Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Az anlamak, ters anlamaktan iyidir. İnsan huzuru kendi içinde bulamazsa, boşuna etrafta aramasın. Cesur insan, imanı çok olan insandır. Kabiliyetli bir insanın arkasında, daima kabiliyetli başka insanlar vardır.
Sanki yanan kibrit çöpleri bizdik, mum dipleri de mezarımız... Kibrit çöpü mezarlığı, bizim gibi kırık ve kaybedenler için ne güzel bir benzetmeydi... Yana yana yaşa, yanarak öl ve öldükten sonra da yanmaya devam et. Yanmak tüm varoluşunu tanımlıyormuş gibi..." Geçmişindeki acıların küllerinden doğmuş, zeki bir dolandırıcı... Arı kovanına giren kelebek. Yaşamadığı için ölmeyi bile beceremeyen, hayata küskün bir kız... Sudan korkan balık. Tanrı'nın birbirlerinde çare bulmaları için bir araya getirdiği iki kişi. Peki ya, bir gün ömrü olan bir kelebek yarına aşık olursa ne olacak?
Reklam
Bile bile okumamak Bile bile yanmak ...
Gitmek mi gerekir, Yoksa her şeye rağmen kalmak mı ? Koparmak mi gerekir gülü , Dikenine rağmen sulamalı mı? Söndürmek mi gerekir gönüldeki yangını, Yanıp kül olmak mı? Yolu mu değiştirmeli, Yoksa Sokağın sonunun çıkmaz olduğunu bile bile ilerlemeli mi? Yazı mi beklemeli, Kışın karda yalın ayak mi yürümeli ? Güneşin doğuşunu mu beklemeli, Yoksa ay ışığında gölgelenip ,yıldızlara salıncak mi kurmalı Kör ,sağır, dilsiz yaşamak mı? Yoksa Divane olup yanmak mi ? Mehmet Fatih Çelikci
Ey Türk genci, Sen ne zaman gerçekten öleceksin, buhran ne, kıpkızıl yanmak ne, ne zaman bileceksin? Ömrün başkasının solgunluğundan sâri bir hastalık gibi kaçmakla geçti, umutsuz olduğun hâlde umut satanların yanında dolaşmakla geçti, yüksekten, yüceden, heybetten, fedadan korkmakla geçti. Ömrünü bir gece kondu gibi tek kat üstüne kurdun, " Benim ayağım yere değecek" deyip gemiden kayıktan, zevrakçeden bile uzak durdun. Acıyı başkasında buldun.
Hayat adildir, almak için verir. ... Bilemedim aşkta zor olanın, yalan söyleyememek değil, gerçeği gizleyememek olduğunu. ... Artık kalbimde hiçbir acı yok. Çünkü öğrendim; kalbini acıtacak bir aşk bile bulamıyorsan, asıl sen çekiyorsundur aşk acısı. Şimdi ne kalbimi yakmam için ateş verecek biri var, ne de yanmak için atan bir sonum. Sadece üşüyorum, anlıyor musun?
Sayfa 40 - Destek YayıneviKitabı okudu
Reklam
Entelektüel ve duyarlı kişiler, genellikle yalana pek eğilimli değillerdir. Yalan, bu tür insanları gafil avlar, çünkü çok zeki olsalar bile, ihtimaller dünyasında yaşarlar, olaylara fazla tepki göstermezler, bir kadının ne istediğini, ne yaptığını, kimi sevdiğini açıkça algılamayıp, o kadının kendilerine çektirdiği ıstıraba gömülürler; böyle bir algı, daha ziyade iradesi güçlü kişilere özgüdür, geçmişe yanmak yerine, geleceğe hazırlanmak için bu algıya ihtiyaçları vardır.
Sayfa 207Kitabı okudu
Bir gün sonrasını bile düşünmeye takati olmayan neylerse onu yapıyorum: Yazmak... Susarak yanmak. Yanarak yazmak.
"Oksijen yakıcıdır. İçine çektiğin hava bile devam etmeni sağlamak için bir şeyleri eritiyor. Her şeyin özünde acı vardır. Yanmak ve yanmak! Sadece aynı durumdaki insanlar birbirini sever. Aynı acıyı paylaşanlar birbirine dürüst davranır ve ağlamak sadece hiç kimsen kalmadığında kolay olur. Bir hiçsin. Hatta benim için hiç bile değilsin."
Sayfa 128Kitabı okudu
Bana yanmak düşüyor, yangın görsem resimde; Yaşıorum zamanın koptuğu bir kesimde. Alırken dilenciyim, verirkende borçluyum; Kalmadı eşya ile aramda hiç bir uyum. Taş taş üstüne koysam bozuk diyorlar, devir! Bir ok çeksem, diyorlar; peşinden koş b-ve çevir! Nefes alırken bile inkisar ve pişmanlık; Kimse edemez bana benim kadar düşmanlık.
Geri160
915 öğeden 901 ile 915 arasındakiler gösteriliyor.