Amacı her neyse, onu elde edebilmek için Allah'ı da aldattı yani o şahıs. Bu sebeple sen onu Allah'a havale et! En münasip zamanda, en isabetli silleyi Allah'tan başka kim vurabilir?
Sayfa 145Kitabı okudu
"Aşk mı? Hoşumuza giden bir bedenin içine hayalimizdeki ruhu yerleştirir, adına da aşk deriz bu saçmalığın. Sonra gel zaman git zaman, o bedene alıştıkça, içindeki gerçek ruhu görmeye başlarız. Aşk denilen şeyin masal, aşık olduğumuz kişinin de salak olduğunu anlarız böylece. O kutsal duygu yerini kin ve öfkeye bırakır. Çünkü hayalimizdeki insan değildir karşımızdaki. Hiçbir zamanda olmamıştır. Öyle olmadığı için acı çekeriz. Nefret ederiz ondan. Bir zamanlar içimizi okşayan bir sözünden, saçının buklesinden, gözündeki hareden befret eder hale geliriz."
Reklam
Vicdan..
Vicdan, sıcak ve yumuşak bir sözcük. Altın değerinde, ağır bir sözcük. Herkesin, kayıtsız, şartsız herkesin saygı duyduğu, üzerinde hemfikir olduğu sözcük. Ancak nerede o? Tank, top, para ve petrol sesinin her yeri istila ettiği bir dünyada, aynı dünyanın yaşanan musibetleri seyre çıktığı zamanda, yaşamın bu kadar ağırlaştığı bir dönemde, vicdanın sesi nerede?
İnsanın hayvandan üstün olduğu tek yön; yalnızca zorunda kaldığında değil, aynı zamanda istediği zaman da ölebiliyor olmasıdır. Belki de bu yönümüz, her daim hesaba katabileceğimiz tek özgürlüğümüzdür: Hayatımızı boşa götürme özgürlüğü...
Din, sırf vicdani bir şey bir gönül işi değildir; o aynı zamanda ferdi ve içtimai bir hayat nizamıdır. Bu nizamı ise nasslar ve nakiller kurar....bunları dinden çıkarırsanız, geride şek ve ibham ile karışık sade bir seziş ve bir çıplak duygu kalır ki, din bu değildir.
Belki de, bir gün gelecek, büyük balmumu sergisinde geniş burunlu, solgun samimi yüzlü, dağınık saçlı, bir oğlan çocuğu kadar şişman, göbeğinden tek düğmeyle iliklenmiş bir ceket giyen tuhaf bir adamın balmumu heykeli yer alacak; ve küpün üzerinde şu levha olacak: NİKOLAY KAVALYEROV Daha fazlası değil. Sadece bu. Gören herkes şöyle diyecek: "Ah!" Ve birtakım hikâyeleri, belki efsaneleri hatırlayacak: "Ah, işte bu o, şanlı bir zamanda yaşamış, herkesin nefret ettiği ama imrendiği, övdüğü, hepsinde iz bırakmış, büyük planlarla yorulmuş, çok şey yapmak istemiş ama hiçbir şey yapmamış - ve bütün bunlara iğrenç, alçakça suçu işleyerek son vermiş olan o kişi... "
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.