Yazarımız diyor ki: “Bir film düşün. İlk sahne sıradan bir olayla başlar. Film ilerledikçe gelişmelere inanamazsın. Dehşete kapılırsın. Film biter. Etkisinden kurtulamazsın. Korkarsın.”
Bende diyorum ki: “Filmin size tanıdık olduğunu ve gerileceğinizi, korkacağınızı bilmenize rağmen Pandora’nın kutusunu aralama dürtüsünün size hâkim geldiğini
İnsanlığımı Yitirirken , topluma kendini yabancı hisseden varolmaya çalışırken tüm umudunu ve güvenini kaybeden bir yazarın, hayatından parçalar taşıyan yarı otobiyografik bir romandır.
**
Osamu Dazai , gerçek adıyla Şuci Tsuşima, 19 haziran 1909 yılında Tsugaru Yarımadası’nın merkezî yakınlarında küçük bir kasaba olan Kanagi’de, Tsushima ailesinin 12
İnsan, Dünya'da var oluyor ama belli bir düzende ve şartlarda yer alarak varlığını sürdürüyor (Şartlar süreçte değişkenlik gösterebilir ama hep vardır). Birinin içinde bulunduğu toplum ve bu toplumun sistemi
•o kişinin mizacına ne kadar uygun?
•varlığına karşı adil mi?
Bir birey, içinde bulunduğu sistemde hakka aykırı davranışlara sahip insanlardan kendini ve Dünya'sını ne kadar koruyabilir?
İnsanlık adına üzerinde durulması gereken konularda kısa yazılan ama ilgiyi daha çok çeken kitaplar vardır.
Sistemleri sorgulayan bir de olması gereken düzeni düşünenlere bir kapı daha açan kitaplar...
Bana kalırsa yazarımız
Bu sene hem nitelik bakımından iyi kitaplar okudum hem de farklı alanlardan beslendim. Benim için verimli bir seneydi. Bende iz bırakan kitapları hem bütün olarak burada kaydetmek hem de ilgili okurlar ile paylaşmak istedim. Eserleri beğeni sırasına göre değil okunma sırasına göre listeledim. Okuduğum zamanlarda verdiğim puanları da dikkate aldım
Merhabalar!
Beni tanıyanlarınız vardır, tanımayanlar için not düşelim, 1K kütüphanecilerinden biriyim.
Şimdiye kadar isteklerle ve kütüphanecilerle ilgili şikayetleri elimden geldiğince takip etmeye çalıştım. Çoğuna hak da verdim. Şimdi tıpkı sizin gibi ben de bazı şeyler rica etmek için yazıyorum. Yalnız okurlardan değil, kütüphaneci
Yaklaşık bir kaç yıl önce bu kitaba başlamış, ilk bölümdeki uzun betimlemeli bölümler beni çok yorduğu için bırakmıştım. Abimin kütüphanesinde yeni bir kitap ararken elime geçti. "O zaman küçüktüm, belki bu sefer okuyabilirim" diyerek ikinci bir şansı verdim.
Kitabı okurken yine aynı şekilde yoruldum. Özellikle Baldini ile
Sonunda tanıştık meşhur Ahraz ve yazarı Deniz Gezgin ile. Epeydir listemdeydi ya, bu aralar kitap siparişi vermek istemiyorum. Ankara Kitap Fuarı derdime çare oldu. Sel Yayıncılık’tan bir son dakika kararı ile Deniz Gezgin’in "Ahraz" ve Zeynep Kaçar’ın "Kabuk" kitaplarını edindim.
Yazarın farklı bir tarzının olduğunu yapılan
Benim için incelenmesi en zor eser bu olacak sanırım. Eser son söz ile beraber on üç kitaptan oluşuyor. Kanaatimce günde bir bölüm okunup hepsi ayrı ayrı değerlendirildikten sonra eserin özü anlaşılabilir. Bu da ancak eserin iki veya daha fazla okunmasından sonra mümkün. Ben genelde incelemelerimde çok uzun boylu değerlendirmeler yapmaktan