Karabibik'in olanca aşkı şu birkaç dakikayla sınırlıydı. Bir çirkin tebessüm, bir iki bayağı nükte, içinden doğru gelen kısa bir çığlık: İşte ömrünün romanı bundan ibaretti.
Sayfa 18 - İş Bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
“Kuşku duyan bir gençliğe, var olan bir şüpheciye, bir düşünce kahrama-
nında sevilesi ve sınırsız, genç bir güvenle dolu bir gençliğe yol açın. He-
gel'in pozitif felsefesinde gerçeği, varoluşun gerçeğini arayan bir gençlik:
Hegel üzerine aşılması zor'bir nükte yazacak (...) kendini koşullandırmadan,
dişil bir adamayla, ama sorununa sanlacak yeterli bir kararlılıkla kendisini
teslim etmesine izin verin: Bundan şüphe duymaksızın bir hicivciye dönüşecektir. Gençlik varolan bir şüphecidir. Şüpheyle dört dönerek ve hayatı için bir dayanak noktası bulmaksızın gerçeğe uzanır — onun içinde var
olabilmek için. O negatiftir ve Hegel'in felsefesi pozitiftir - o halde, Hegel’de sığınılacak bir liman aradığına ne şüphe! Ne var ki, aranan gerçeklik
içinde var olunacak bir şeyse, var olan birey için saf düşünce felsefesi bir
kâbustur. Saf düşüncenin rehberliği altında varolmak, Danimarka’nın bir
kurşunkalem ucundan daha büyük gösterilmediği kiiçiîk bir Avrupa hari-
tası yardımıyla Danimarka’da seyahat etmeye benzer *aslında bundan
bile daha imkânsızdır. Gençliğin Hegel’e duyduğu hayranlık, merak ve
sınırsız güven, Hegel üzerindeki hicvin ta kendisidir."
(Bilimsel Olmayan
Soııuçlandıncı Notlar)
Konuşmanın temel ham maddesi, okumaktır. Tarih, insanın idrakini; edebiyat, nükte ve mizacını; matematik, dikkatini; dini eserler, fikir ve ruh derinliğini arttırır.
Bak çocuk ben bu yolda tek tabanca bir çınar
Ve sende amacı olmayan bir kuru gürültü var
Bak çocuk benden hep didaktik istiyorsun ama İdollerin ya Gold Digger ya Pablo Escobar
Bak çocuk papağan olmuş ağzınızda rhyme flow
Benimse metaforumda nükte istidadı çok
Bak çocuk şiddet eğiliminde tipe özenme dur
Onun tenasül uzvunuzdan hiçbir farkı yok
Beyaz saçlı adam, az evvel hoş bir nükte yapmış olacak ki, kadınlardan biri, “İlahi enişte bey, çok yaşa sen e mi?” diye hala gülüyordu. (Neden her nikahta ille böyle hoşsohbet bir enişte bey bulunur?”
Malûm, Serdengeçti pek seyrek çıkıyor. Onun için Amerika'dan gelen baba hindiyi karşılayamadık. Üzgünüz doğrusu. Dumanı üstünde bir hâdise iken bu babda neler yazılmazdı, neler! Mamafih yine de dokunmadan geçemeyeceğiz.
Efendim, İngilizceden biraz çakanlar bilirler; İngilizcede Türkiye ile hindi aynı imlâ ile yazılır ve söylenir: