Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

tuba yazıcı

tuba yazıcı
@burasikutuphane
Sarı saçına, mavi gözüne hasret. 21 Teşrinievvel instagram.com/burasikutuphane
224 syf.
10/10 puan verdi
·
42 günde okudu
İnsan ilişkilerini anlamak güçken, iki farklı cinsiyette olan insanların, yaşadıği hormonal dengesizliklerle ve donanımlarındaki yazılımı farklı kullanları da bir o kadar güç. Hatta belki daha da güç. İnanlar asla tamamen aynı nokta da buluşamaz ve ya kabullendiğiniz bir şey olur ya da susup, görmezden geldikleriniz kartopunun başlangıci olur. Kitap için söyleyebileceğim en net şey, tam bir "Kadın Erkek İlişkisi Ders 1" olmuş. Elbette kitabı okuyunca her şeyi halletmiş olmuyorsunuz. Daha fazla okuyarak, anlıyor ve anladığınız içinde daha olumlu yaklaşabiliyorsunuz. Yani okurken içsesiniz sürekl, "heeee, bu yüzden böyle yapıyor" dedirtiyor diyebiliriz. Kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum ve kitabın en başında
Erkekler Marstan Kadınlar Venüsten
Erkekler Marstan Kadınlar Venüsten
kitabınından bahsediyor. Okuyacaklar arasına aldım.
Kadın Beyni - Erkek Beyni
Kadın Beyni - Erkek BeyniSerkan Karaismailoğlu · Elma Yayınevi · 20198,9bin okunma
Reklam
304 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Çocuk gelişimci olarak anne-babalara ve anne-baba olacaklara, öğretmenlere ve çocuk bakımıyla ilgili herkese öneriyorum. Çevremdeki ebeyvenlerin çocuklarıyla yaşadığı iletişiminde en çok bu disiplin konusunun eksik olduğunu gördüm ve kitap o kadar iyi ki, tekrar tekrar okunmalı ve hayata dahil edilmeli. Disiplinden kast edilenin aslında sıkı bir denetim, keskin kurallar vs. değil. Yani disiplinle ceza birlikte değil. Disiplini kullanarak çocukların olumlu kişilik kazanması sağlanıyor. Temel de asıl bilinmesi gereken şey alt beyin ve üst beyin. Bunu bilince aslında çocuklar neden tepkisel davranıyorlar, hırçınlaşıyorlar anlayabiliyorsun. Umarım kitabin kalınlığı gözünüzü korkutmaz ve okursunuz. Sindirerek hatta belki notlar çıkararak okunması gereken bir kitap. Keyifli okumalar :)
Dramsız Disiplin
Dramsız DisiplinDaniel J. Siegel · Pegasus Yayınları · 2018832 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
Mutlaka instagramda önünüze çıkmıştır bu kitap. Aynı zamam yazarın diğer kitabı Akhilleus'un Şarkısı da karşınıza çıkmış olabilir. İki kitapta benzer temalarda. Yani mitolojik kitaplar. Mitolojiye, Tanrılara ve yaşadıklarına ilginiz varsa  siz sevebilirsiniz fakat ben daha çok yaşanması olağan insan hikayelerini okumayı/dinlemeyi daha çok sevdiğimi farkettim. Kitabı
Storytel Türkiye
Storytel Türkiye
ile dinledim ve Damla Sönmez harika okumuş. İnsan kendisi okusa bu kadar güzel olmuyor. Sesli kitapların bu yönlerini daha çok seviyorum. Duyguyu ses tonuyla alabiliyorsun. Fakat içinizden okuduğunuzda dümdüz okuyorsunuz. Bu yüzden sesli kitap mutlaka tavsiye ediyorum. Özellile
Storytel Türkiye
Storytel Türkiye
'yi. (Kesinlikle reklam anlaşması değildir. Şimdilik o kadar büyük bir sayfa olamadım ) Ne kadar mitolojik karakterler olsada Kirke'yi gerçek hayattan biri olarak görebiliriz. Sisteme karşı gelmiş, olunmasını istendiği gibi biri olmamış ve kurallara uymadığı için cezalandırılmış bir büyücü tanrıça. Kitabı okuduysanız düşüncelerinizi paylaşarak beraber yorumlarabiliriz. Keyifli okumalar.
