Benim hep tek bir düşmanım olmuştu: Boş inanç.
Sayfa 272 - Doğan KitapKitabı okudu
Bazı yeniçağ dinleri külliyen anlaşılmaz durumda. BaZı insanlar "daha ulvi bir varlık" veya bir “yol gösterici güç veya ruh" üzerinde konuşarak kendilerini iyi hissediyor olabilirler. Ancak, söyledikleri tek şey buysa, bu söylem boş. Herhangi şeye gerçekten açıklama getirmez, dolayısıyla onun lehine veya aleyhine hiçbir deneyim veya ahlaki anlayış mevcut değildir. Çoğu insan için pek bir önem de arz etmez. İnsanların yaşamlarına egemen olan ve onları siyasi ve ahlaki konularda tavır almaya iten dini inanç türü, yol göstericilik niteliği taşımalıdır. Bir "yol gösterici" gibi belirsiz bir şeye tapınmanın veya dua etmenin anlamı yoktur. Belirsiz bir "daha ulvi varlık" inananları koruyamaz veya cennete gitmelerine yardımcı olamaz veya mucize oluşturamaz veya dünyayı yaratamaz.
Reklam
Antonius Block: “Tanrı'yı hissiyatımızla kavramak o kadar mı zor? Neden boş vaatlerin ve görünmez mucizelerin oluşturduğu bir buluta saklanıyor? İnançtan yoksunken inananlara nasıl inanacağız? (…) İçimdeki Tanrı'yı neden yok edemiyorum? Neden içimde acılar vererek ve beni aşağılayarak yaşamaya devam ediyor? Kalbimden onu söküp atmak istiyorum ama ondan kurtulamıyorum. (… ) Bilgi istiyorum. İnanç değil. Varsayım değil. Bilgi. Tanrı'nın bana elini uzatmasını, yüzünü açmasını ve benimle konuşmasını istiyorum.” Yedinci Mühür
Dopamin ve inanç arasındaki bağlantı İngiltere'nin Bristol Üniversitesinde Peter Bruger ve meslektaşı Christine Mohr'un yürüttüğü deneylerle saptanmış durumdadır. Boş inancın, büyüsel düşünmenin ve normal-ötesi şeylerle inancın sinir kimyasını inceleyen ikili, dopamin düzeyi yüksek insanların tesadüfleri anlamlı bulmaya, var olmayan anlamlar ve kalıplar görmeye daha yatkın olduklarını belirledi.
İyi bilin ki, şu dünya hayatı boş bir oyalanma ve oyundan başka bir şey değildir. Ahiret yurduna gelince, işte gerçek hayat odur. Keşke bunu bilmiş olsalardı! (Ankebût Sûresi 64) Dünya bir uyku âlemidir. Ölümle insan o âlemden ayrılınca uyanır, aklı başına gelir. Dolayısıyla dünyada mal mülk, makam ve mevki sahibi olmak, rüyada bunlara sahip olmak gibidir. Nasıl ki insan uyandığında rüyada gördüğünden hiçbir şey elinde kalmasa, dünyada böyledir, öldüğü zaman dünyadaki imkânlarından hiçbir şey elinde kalmayacaktır. Fakat iman, sâlih amel ve güzel ahlâk gibi âhirette fayda verecek bir sermayeye yatırım yaptı ise bunun faydasını görecektir. Ama bir kısım insanlar bu gerçeğin farkına varmadıkları için imanın kalbe verdiği itminan ve huzurdan mahrumiyetle inanç buhranlarının içine sürüklenirler. -Ömer Çelik / Hakk'ın Dâveti Kuranı Kerim Meâli ve Tefsiri Cilt 3
Sayfa 748Kitabı okudu
Düşünce bulunmayan yerde elbette kargaşalık olacak, yığınlar bilgisizlik içinde acele kararlar aldıkları için düşünmeye zaman bulduklarında üzüntüyle pişmanlık duyacaklardı. Yalnızca insan kalabalığının bilgelik sağlayacağını düşünmek bayağı ve boş bir inanç: yığın halindeki insanların, yalnız ve tek başına olan kişilerden daha yabansı, daha acımasız ve daha çılgınca davrandığı evrensel bir gerçek değil miydi?
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.