Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
76 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Kibir, asli ve ezeli hastalığımızdır bizim
Montaigne kitaba şu cümle ile başlar:" Kibir asli ve ezeli hastalığımızdır bizim." Zaten giriş yaptığı bu cümle özeti gibi bir şeydir bu kitabın. Adının ötesinde, insanın hayvana yaptığı kibirden buna ek insanın insana yaptığı kibirden dem vurur. Başlangıç kısmında okurken insanı yerer, hayvanı yüceltir gibi görünse de aslında o bu
Hayvanlara Övgü
Hayvanlara ÖvgüMontaigne · Can Yayınları · 2022279 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Cesur Yeni Dünya, 26. yüzyılın Londra'sında geçmektedir. Yaşadığımız dünya düzeninin yerine bambaşka bir dünya kurulmuştur. Ebeveyn gibi kavramların bulunmadığı ve ayıp olarak görüldüğü, insanların kuluçka merkezlerinde üretildiği, yaşlanmanın olmadığı, insanların "soma" adı verilen haplar sayesinde rahatladığı bir dünya. "Herkes herkes içindir" düşüncesi egemendir ve tek eşlilik normal görülmeyen bir kavramdır. Ayrıca bireysellikten ziyade toplumsallığın olduğu bir yaşam vardır. Bireyler kuluçka ve şartlandırma merkezinde eğitildiği için düşünmelerine ve sorgulamalarına imkan tanınmıyor. Sanata, edebiyata ve kültüre yer yok. Her şey mekanik ve tekdüze. Genetik ve sosyal olarak hiçbir özellik şansa bırakılmaksızın, insanlar toplumdaki rollerini kabullenmiş olarak dünyaya geliyor. Yani oldukça katı bir kast sistemi var. Şişeler içinde üretilip büyütülen embriyoların ait olacakları sınıflar ve buna bağlı olarak da yaşam standartları belirleniyor. Bu sınıflar ise alfa, beta, gama, delta ve epsilon olarak adlandırılıyor. Bu gibi değişimlerin yaşanmasındaki esas amaç ise savaş, hastalık vb. kavramların olmadığı ve herkesin güvenli bir hayat sürdürebileceği istikrarlı bir toplum oluşturmak. Kitabın oldukça akıcı bir dili var. Zekice kurgulanmış ve düşündürücü... Kurulan dünya düzeni, savaş ve hastalık gibi kavramlar olmadığı için kulağa hoş gelse bile pek çok olumlu değerin kaybedilmiş olması bu durumu sıfırla çarpıyor. Tasvir edilen bu dünyada yaşamayı düşünmek bile çok ürkütücü.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,1bin okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Hey cesur yeni dünya
Başları distopya, ortaları ütopya, sonu yeşilçamvari bir his bıraktı üzerimde. Huxley Amerika’daki gözlemlerine dayanarak yazdığını söylüyor bu romanı. Kurguya oturtulmuş Cesur Yeni Dünya’nın özlü sözleriyle kurgunun ana başlıklarını da veriyor aslında. 1932 ‘de yazılmış olmasına rağmen günümüz dünyasında artık çoğunlukla karşılaştığımız ya da
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,1bin okunma
77 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Aşkın Yıkıcı Etkisine Maruz Kalmak ve Özgür Kadın Teması Üzerine: Carmen
"Bana bir şey yasak edildi mi, o şeyi derhal yaparım." - Carmen (sayfa 59) 1. Prosper Merimee Kimdir? Fransız yazar, arkeolog, tarihçi, çevirmen
Prosper Mérimée
Prosper Mérimée
, 1803’te Napolyon dönemi Paris’inde doğdu. Ressam anne baba ve entelektüel yakın çevresi sayesinde okumaya meraklıydı. Dil öğrenmeye yatkın olması sebebiyle küçük yaşlardan itibaren
Carmen
CarmenProsper Mérimée · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,891 okunma
Koloniler Çağı'nda Anadolu'da Kadınlar
Tabletler üzerine yapılan araştırmalar, MÖ II. bin başlarında Anadolu’daki kadınların bazılarının Mezopotamya’daki hemcinslerinden ayrıldığını ortaya koymuştur. Nitekim boşanma ile ilgili belgelerin bir kısmında kadınların da erkekler ile benzer haklara sahip olduğu görülmektedir. Üstelik kimi kentlerde kraliçe unvanıyla görev yapan veya