Ben, Kirke
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202133,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
%33 (135/408)
3/10 puan verdi
Eğer bir kitaptan sıkılmaya başladıysam ona mutlaka şans vermeye devam ederim. O kadar çok şans verdim ki 14.bölümün bitmemesi tüketti beni. Aslında bakarsanız kitabın konu harika. Fena da gitmiyordu. Lakin bitmeyen bir bölüm okumaya başlayınca aşırı sıkıldım. Yazarın sanki aklında bir çok ve küçük hikayeler varmış ve ne yapsam ne etsem demiş ve böylece bu kitap çıkmış gibi hissettirdi bana. Milo, sürekli ölüp ölüp dirilen, yani reenkarne olan karakterimiz. Hem dünyadaki hayatını hem de "ahiret"teki hayatını okuyoruz diyebilirim. Siz bir kitaba ne kadar şans veriyorsunuz?
Reenkarnasyon Blues
Reenkarnasyon BluesMichael Poore · Domingo Yayınevi · 2020217 okunma
176 syf.
9/10 puan verdi
·
27 günde okudu
Kitaba çok kere kitapçılarda ve online mağazalarda denk gelmiştim. Fakat bana çok hitap etmiyordu. Üstelik fazlaca hayır diyen biri olarak. En azından ben öyle düşünüyordum. Okudukça anladım ki aslında hayır diyemeyenlerin dışında, konfor alanından çıkmayanların da okuması gereken bir kitap. Yerli yersiz hayır dediğimin farkına varmamda yardımcı oldu. Çünkü belli sınırlarım yoktu. İşte hayır diyememenin de özünde bu sınırlar var. Bazılarına çok net şekilde hayır diyebiliyorken, gerek kaybetmek istemediklerimize gerekse kendimizi kanıtlamak adına hayır diyemiyor ve yüklendikçe yükleniyorduk sorumlulukları. Aslında bana kitabı aldıran şey, baskı sayısının fazla olmasıydı. Bu kadar basıldıysa, o kadar okunduysa, kitap okunmayan bir ülke de demek ki bir bildikleri var bu insanların düşüncesiyle satın aldım. Yanıldım mı? Hayır :) Ben de değişim oluşturdu mu? Kendimi zorlarsam oluşturabilir gerçi ama düşüncelerimde gelişimlere sebep oldu. Kişisel gelişime başlangıç kitabı bile denebilir aslında. Okuduğum ilk kişisel gelişim kitabı olabilir. O yüzden çekinmeden kitabı edinebilirsiniz.
Hayır Diyebilme Sanatı
Hayır Diyebilme SanatıMüthiş Psikoloji · Destek Yayınları · 202011,5bin okunma
Reklam
138 syf.
9/10 puan verdi
·
31 günde okudu
İyileşmede nekahetin(dinlenmenin) ne kadar önemli olduğunu öğretmesinin yanında ruhuma çok iyi geldi. Psikolojik sağlık kitaplarını hayata katma yaşına geldim sanırım. Okuyarak ruhumu tedavi ettim sayılır. Tabi ruhsal tedavi asla bitmeyen bir süreç. Fiziksel sağlıkla ruhsal sağlığın arasındaki bağ inkar edilemez. Bizler yaşarken fiziğimizi kullanırken, uyuyarak onu dinlendirdiğimizi sanıyoruz. Oysa ki ruhsal olarak iyileşme sağladığımiz zaman fiziksel olarakta iyileşebilceğimizi es geçiyoruz. Her kesime hitap eden okunması kolay bir kitap oldugu için her yaştan insan okuyabilir, okumalıda.
İyileşme: Kayıp Nekahet Sanatı
İyileşme: Kayıp Nekahet SanatıGavin Francis · Domingo Yayınevi · 202340 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
Her insanın maruz kaldığı bir zorbalık anısı vardır mutlaka hayatında. Her ne kadar zorbalık kötü bir şey olsa da, aslında hayatla mücadelemizde bir bakıma faydası da. Elbette her şey fazlası zarar. Kitapta biraz da "Damdan düşenin halini, damdan düşer anlar." sözünü özetlemiş denebilir. Böylece empati yapmayı da sağlıyor. Özellikle günümüzde maalesef yoğun bir şekilde zorbalıklarla karşı karşıya kalıyor. Zorbalıkla karşılaştığını düşündüğümüz çocuklarımız için faydalı olabilecek bir kitap.
