Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zevksiz bir nükte, ama üstünü çizmeyeceğim. Yazarken pek ince olur sanmıştım, halbuki adi bir tafradan öteye geçemediğini kendim de görüyorum. Gene de, bunu bile bile çizmeyeceğim
Bir çirkin tebessüm, bir iki bayağı nükte, içinden doğru gelen kısa bir çığlık: İşte ömrünün romanı bundan ibaretti.
Sayfa 18 - İŞ BANKASI YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
II. Lema
Hz. Eyüb'ün münacat-ı meşhuresini beyan eder. Malum ayetin mühim bir sırrını ve azim bir hakikatini Beş Nükte ile tefsir edip, bütün müsibetzedelere manevi bir tiryak ve gayet nafi bir ilaç hükmünde bir risaledir. Bu risale, maddi musibetleri, ehl-i iman için musibetlikten çıkarıyor.asil ehemmiyetli musibet, kalbe ve ruha gelen dalalet musibetleri olduğunu beyan ettiği gibi, müsibetzedelerin ömür dakikaları ehl-i sabır ve şükür hakkında ibadet saatleri hükmüne geçip, sekva kapısını kapar, daima şükür kapısını açar.
Sayfa 8 - Sözler YayıneviKitabı okuyor
"Ruhu olmayan huşu duyamaz" dedi Fobi. Sanki bir an için zayıf sesinde nükte vardı. "Tıpkı korkusu olmayanın cesareti de olmayacağı gibi."
Reklam
İnsan karşısındakini sürekli kötüleyip alaya alırsa arada bir gerçek bir nükte pırıltısı bulmaktan kendini alamaz!
Sayfa 274 - Can KlasikKitabı okudu
“Bir çehre isterim ki, hayâl anlaşılmasın; Bir nükte-i cemâl ki lâl, anlaşılmasın.”
Sayfa 480 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
• Tarih insanın idrakini, edebiyat nükte ve mizacını, matematik dikkatini, dinî eserler fikir ve ruh derinliğini artırır.
Kendilerini derecesiz bir zekâ ve kabiliyete sahip sayan arkadaşların arasında, mukaddes ve mağrur bir aptallığa sırtımı vererek yaşıyor ve sırf bununla mühim bir şey yaptığımı sanıyordum. Ne gayem, ne düşüncem vardı. Zekâm bütün kuvvetini, içinde bulunduğu âna sarf ediyordu. Yerinde bir cevap, keskin bir nükte bütün hakikatlere bedeldi. Böyle günübirlik bir fikir hayatının tabii bir neticesi olarak tezatlara, manasızlıklara, hatta edepsizliklere düşüyordum. İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum; müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...
Sayfa 249Kitabı okudu
Reklam
On beş dakika içinde israil askerleri ile 'bizimkiler' arasında pazarlık başladı. Soru: "Rehinelerin durumu nasıl?" Cevap: "Hapsettiğiniz Filistinlilerden iyi durumdalar, şimdilik." Rica: "Pankartları indirin lütfen." Ret: "Ne yani, takvim yaprağını gün bitmeden mi koparalım? Unutun bunu." Vaat: "Konuşarak halledebiliriz. İstediklerinizi alacaksınız. Kimsenin canı yanmayacak." Nükte: "Bunu derhal bir bez afişe yazın, görelim. Herkes görsün. Çünkü kulaklarımıza inanamıyoruz."
Dünyada büsbütün Darülfünunlulardan (üniversite) mürekkep (oluşan) bir askere ordusu bulundu mu hiç? Bizimkisi böyle işte. O zaman aramızda bizim ordunun adı olsa olsa `irfan ordusu´ (kültür ordusu) olur diye bir nükte doğdu ve hepimiz bunu sevdik. Allah göstermesin bu ordu yok olursa, memleketin istikbalini düşünebiliyor musunuz? Memlekette münevver kalmaz Alimallah! Aman Allah o ihtimali hiçbirimize göstermesin İnşallah!
Sayfa 77 - EVEREST YAYINLARI-84. BASIM-HAZİRAN 2023Kitabı okudu
Efendimiz (a.s.m) buyuruyorlar ki:
"Bir adamın yaşı kırkı geçtiği halde hâlâ sevabı günahını geçmiyorsa, hayrı şerrine galip gelmiyorsa, şeytan bu adamın karşısına geçer, alnından öper ve benim sâdık dostum diyerek, ona tebessümle bakar!" hadis-i şerifini aklımızdan çıkarmamalıyız. Demek ki, günahlarımız sevaplarımızdan çoksa, şeytanın arkasından gidiyor olabiliriz!
Sayfa 118
"Arada bir, çok bunaldığınızda, hayatın sizin için çekilmez hale geldiğini düşündüğünüzde kendinize on dakika ayırın ve kendi cenaze töreninizi düşünün"
Sayfa 101
Kusurlar ve günahları başkalarına anlatarak onları şahit tutmamalıyız. Kişi, sadece kendisi ile Allah (c.c.)'ın bildiği bir günahını insanlara anlatıp onları şahit tutmazsa, Allah (c.c.) kişinin o işlediği günahını affeder inşallah. Günahlarımızı anlatmışsak, Allah (c.c.) ile aramızda ki günahlara anlattığımız insanlar şahitlik yapacaklarından dolayı o günahtan hesaba çekileceğiz.
Sayfa 53
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.