Herkes neden kitap yazmamalı?
youtu.be/q-_bzyWLIGI
Geçen gün herkesin kitap yazma özgürlüğü olmalı diyen birine şiddetle karşı çıktım. Hayır abi, herkes kitap yazmamalı. Survivor yarışmacıları, çay fetişistleri, ruh tacirleri kitap yazmamalı. Kitaplar herkes yazmasın diye varlar
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
İşyerindeydim, nöbette, yalnızdım, öyle umdum en azından. Çayımı koydum, dikkatimi toplamaya çalıştım, yazarla baş başa kalayım diye. Oğuz Atay’ın öykü kitabını bu akşam bitiririm diye düşünmüştüm. Ya da bir ara aklıma öyle gelmiş sonra vazgeçmiş olabilirim. Emin değilim okuyorum sadece...
Şimdi anladım, aslında bu kitapla başlamak lazımdı Atay’ı
ESKİDİM...
Çay kaç kuruştur? İnsanların hayata katlanabilmeleri için verdikleri küçük molalar vardır. Bunun adı bizim topraklarda çaydır. Adamlar çayı, ve dahası içine atacakları şekeri bir mesele gibi görmek zorunda kalmışlar seneler seneler önce. Fukara için adım attığı meseledir.
Bir kitap nasıl bu kadar acıklı olabilir? Bir insan hüznü
Şâire sormuşlar;
Yüz mü güzel olmali huy mu..??
Şâir cevap vermiş:
Çayı güzel olmalı çay önemli.
Biri de demiş ki ahlâkı güzel olsun, çayı ben demlerim...
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Eksilir misin yazsan:)
‘’ Sırf ileride senin canın sıkılmasın diye , bir şeyler mi yazmak zorunda mıyım’’
Okudum, okuyanlar olmuştur, muhakkak ki okuyacaklar da olacaktır bu cümleyi. Herkesin farklı cevabı vardır kendince. Ben söylemeyeceğim isteyen kitabı okuduktan sonra söyleyebilir efendim herkesin özgürlüğü kendi ruhuna göre.
Zaten