Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bazı insanların yoksulluk, kafasızlık ve aşağılanma gibi talihsizlikler yüzünden bütün hayatlarını acılar çekerek yaşadıkları düşüncesi, tıpkı cenaze arabası gibi aklımın içinden ağır ağır geçerek kaybolup gitti. Yirmi yaşımdan beri üzerimde beni her türlü beladan ve mutsuzluktan koruyan görünmez bir zırh olduğu duygusu vardı içimde. Bu duygunun bir yanı, bana başkalarının mutsuzluğuyla fazla meşgul olmanın beni de mutsuz edebileceğini ve zırhımın delinmesine yol açabileceğini sezdirirdi.
110 syf.
7/10 puan verdi
Yaşıyor musun bu hayatı, yoksa sadece seyirci misin?
Çarpıcı ve de ikonik bir girişe sahip kitabımız. Henüz okumayan birçok okur dahi bu satırlara aşinadır. Buna ben de dahildim. Ve bir ölümün ardından okununca daha bir etkileyici olduğunu söyleyebilirim bu satırların. Anne'nin ölümü ve defnedilmesi arasında geçen o anlar, ölmeden evvelki günlerine dair detaylar, bakımevinde geçen ömrün son
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2021112,1bin okunma
Reklam
Ya siz, Nasıl bilirdiniz çocukluğunuzu ey cemaat? Nasıldı Öldürdüğünüz birinin cenaze namazını kılmak?
Ernesto, yoklugunda degişmiş bir Arjantın'e döndü. Buenos Aires'e vanşından beş gün önce Evita Perôn otuz üç yaşında kansere yenik düşmüştü. Cenaze töreni halkın acısını yansıtan büyük bir gösteriye dönüşmüş ve cenazesi mumyalanmak üzere kaldınlmadan önce iki hafta kadar katafalkta tutulmuştu. Onun anısına, Papa'nın resmi azizelik ünvanı vermesi beklenen bir kadına yaraşır, Hürriyet Amu'ndan da büyük bir anıtın inşa edilmesi planlanıyordu. Acılı kocası ]uan Domingo Perôn, ma iyeündekiler kendi aralannda fısıldaşır ve düşmanlan komplo hazırlarken dev­ let başkanlıgı görevlerini sürdürdü. Arjantin siyasetinde bütün bunlar dogaldı, ancak çevresindekilere göre Perôn genç kansının ölümünden sonra kendisini kapıp koyvermiş, biraz eksilmişti.
Sayfa 109 - İttaki yayınları Mayıs 2015Kitabı okuyor
Hayat; iman, hicret, cihad şehâdettir. Kâfirler gibi canlı cenâze olmak, hayat süren leş konumunda bulunmak değildir. Esas hayat, rûhun hayatıdır, imanın can kafesinde ölü gibi kalması değil sahibini ve toplumu diriltmesidir.
"Her şeyden önce otomobilinizi temizletip, parlatmadan cenaze törenine gitmeyi aklınızdan geçirebilir misiniz? Mezarın başında dikilirken siyah kostümünüzün ütüsüz, ayakkabılarınızın boyasız olmasına katlanabilir misiniz? Cenazeye gönderdiğiniz çelenge kartınızı iliştirmeyi ve yapılması gereken şeyi unutmadığınızı hatırlatmayı ihmal eder misiniz? Toplumsal geleneklerin, adetlerin hiçbiri cenaze törenlerindeki kurallar kadar şaşmaz bir biçimciliğe, bağlı değildir. Cenaze evinin salonunda o rahatsız portatif demir sandalyelerin kullanıldığını düşünün; çevrede ne unutulmaz bir etki bırakır. Hayır, ölmek üzere olan bir insan, belki sevilebilir, nefret edilebilir, acınabilir ama öldü mü; karışık, çapraşıl; bir törenin bir numaralı süsünü teşkil eder."
Reklam
"Ölüm, keder, umutsuzluk ve kupkuru bir felsefe uyandıran kişisel bir sorundur. Öte yandan cenaze törenleri büsbütün toplumsal olaylara yol açar."
Higuera’daki çarpışma haberi Camiri’ye gelince, bura­ da görev yapan gazeteciler Valle Grande’ye doğru yola çıktı. Londra’da yayınlanan The Guardian gazete­ sinden Richard Gott, kentteki CIA faaliyetleri konu­ sunda gözlemlerini açıkladı: Helikopterin piste indiği andan başlayarak, operasyonların yönetimi asker üniformasıyla dolaşan, fakat her halinden Birleşik Devletler İstihbarat Servisleri temsilciliği yaptığı belli olan ve büyük bir olasılıkla Kübalı birine bırakılmıştı. Muhabir sözlerine şunları ekliyor: "Helikopter insanların gruplaştığı yerin uzağına indi ve gerilla kumandanının cansız bedeni, bir kamyo­ na konup götürüldü." Sözlerini sürdürüyor: "Onu izlemek için bir cipe binme izni aldık, şoför hastanenin parmaklıklarını aşmayı başardı. Cenaze, morg hizmetinde kullanılan kasvetli ek binanın önüne götürülmüştü.
Sayfa 133 - Say Yayınları 2005Kitabı okuyor
Ait olduğum şu toprağın üzerinde yürüyeceğim. Başkalarının omuzlarının üzerinde yalnızca cenaze taşınır.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.