Günün birinde bir sihirbaz çıkar da, dile benden ne dilersen diyecek olursa, dilerim bana bir şişe versin, içi bizim mutfağın sesleriyle, ha ha ha diye atılan kahkahalar, sessiz fısıltılarla dolu olsun; mutfağın o şekerli, tatlı, köpüklü, ılık kokularıyla dolu bir şişe...
Yavaş yavaş güneşin hoş saklığını hissediyor, gözbağının arasından belli belirsiz de olsa güneş ışığı sızıyordu. Sonra birdenbire, her taraf sanki o anda var olmuşcasına hoş taze çimen ve çiçek kokularıyla doldu.
Sayfa 8Kitabı okudu
Sonra birdenbire, her taraf sanki o anda var olmuşçasına hoş taze çimen ve çiçek kokularıyla doldu.
İnancın Dinamik Gücü
Yağmur sonraki toprak kokusunu bize armağan eden ,rüzgarlarla saçlarimizi ve çayır ,çimen kokularıyla genzimizi okşayan alıştığimız hayatımızı ,elimizden çekip alan ölüm ,-hangimizin amelinin daha güzel olduğuna bir işaret olsun diye-hayatla birlikte varlık dünyamiza usulca sokulmuştur.... 
Gençlerle Hayata Dair Gençlerle Hayata Dair 
Soner Gündüzöz
Günün birinde bir sihirbaz çıkar da, dile benden ne dilersen diyecek olursa dilerim bana bir şişe versin, içi bizim mutfağın sesleriyle, atılan kahkahalarla, sessiz fısıltılarla dolu olsun; mutfağın o şekerli, tatlı, köpüklü, ılık kokularıyla dolu bir şişe...
Sayfa 12Kitabı okudu
onu adada topraktan çıkardıkları, ağustosböcekleri ve çimen kokularıyla süslü o akşamüstüne geri dönüyormuş gibi oluyordu.
Çocuksu bir coşkuyla kıvranıyordu toprak. Çimen kokuyordu dört bir yan, çiçek kokuyordu. Duruydu hava, güne yeni uyanan bebek kadar masumdu. Sardunyalar, lavanta çiçekleri, hanımeliler, açelyalar, güller çıldırmışlardı sevinçlerinden. Yeşilin, alın, pembenin, sarının, morun düğünüydü, bayramıydı. Gamzeler serpilmişti güllerin yanaklarına. Renkleriyle, kokularıyla, umutlarıyla gelmişti bahar...
Günün birinde bir sihirbaz çıkar da, dile benden ne dilersen diyecek olursa dilerim bana bir şişe versin, içi bizim mutfağın sesleriyle, atılan kahkahalarla, sessiz fısıltılarla dolu olsun; mutfağın o şekerli, tatlı, köpüklü, ılık kokularıyla dolu bir şişe…
Sayfa 12 - Sel Yayıncılık - 3. BaskıKitabı okudu
Akşam güneşinde yıkanıp çimen ve lavanta kokularıyla, arıların tembel vızıltısıyla çevriliyken bir levhadan diğerine yürüdük. Sam pencerelerin ve kapıların nerede olacağını gösterdi. “Burası banyo.”
Günün birinde bir sihirbaz çıkar da, dile benden ne dilersen diyecek olursa dilerim bana bir şişe versin, içi bizim mutfağın sesleriyle, ha ha ha diye atılan kahkalar, sessiz fısıltılarla dolu olsun; mutfağın o şekerli, tatlı, köpüklü, ılık kokularıyla dolu bir şişe...
İyice çöken alacakaranlıkta yoldan aşağı ilerlediler. Hava ılık çimen, göl suyu ve Hagrid'in kulübesinden gelen odun dumanı kokularıyla doluydu. Tehlikeli ya da korkutucu bir şeye doğru gittiklerine inanmak zordu.
Sayfa 506 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Günün birinde bir sihirbaz çıkar da, dile benden ne dilersen diyecek olursa, dilerim bana bir şişe versin, içi bizim mutfağın sesleriyle, ha ha ha diye atılan kahkalar, sessiz fısıltılarla dolu olsun; mutfağın o şekerli, tatlı, köpüklü, ılık kokularıyla dolu bir şişe...