Nohut Adam
Nohut AdamAnıl Basılı · Timaş Çocuk Yayınları · 2020936 okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
Her yerde var mıdır acaba Pasaknaz Teyze gibi huysuz ve tatlı kadınlar acaba? Çekilmezler ama bir o kadar da sevilesi teyzeler. İşte Büyükada'da yaşayan Atlas'ında Pasaknaz Teyzesi vardı. Tüm mahalleli tanıyor onu. Neymiş, bahçede kitap okumak yasakmış. Kendisi öyle istiyormuş. Atlas ise tam bir kitap kurdu. Elma kurdu gibi elmanim değil ama kitapların içinden geçiyor. Tek bir umudu var. O da Pasaknaz Teyzeyi kitap alışkanlığı kazandırmak. Okuduğun kitaplarda en sevdiğim şey yazardan izler taşıması. Sanki aramızda, kitabı okuyunca bir sır oluşacakmış gibi hissediyorum ve bu his hoşuma gidiyor.
Büyük Dostum
Büyük DostumAnıl Basılı · Timaş İlk Genç · 2022208 okunma
·
Puan vermedi
Balina ve Lino. Hayaller kuran iki canlı. Hayal kurmak önemli tabi. Daha da önemlisi bunlari gerçekleştirmek değil, gerçekleştirmek için çabalamak. Bu çabadan keyif aldığımız müddetçe mutlu olabiliriz. "Bir çocuğun geleceğe duyduğu inanç o kadar sağlam bir mutluluktan imal edilmiş oluyor ki, bir hayalin gerçeğe dönmemesi mümkün değil..."
İclal Aydın
İclal Aydın
Balino
BalinoAnıl Basılı · Timaş Çocuk Yayınları · 2018599 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
Okurken acaba yazarın hayatıyla bağlantılı mı diye düşünmeden edemedim ki biraz öyle de oldu. Çocuk kitaplarını bir kez daha sevdim. Kendi hayatını hikayeleştiren bir çocuk okuyoruz ve o çocuk her yerde. Belki yanımızdan geçiyor ve biz görmüyoruz. Kalbimin odacıkların bir yerin var Hayta, Ömür, Umut ya da adın her neyse. Bilmesende seni seviyorum.
Hayta
HaytaAnıl Basılı · Timaş İlk Genç Yayınları · 2023128 okunma
Reklam
64 syf.
10/10 puan verdi
Çocuk kitaplarındaki en sevdiğim mesaj, hayal edersen her şey olur. Üretmek için hayal etmek, hayal etmek içinse okumak gerekli. Üretmek, yaşamaktır. Üretmeden yaşadığını hissedemezsin. Çizemediği zürafaya odaklanan bir çocuk, neden hiç görmediği bir zürafayı çizemezsin ki. Göremediğimiz her şey hayal gücümüzün içinde. Sadece küçük bir çaba, işte hepsi bu.
Benim Zürafam Uçabilir
Benim Zürafam UçabilirMert Arık · Timaş Çocuk Yayınları · 20212,021 okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
Çocuk kitapları okumak o kadar iyi geldi ki bana. Yetişkin kitaplarımın arasına mutlaka çocuk kitapları koymam gerektiğini çok iyi anladım. Gerek hızlı bitmesi, gerekse keyifli olması bana bir şeyleri başarmamda destek oldu. Öğretmen bir babaannenin torununa ayva vermesiyle her şey başlıyor. Konu müzeye kadar geliyor yani. Öncesinde neler olmuş siz düşünün. Amaç bulmak ve üretmek için güzel bir kitap.
Ayvayı Yedik Müzesi
Ayvayı Yedik MüzesiMert Arık · Timaş Çocuk Yayınları · 2023473 okunma
64 syf.
