Oğuz Atay'a AİT DEĞİLDİR...
#Biliyor musun Olric
Neyi efendimiz?
Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı.
Neden efendimiz?
Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?
Dikkat! Kitap içinde geçen alıntılar ve ufakta olsa konuya yaklaşım olduğundan, bazı kişiler tarafından inceleme içeriğinde spoiler varmış gibi algılanabilir. Lütfen, bunun bilinci ile okumanızda fayda var…
> Konusu itibariyle kitapla bağdaşacağı için, bu incelemeye şu söz ile giriş yapmak isterim; ❝İnsan yaşamı ne zaman başlar? Ana rahmine
Öncelikle şunu söylemek isterim ki; Arthur Schopenhauer, nam-ı diğer Arthur amcacım büyük adamdır. Bana göre, yaşamış ve düşüncelerini olağanüstü bir şekilde açıklayabilmiş en nadide insanlardan biridir. Dolayısıyla, burada ifade edebileceğim her anlayış, her açıklama, her düşünce vs. kısacası kullanabileceğim hiçbir kelime, onu anlatma konusunda
“Herkes keyfine, fantezisine, kendi maksadına, menfaatine, aldatacağına, ve aldatıldığına göre yazar.” Dr. Rıza Nur, I. Baskı, Sayfa 523, Hayatım ve Hatıratım
Bu hatıratta okuduklarımızın temel özeti işte Rıza Nur’un kendi ifadesinde bize sunulmuştur. Yani okuyacağımız hatırat için bize şunları demektedir;
Bu hatırat, benim keyfime, benim
çok saçama yanlış algılanan bir şeye açıklık getirmek istiyorum.
Arkadaşlar neden
Tutunamayanlar kitabındaki Turgut karakterini bir aşık gibi lanse ediyorsunuz? sanki sevdiği kadından ayrılmış ve aşk acısı çekiyor gibi her yerde ona ait olmayan abuk sabuk saçma aşk sözleri dolaşıp duruyor. ya yeter işte bakın bunlar tutunamayanlar kitabında yok. diğer
Dördüncü bölümdeki iyi - kötü muhabbeti beni o kadar sıktı ki anlatmaya çalışsam anlatamam. Sürekli iyiliği yüceltme çabası.. Evet iyilerin tarafı çekici geliyor olabilir etik anlamda, fakat genelde kazanamazlar. Zaten iyi nedir ki? Salt iyi olan kimseyi tanımadım şu ana kadar. Yazarın tanımladığı 'iyi' birey de yoktur 'kötü'
Cesur Yeni Dünya’da bireyler yoktur, toplum vardır. Bunun için kişilerin yalnız kalmaması için gerekli tedbirler alınmaktadır. Çünkü yalnız kalan ve işi olmayan birey düşünmeye başlar. Düşünen insan sorgular ve bu ise tehlikelidir. Ayrıca insanlar arasındaki ilişkilerin temelini oluşturan ve ilişkiye şekil veren “güçlü duygular” veba hastalığına benzetilir. Bu ise en son istenen şeydir. Kişilerin yalnız kalmalarını engellemek için duygusal film, engelli golf gibi aktivitelere yönlendirilir. Yalnız kaldıklarında ise sıkıntı yaşamamaları için “soma” adı verilen zararsızlaştırılmış uyuşturuculardan alırlar, böylece aldıkları doza göre zihinsel bir dinlenmeye geçerler. Bununla beraber anne, baba, aile gibi kavramlar müstehcen kabul edilirken “herkes, herkese aittir” anlayışı normal kabul edilir. Böylece kişilerin birbirlerine karşı duydukları istekler anında giderilip, bastırıldığı vakit ortaya çıkabilecek yoğun hisler ve duyguların önüne geçilmiş olur...
Ütopya mı distopya mı? 1984 mü Cesur Yeni Dünya mı? Acı ve ceza mı ödül ve mutluluk mu? Gelin 1932'de yazılan Cesur Yeni Dünya'ya bir göz atalım
Mutluluk, tatmin üzerine kurulmuş bir dünya. Bu dünyada anne-baba, ebeveyn kavramları son derece korkunç hatta ağza bile alınmayan kelimelerden ibaret. Aile, akraba kavramları zaten yok. İnsanlar
Sonunda! İnsanlar yüzyıllarca kan döktükten sonra, yüzyıllarca birbirine zulmettikten sonra, harika bir sosyal düzen kurmak için yüzyıllarca kafa yorduktan sonra o mükemmel düzeni bulmuşlar! Bizim dünyamız da teknolojinin gelişmesi ve toplum normlarının değişmesiyle Cesur Yeni Dünya olma yolunda ilerliyor. Sizce bu harika bir haber mi yoksa son
Aldous Huxley tarafından 1932'de yayınlanan distopik eser.
Aslında distopik mi ütopik mi olduğu, okuyan kişinin yaşamdan beklentilerine bağlı olarak değişebilir bence... Cesur Yeni Dünya'da sonsuz mutluluk, soma denilen mutluluk veren ve yan etkisi olmayan bir ilaç vardır. En güçlü insanlar diye sayılan 10 kişi vardır. Bu kişiler
Selamlar,
Internet'in daha sık kullanılır olmasıyla bilgi akışının hızlanması hepimizin şahit olduğu bir hakikat. Bununla birlikte, kirli bilginin de daha hızlı bir şekilde akarak pek çok zihinde yanlışların filizlenmesine yol açtığını da aynı emniyet hissiyle biliyoruz. Bu ikinci durumun bir yansımasını da Üstad'la alakalı
hizliresim.com/yDV1a2
Herkese merhaba. İnsan hakları,eşitlik,adalet,özgürlük ve demokrasi isteyen bir sosyalist olarak, ''Sosyalizmin Alfabesi'' kitabını incelemeden önce,bu fotoğrafı bilinçli olarak koydum.
Çünkü incelemeye başlamadan önce sizlere başımdan geçen bir olayı kısaca anlatmak isterim.
Gördüğünüz
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler
_Tanrı, ilk masondur. Masonlar
_Orospu çocuğu. Marques de Sade
_Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson
_Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri