Devletler de tıpkı insanlar gibi doğar, büyür, yaşlanır ve ölürler, der İbn Haldun.
Osmanlı Devleti, büyük bir coğrafyaya hüküm sürmüş, 600 yıldan fazla varlığını devam ettirmiş bir devlet. Her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi Osmanlı da o sona çok yaklaşmıştır. Girilmemesi gereken bir savaşa girilmiş, yapılmaması gereken hatalar yapılmış ve
Spoiler :(
Bazı kitaplar vardır tadı damağınızda kalan, yüreğinize dokunan.
Fareler ve İnsanlar benim için öyleydi. Kitap gizliden gizliye bize o kadar çok mesaj veriyor ki; yoksulluk, ırkçılık, dostluk, vefa, hırs, masumiyet, saflık... vb. konulara değinmiş zengin içerikli bir kitap.
Fareler ve insanlardan kasıt bence büyük insanlar ve KÜÇÜK insanlar.
Kitabımı alıp sahile indim. Evde temizlik olunca buraya inmek güzel oluyor. Deniz kenarında küçük bir cafedeyim. Daha önceden de defalarca geldim, kediler yanımda dolaşırken kitabımı okudum bir yandan, bir yandan hiç bir zaman çok sevemediğim denize baktım. Bugün hava yine boğucu, soğuk, kara gri bulutlarla üstümüz dolu, gök denize değiyor
Bir yazarın ardından derleme usulüyle temerküz etmiş bir eser. Sandıkta unutulanlar, zamanında müellifinin basılmaya uygun bulmayıp ayıkladıkları, yarım bıraktığı taslakları hatta yazmayı düşündüğü listeler, desenleri ve birtakım köşeyazılarından mürekkep. Haliyle tek bir türün eseri değil. İçinde kısa-uzun öyküler de var, şiir, opera çalışması ve
Aynı devirde, aynı ülkede,
Ayrı mekanlarda yaşadık.
Aynı gökyüzünü, aynı güneşi,
Yıldızları paylaştık...
Sevgiye öyle aç,öyle açtık ki...
Özlemlerin belki de son noktasındaydık
Bağladık sevgi pusulalarını,
Beyaz güvercinlerimize ,
Gökyüzüne bıraktık
Ulaşamadan yerine ,
Belki düştüler bir avcının eline .
Belki de ulaştı, aç yüreklerimize
Bizimki, çehresi çizilmemiş bir sevdaydı.
Seviyorum diyemedigimiz
Geliyorum,bekle diyemedigimiz
Bir hayaldi belki de,
İçimizi okşayıp geçen, bir meltem rüzgarıydı.
...
Bir ikindi güneşi usulca çekilirken
Gökyüzünün maviliğinden
Ben sana geliyordum, senin için
Beni bekliyordun yine
Gecikmiştim bir kez daha
Daha önce nelere yetişebilmiştim ki
Sana tam vaktinde gelecektim
Dert etmiyorduk bu gecikmeleri
Bazen ben, bazen sen işte
Geç
Sürekli "gerçek tarih bu değil" diye ortalıkta gezenlerin "gerçek"lerini bilemiyorum; ama "hakikat"leri yazan ve konuşan tarihçilerin, tarih kitaplarının peşinden gitmeye devam ediyorum. Daha önce "Atatürk'ün sevdiği kitaplar"la ilgili paylaşmış olduğum iletimi okuyan ve hâlâ okumaya devam eden herkese
Söze nereden başlayacağımı, neler yazacağımı, bu kitabı nasıl tanımlayacağımı inanın hiç bilmiyorum. Bugüne kadar okuduğum her kitabı kafamda belli bir yere koymuş, beğendiğim veya beğenmediğim taraflarını, anladığım ya da anlamadığım yerlerini net olarak idrak etmiş ve benim için ne ifade ettiğinin bilincinde olmuşumdur. ''Bu kitabı okumak,
#1
"Elinizden geleni yapın. Hayatı bazen boşa harcıyor olsak dahi, uğraşmaya değer."
#2
"Söylediklerin, göz zevki olmayan birinin yaptığım bir tablo ya da müzik kulağı olmayan birinin yaptığım bir beste hakkında fikir beyan etmesinden daha fazla sıkmıyor canımı."
#3
"Uçamayan bir kuş sürüsü gösterseler ve tüylerini