6/10 puan verdi
Çocuk kitapları zaten hep tatlı olmuşlardır. En keyifli, en basit ama en yormayan kitaplar. Hani vardır ya hiç kitap okumayan insanların "okumaya hangi kitapla başlayayım?" sorusu. İşte o sorunun cevabı, çocuk kitapları. Çocuk kitabı deyip geçmemek gerek. Her ne kadar basit desek de aslında yazması bir o kadar zor. Gerek pedagojik anlamda, gerek çocukların dikkatini çekmesi anlamında yoğun bir çalışma gerekiyor. Üstelik kitapların bu kadar pahalı olduğu bir dönemde daha fazla çalışmak gerekiyor. Umarım, kitapların pahalılığından yakındığımız günler tarihe karışır ve gelecekten bize kitaplara para verdiğimiz için gülerler. Kitabın kendisinden pek fazla bahsetmek istemesem de kısaca yazar, yazarlıktan bahsetmiş. Yazıyla anlatmayı seven çocuklara ışık olabilir. Bir çocuğa alınabilecek keyifli bir hediye. O zaman keyif ile okumalar. #UzayaGidenTren
Uzaya Giden Tren
Uzaya Giden TrenMert Arık · Timaş Çocuk Yayınları · 20221,078 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
38 günde okudu
Tavsiye:5/5 Bazen siz kitapları değil, kitaplar sizi alır. Sabahattin Ali de bende öyle oldu. Kendisinin hayatıma girişi süprizli oldu. Telegram  üzerinden katıldığım bir kitaplaşma etkinliği sonucunda, tanımadığım, görmediğim biri bana bu kitabı gönderdi. Aynı şekilde bende ona bir kitap gönderdim. Ne zaman bir kitap etkinliğine katılsam hiç hayal kırıklığına uğramadım. Hepsi inanılmaz güzel kitaplardı. Biraz kendimizi insanların tavsiyelerine bırakmamız gerektiğini gösterdi bana. İyi tavsiyeler gelebiliyor. Raif Efendi ve Maria Puder. Öyle içimizdekiler ki. Her birimiz yeri gelince Raif, yeri gelince Maria oluyoruzdur. Şahsen ben öyle hissettim. Evet, bir aşk hikayesi fakat günümüzde rastlanmayan bir hikaye. Keşke Raif ya da Maria çıksa karşımıza ve onları dilediğince mutlu edebilsek. Çünkü bunu hak eden iki insan ikiside. Kitabın kültleşmesinin bir sebebi de, Sabahattin Ali'nin toplumcul bir yazar olması. Aynı zaman da duyguları o kadar klasik, basit kelimeler anlatıyor ki, tekrar tekrar okuyor ve sindirmeye çalışıyorsunuz. Aynı bir ressamın kırmızının 50 tonunu kullanması gibi. Hoşgeldin hayatıma Sabahattin Ali. Yerin çok ayrı. Hem sen, hem karakterlerin hem de bana hissettirdiklerin. Okurken yaşadıklarım, hayatımla kıyaslamalarım o kadar çok şey kattın ki bana. Ne sen ne ben birbirimize dokunabilceğimizi düşünmüştük fakat satır araların buluştuk. Umarım bu kitaba bir şans vermeniz için yeterli sebepler sunmuşumdur. Keyifli okumalar.  #sabahattinali #kurkmantolumadonna #kitap #oku #kitapalıntıları #kitapönerisi #kitaptavsiyesi #book #bookstagram
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021314,7bin okunma
105 syf.
10/10 puan verdi
Yan Lianke-Günler Aylar Yıllar Çevirmen: Erdem Kurtuldu @jaguarkitap 105 sayfa Tavsiye:5/5 Bazı kitapları siz bulmazsınız, onlar sizi bulur. İşte bu kitap benim için öyle oldu. Bir arkadaşım yeni kitap aldığı için bu kitabı elinden çıkarma kararı aldı ve bana sordu. Bende kabul ettim. Konu günümüzle o kadar ilgili ki, hemen okumaya başladım. Zaten az sayfalı olduğu için hızlı okunuyor. Japonyadaki bir köydeki kuraklıktan bahsediyor. Kitabı okumaya iten diğer bir sebep ise, köydeki halk köyü terk ediyor ve köyde sadece yaşlı bir adam ile kör bir köpek kalıyor. Biz de yaşlı adamın kuraklıkla mücadelesini okuyoruz. Sonu tahmin edilebilir olsa da elbette her yazar gibi şaşırtıcı kısımlar olabiliyor. Yazar karakterlerine José Saramago gibi isim vermiyor. Yaşlı adamın adını yaşlı adam olarak kullanıyor. Kitabı okuduysanız ya da okumayı düşünüyorsanız, düşüncelerinizi lütfen benimle paylaşınız.
Günler Aylar Yıllar
Günler Aylar YıllarYan Lianke · Jaguar Kitap · 20204,373 okunma
332 syf.
·
Puan vermedi
Şebnem Burcuoğlu-Süreya Kuaför Salonu @dexpub 332 sayfa Tavsiye: Yazarın kitapları tam olarak sempatik kelimesini karşılıyor. Daha önceden "Kocan kadar konuş" kitabı öyleydi. Çok rahat okunan, özellikle istatiksel olarak kitap okuma düzeyimizi neredeyse eksilerde olduğu ülkemiz için harika bir eser. 3 çocukluk arkadaşı olan Süreya, Feza ve Cemal'in etrafında dönen hikaye minik süprizlere de yer veriyor. "Hangi kitaba başlasam?", "Tekrar kitap okumaya nasıl dönsem?" diyenler için uygun bir kitap olabilir. Keyifli okumalar.
