"İtiraz ediyorum sayın Hakim," diyerek ayağa kalktım. "Yargıyı yanıltmaya çalışıyor. Müvekilim o zamanlar işlediği düşünülen suçtan aklanmış, ekmek çaldığı fırıncı suç duyurusunu geri almıştır." Kerem hiddetle bakışlarını bana çevirdi fakat ben Hakime bakmaya devam ettim. "Ayrıca suç geçmişinin şu an yargılandığı dava ile hiçbir ilgisi yoktur. Bir çocuğun aç kaldığı için çaldığı ekmeği tartışarak vakit kaybedemeyiz."
Sayfa 314 - İndigo yayınlarıKitabı okuyor
Baba ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği derler. Başında bir çocuğun, yani bir pürüzün var...
"Baba ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği" derler. Başında bir de çocuğun, yani bir pürüzün var. Evlilik zamanını geçirmek senin için akıl kârı değildir
Sayfa 6
"Öğüt ehli hikmetle beslenirse bu onlara zarar verir. Tıpkı henüz süt emen bir çocuğun kuş etiyle beslenmesi gibi. Hikmet ehline cidal (yöntemi) kullanılırsa, bundan iğrenirler. Tıpkı yetişkin adamın tabiatının, insan sütünü içmekten iğrenmesi gibi. Yine cidal ehline, cidali kullanıp ancak âyette* belirtildiği gibi en güzel metodla kullanmayan biri, hurmadan başka bir şey yemeye alışmamış bir bedevîye buğday ekmeği veya buğdaydan başka bir şey yemeye alışmamış beledî birine hurma yediren kişiye benzer."
Sayfa 46 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı | Nahl, 125Kitabı okudu
Ateşçi (en sevdiğim şiiri olabilir)
"ateş kürerim ateş
söz zincire vurulunca
zincire vurulunca aşk
lacivert
karda
“Bir aile düşünelim ki evin ekmeğini daima baba getirmiş olsun.O ailenin çocuğuna göre ekmek neticesinin sebebi(ekmeğin eve gelmiş olma olayının sebebi)babadır.
Çocuğun yaşı ilerleyip de görgü ve bilgisi arttığı, dolayısıyla babasının,ekmeği bakkaldan aldığını öğrendiği zaman ekmek neticesini,zihninde daha uzak bir sebebe, bakkala bağlar.
Daha sonra fırıncıya,değirmenciye ve çiftçiye intikal eder.
Çiftçi de buğdayı tarladan elde eder.
Peki,tarlaya akılsız ve duygusuz toprağa minnacık tohum tanesinden başak imal etme ustalığını kim öğretmiştir?“
Sayfa 68Kitabı okudu
