeden yaşıyor.
12
Çocuğu "problemli" diye işaret ederek
Harika Bir Kitapla Karşınızdayım
:Bedenimde, Nefes Aldırmayan Bir Ağırlık Var.
:Dua Etsem BU Ağırlıktan Kurtulabilirim Ama Allah'tan Utanıyorum.
:Kahire'den Gelmiş Rengarenk İşlemeli İpek Yorganı Parmak Uçlarımla Hafiften Aralıyor, Mağaradan Düşmana Bakıyorum.
:Benim Sorunum Daha Derinde, Ben Dünyada Olmamış Ve Olmayacak Olan Aşkı Arayan Yarım Akıllı Biriyim
:İnsan Gibi Sevmek Lazım Ve Bir İnsan Sevdiğini De Asla Unutmamak Lazım.
:İnsan, İhtiyaçlarının Yörüngesinden Kurtulup Dünyaya Merakla Yöneldiğinde İnsan Olduğunu İdrak Etmeye Başlar.
:Toprak, Su, Hava Ve Ateş Arasında Ne Aratıp Durursun Varlığının Temelini Ve Delilini.
:Kötü Bir Topluluğun En Kötüsü İçlerinde En İyi Görünendir.
:Kalemi Doğru Tut, Kader Yazacağını Yazmıştır Zaten!
:"Hayatlarımızı En Çok Mahvedenler, İznimizi Almadan Bizi Çok Sevenlerdir."
Bir kalemin ucundan hislerimiz akınca
Bir ince yol onları sıkıyor, daraltıyor;
Beni anlayamazsan gözlerime bakınca
Göğsümü parçala bak kalbim nasıl atıyor.
Daha pek doymamışken yaşamanın tadına
Gönül bağlanmaz oldu ne kıza, ne kadına.
Gönlüm yüz sürmek ister yalnız senin katına.
Senden başka her şeyi bir mangıra satıyor.
Sensin, kalbim değildir, böyle göğsümde vuran, Sensin "Ülkü" adıyla beynimde dimdik duran.
Sensin çeyrek asırlık günlerimi dolduran;
Seni çıkarsam, ömrüm başlamadan bitiyor.
Hem bunları ne çıkar anlatsam bir dizeye?
Hisler kambur oluyor dökülünce yazıya.
Kısacası gönlümü verdim Ulu Gazi'ye.
Göğsümde şimdi yalnız onun aşkı yatıyor.
Sevgili Piraye; Balık koskoca okyanusun derinliklerini avucunun içi gibi bilse de, bir lokma uğruna, atılan oltaya can feda. Bırak benim de avucumun içi gibi bildiğim o koca kalbinde bir hata yapma hakkım olsun. Şimdi sen yoksun ağlıyoruz arkadaşlarımla, ağlıyoruz arkadaşlarım bulutlarla. Yağmur yağıyor mu oraya bilemeyiz ama, biz ağlıyoruz Piraye. Bu balık nefes alıp verdiği suyun altında boğuluyor, bu kelebek ölümü dört gözle bekliyor. O balık nerede boğuluyor biliyor musun? Önümde ki beyaz sayfalara haykıramayıp yutkunduğum, içime ağlayıp, içimde biriktirdiğim denizin için de boğuluyor. Bu kelebek intihara kalkışıyor. Bırak bir hata yapma hakkım olsun. Yaşadığım denizde can veriyorum. Kalemim kan kaybediyor, kalemim ağlıyor Piraye...