Süreya Kuaför Salonu
Süreya Kuaför SalonuŞebnem Burcuoğlu · Dex Yayınevi · 2018685 okunma
Reklam
232 syf.
7/10 puan verdi
Zirvenin Dibindeki Çocuk-John Boyne Çevirmen: Emili İlemre @tudemyayingrubu 232 sayfa Tavsiye:5/5 Annesi ve babasının ırklarının farklı, babasınınn asker olması ve psikolojik problemleri yaşamasıyla yaşayan bir küçük çocuk Pierrot Fischer. Çoğu insanın kaldıramayacağı şeyler yaşıyor. Aynı zaman da küçük bir çocuğun büyürken yaşadıkları onun kişiliğinde nasıl etkiler bıraktığını anlatıyor. Kitap Hitlerden Nazilerden bahsettiği için kısa bir araştırma yapıp öyle başlamak gerekli. Yoksa birazcık boşlukta kalıyor insan. Yazar bir çocuğun küçüklükte maruz kaldığı ve doğruyu yanlışı öğrenmesine fırsat verilmediğinde yaşadıklarının doğrusunu öğrenmesi sonucu yaşadıklarını anlatmak istemiş.
Zirvenin Dibindeki Çocuk
Zirvenin Dibindeki ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 2020955 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
Matt Haig-İnsanlar Çevirmen: Elif Ersavcı @domingo_yayinevi 296 sayfa Tavsiye: 5/5 Andrew Martin. Matematik profesörü. Aslında bu o kadar önemli değil. Çünkü öyle biri yok. Gerçek Andrew ile hiç tanışmıyoruz. Matt Haig kitap yazmasını ve günümüz okuyucularını o kadar iyi tanıyor ki kitaplarındaki her bölüm bir kaç sayfalık. Yani "bir bölüm okuyayım" dediğinizde 10'larca sayfa okumuyorsunuz. İşte bu da kitabı okunası kılıyor. Aynı zamanda seçtiği konular o kadar dikkat çekiyor ki, ister istemez kitabi okurken bulabiliyorsunuz kendinizi. Bu kitapta dünyadan bir bilginin silinmesi için gönderilen bir yaratığı Andrew Martin olarak okuyoruz. Fakat işler elbette istendiği gitmiyor. Başlarda kitabın adıyla içeriği nasıl bağlantılı olabilir derken okudukça anlaşılıyor. Aslında bizi bize anlatıyor. Ne zaman Matt Haig okusam kendisini Jules Verne ile o kadar bezetiyorum ki. Düşünce şekilleri bence aynı. İkisi de olağanüstü düşünüyorlar ve bizim buna ihtiyacımız var. Kitabı okumayı ve yorum yapmayı unutmayın. Keyifli okumalar.
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20236,9bin okunma
96 syf.
9/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Richard Bach-Martı Jonathan Livingston @epsilonyayınevi 147 sayfa Tavsiye: 5/5 Her yazar yazdığı kitabın çok okunmasını elbette ister. Bence Richard Bach bunu o kadar çok istemiş ki kitap 1970'den bu zamana kadar gelmiş.   Gelmekle kalmamış 1977'de filmi yapılmış. "Bir kuşu özgür olduğuna ikna edebilmek niye dünyanın en zor işi?" yazar kitabın kapağında. Ne kadar acı aslında. İstediğin yere gitmek bir kaç kanat çırpışı kadar yakınken, hayallerinin peşinden gidemiyor, gitsen de dışlanıyorsun. Kitabı bana, daha doğrusu dinleyicilerine radyocu @zekikayahan önerdi. Fikirlerine önem verdiğim kişilerin önerileri genelde çok iyi çıkar ve aynı şey bu kitapta da oldu. Jonathan Livingston, kitaba adını veren özgürlük meraklısı martı. Herkesin içinde olup ama bazen hunharca çırpınıp can veren, bazen de kanatlanıp uçan hayalci yanımız. Okunması o kadar kolay ve kısa ki, bittiğin de kitabı okurken daldığınız düşünceler denizi sizi serinletecek. Belki de kenar da köşe de kalmış, minik umut tohumlarınızı yeşertip, filizlendirecek. Bitirdiğim de aklımda bir kişi vardı. Mustafa Kemal Atatürk. O da kendi dönemini etkilemiş ve ileri görüşlülüğü ile bizlere, "Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir. Büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir." demiştir. Ne olursa olsun, her daim burnunuzun dikine gidin. Unutmayın istiklal içimizde. Keyifli okumalar.
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201167,1bin okunma