Kuşların dilini bilmesek de her kuşun bize öğrettiği birtakım insani duygu varyantlarının olduğu ve bizim onlara atfettigimiz gerçeğini nitelemekte fayda var öncelikle Ördeğin eklips döneminde dökülen tüylelerinin yarattigi olumsuz durumu hisseder ve bir zaman sabreder çünkü bilir ki daha güzeli cikacaktir Kumrularda ise ciftler görevlerini
Reklam
74 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Yalandan doğrular
Samsa'nın böceğe dönüştüğü bir romandan basit bir olayı anlatmakla kalmaz toplumun tabularını bize gizlice anlatır. Eğer Samsa gibi dünyada ki herkes böcek olup, sadece Samsa insan olsaydı ne olurdu? Yine aynı sonuç olurdu yani baş karakterimiz dışlanmaktan, hor görünmekten kurtulamazdı. Peki bu bize ne çağrıştırdı? Güzellik göreceli bir kavram olduğu gibi doğru, yanlış, zevkler hatta ahlak bile toplumdan topluma veya insandan insana farklılık gösteriyor. Özellikle doğrunun değişkenlik göstermesi. Bilimde doğru tektir ama hayatta ki doğrular tek midir? Örneğin eş durumu, hepimiz tek eşliliği savunuruz. Kurt bakışlımızı kimseye yâr etmeyiz ama bu sizce doğru olduğu için mi? Hayır tarih öncesi çağlarda çok eşlilik olduğu hatta bazı bilim insanları bile insanın çok eşli olduğunu düşünüyor. Peki insan çok eşli ise neden şu an tek eşli oldu? Cevap bariz bir şekilde Ahlak ve kültürden dolayı. Şöyle düşünün Arabistan'da doğsaydık çok eşliliği normal karşılardık ama Türk dünyasında olduğumuz için tek eşliliği doğru buluyoruz. Bazılarınız oradaki kadınlarda da tek eşli olmak istiyor diyebilirsiniz ama onlar sosyal medya sayesinde dışarıdan gördüklerini düşünüp bu kararı alıyorlar yani dışardan bir haber alma imkânları olmasaydı tek eşliliği düşünürler miydi? Kısacası ne kadar okursak okuyalım, ne kadar öğrenirsek öğrenelim, aslında doğduğumuz yere göre şekilleniyoruz. Toplum tarafından kabul görünmeyen şeyler bazı toplumlarda kabul görüyorsa hangisine inanmamız gerekiyor?...
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,4bin okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Herkes herkes içindir.” Aldous Huxley’in 1932 basımlı distopik romanı olan bu eser 26. yüzyılda Londra’da geçer. Artık aile, tek eşlilik, doğum, normal ölüm, yaşlanma, hastalık gibi insani kavramlar yoktur; duygular ölmüştür, herkes sorgulamaktan ve düşünceden uzak bir şekilde huzurlu, mutlu ve güvende bir hayat sürdüğünü düşünmektedir. Şişeler
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,1bin okunma
Kadınların, en azından kentlerdeki orta ve üst sınıftan kadınların durumu, kısmen İTC'nin politikaları ve kısmen de Dünya Savaşı'nın etkilerinden dolayı değişmişti. Kadınların boşanma hakları genişletilmiş, ancak çok eşlilik yasaklanmamıştı.
Sayfa 151
Başka bir ifadeyle, Kur'an mevcut durumu, çok eşlilik açısından kabul etmiş ve hukuki düzlemde ciddi düzeltmeler yapmışsa da, toplumun kendisine varacağı bir hedef olarak tek eşlillği işaret etmiştir.
Reklam
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Sadakatsiz Sadakatliler
Avcı toplayıcı toplumun aile yapısı,cinsel davranış modelleri,erkek ve dişinin oynadığı roller irdelenip günümüze kadar nasıl şekillendiği evrimsel mekanizmalarla desteklenip aktarılmaktadır. Tek eşlilik toplumlarda hangi ihtiyaçlar ve gereksinimler sonrasında ortaya çıkmıştır ve günümüz modern aile yapısında nasıl yer edinmiştir konusu kitabın
Cinselliğin Şafağı
Cinselliğin ŞafağıCacilda Jetha · Okuyan Us Yayınları · 2015257 okunma
51 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.