Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben insanın toplumsal doğasma YÜZ, içiyle, özüyle ilgili bireysel doğasına CAN diyorum. 'Yüzüm tutmaz, nasıl söylerim' ifadesindeki yüz, sosyal ilişkilerde ortaya çıkan toplumsal yönü belirtiyor. 'Can dostum' ifadesindeki can,özden bir ilişkinin altını çiziyor
İnsan ister istemez, yaşamları boyunca kitlelerin devrimci hareketi üzerine bu denli çok konuşan, tıpkı bazılarının Mesih'in gelişini beklemesi gibi, yıllarca böyle bir hareketin ortaya çıkmasını bekleyen anarşistlerin, bu harekete hemen katılacaklarını, hareketle tamamen bütünleşeceklerini ve tüm varlıklarını harekete adayacaklarını düşü­nür.
Sayfa 185
Reklam
112 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Çalışma hayatının zorlayıcılığında "Tembellik Hakkı" başlıklı bir kitap sanırım herkesin dikkatini çeker. Çok çalışmaktan bizi kurtaracak formüller hep umudumuzdur. Paul Lafargue formüller sunmasa da bu pek çok dile çevrilen, en çok okunan kitaplardan biri olan eserinde, 19. yüzyıl Avrupa'sında kapitalizmin vahşi emek sömürüsünü
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Ayrıntı Yayınları · 201510,2bin okunma
Toplum hayatı için bireysel özgürlük ve bağımsızlık şarttır.
352 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Farkındalığın huzursuzluğu mu, kayıtsız şartsız bağlılığın aptalca mutluluğu mu? Bağlı olduğun otoriteyi sorgulamıyorsan mutlusundur. Ancak farkındalık sorumluluk gerektirir. Doğası gereği sosyal bir varlık olan insan, geçmişe ve geleceğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kişinin bireysel varlığını ve özgür düşüncesini korumayı da kapsar. 1984 müthiş kurgusuyla bireysel bilincin yok edildiği bir gelecek senaryosu, insanın yaradılışıyla verilen geri alınamaz özgürlük hakkının gaspedilişinin hızlandırılmış hikâyesidir.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,9bin okunma
Orhan Pamuk
"Kitap okuyarak, düşünerek, tek başımıza yaratıcı bir şekilde ve özgürce kafamızı kullanarak dünyayı kavrayabileceğimize ilişkin iyimser inanç, modern edebiyatın ve bireysel özgürlük duygusunun da başlangıcıdır."
Reklam
432 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bundan iki yıl önce başlamıştım ilk bu kitaba.Ancak 250’li sayfalara geldiğimde final haftama gelmesi sebebi ile elimde uzadıkça uzayan , bir türlü bitiremediğim , en sonunda da yarım bıraktığım bir kitaptı. Daha önce bunu pek çok kitap için söylemiştim biliyorum ama hani bazı kitaplar vardır, kitabı okuduğunuzda sanki hayatınız o kitaptan önce ve
Bugünü Yaşama Arzusu
Bugünü Yaşama ArzusuIrvin D. Yalom · Kabalcı Yayınevi · 20053,322 okunma
İslam hukuku
İslam tevhid yoluyla birey ve toplum arasında bu ince dengeye ulaştığı için, aynı sistemde bireyin gereksinimleri ile toplumun gereksinimlerini uzlaştıracak bir şekilde tüm kanunlarını yürürlüğe sokar. Dolayısıyla ne bireyi toplumun menfaatleri için kurban eder ne de toplumu bireyin hatırına feda eder ki bu durumda bireyselliğe ulaşmadaki en önemli araç yitirilmiş olur. Bu nedenle tüm özellikleriyle İslam hukuku, mutlak bireysel özgürlük için bireyin ihtiyaçları ile tam sosyal adalet için toplumun ihtiyaçlarının takdire değer bir şekilde uzlaştırılmasını yansıtır.
‘’ Herkes kendi sınıfı tarafından sınırlandırılır, fakat hiç kimse bu şartlanmaya kesinlikle mahkûm değildir; işte biz bu iki gerçek arasında bocalıyorduk o devirde;Dos Passos, bu iki gerçeği estetik planda dengelemiş, usta bir sentez yapmıştı, hayrandık onun tekniğine. Anlattığı kahramanların karşısında öyle mesafeli duruyordu ki, onları hem kendi bireysel davranışları içinde ve kişiliklerinin en küçük ayrıntılarına varıncaya kadar işliyor, hem de toplum düzeninin bir sonucu olarak ele alıyordu; kahramanlarının tümüne aynı ölçüde özgürlük tanımıyordu; meselâ; ihtiyaç içinde kıvranan, yorgunluktan bitkin düşmüş, ayaklanmaya hazır kahramanlarından, sömürülen kişilerden bazılarının, bazı anlarda içtenlikle yaşadıklarına, doyduklarına, mutlu olabildiklerine tanıklık ediyordu; onlar yaşıyorlardı; ama sömürgeci durumundaki sınıfın insanlarını ve onların yabancılaşmasını daha keskin çizgilerle ayırıyordu; onlar bütün davranışlarıyla, sözleri ve iç dünyalarındaki dengesizlikleriyle kollektif bir ölümün ürünüydüler.’’
235 syf.
·
Puan vermedi
Kitaba yazdığı önsöze Orhan Pamuk “Kar” romanında Şair Ka ile Coleridge arasında kurduğu bağlantıyı hatırlatarak başlar ve yazıda iki husustan bahseder: Coleridge sevgisi ile şiir ve roman. Coleridge, Pamuk için Dostoyevski ya da Borges gibi dönüp dönüp okuduğu, tüketemediği ve hakkında yazılmış bütün kitapları edindiği bir isimdir. Coleridge’in Edebi Biyografi’sini, not defterlerini arada bir gelişigüzel bir yerinden okumayı çok sever. Bitmek tükenmek bilmez bir entelektüel enerjisi vardır Coleridge’in: çok okur, durmadan okur, en tuhaf, en ilgisiz, en ücra konularda. Eline ne geçerse okuyan tiplerdendir. Bu okuma merakı dünyayı bilip anlamaya yöneliktir. Kitap okuyarak, düşünerek, tek başımıza yaratıcı bir şekilde ve özgürce kafamızı kullanarak dünyayı kavrayabileceğimize ilişkin iyimser inanç, modern edebiyatın ve bireysel özgürlük duygusunun da başlangıcıdır. Yazımın tamamı için: karakugublog.wordpress.com/2016/09/08/yasl...
Yaşlı Gemici
Yaşlı GemiciSamuel Taylor Coleridge · İletişim Yayınları · 2018741 okunma
Reklam
En genel ele alışla, Perestroyka 'nın hedefleri şunlar: Ekonomik özgürlük, siyasi özgürlük, izolasyondan çıkış, ve ülkeyi uygarlığın ana akışına sokmak. Temel ilkesi ise, felsefi düzeyde bakarsanız, ne denli iyi amaçlı olursa olsun, halka "yukarıdan" mutluluk getirmek için topluma hazır modellerin empoze edilmesini kabul etmemek. Amaç, halkın kendi canlı güçlerini özgürlüğe kavuşturmak, bireysel ve hep birlikte özgür, hareket olanağını tanımak ve geleceklerine giden yolu dogmalar değil, yüzyıllar boyu Dünya çapındaki süreçte gelişmiş basit ve evrensel insani değerler bazına oturtmak.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.