Soğuk bir hançer gibi varlıklarımız buz kesmiş donuyor, hissiz ve ölmek üzere hasretiz bir sıcağa, bir yuvaya, işte bu keskin ve zalim hançer ancak bir kalbe saplanarak ısınabileceğini sanıyor ve saplıyoruz kendimizi birbirimize hasretin taşkın yıkıcılığıyla... birbirimizin celladı ve yalnızlığımızın seri katiliyiz artık ama hâla donuyoruz üşüyoruz... Tanrı da mı terk etti bizi, kimse yok mu?