1880-1925 makas aralığındaki Kürt mücadelesinde, Osmanlı'nın son dönemleri ile Cumhuriyetin ilk yılları arasında önemli farklar bulunmaktadır. Başka bir deyişle, Cumhuriyet döneminde Kürt hareketine öncülük eden aktörlerin idama varan cezalandırılma biçimi, Osmanlı dönemini aratır hale gelmiştir. Osmanlı'nın Kürt liderlerinin ayaklanmalarına yönelik tavrı, daha ziyade kirli oyunlar, hadiseleri oyalama veya erteleme, sahte hoşgörü gösterme ve kıt maaşlı bir sürgünle cezalandırarak atlatmak şeklindeydi.
Devletin 1925'ten günümüze kadar ortaya koyduğu tavır ise çok daha gaddarcadır. İdam, imha, mecburi iskân, yasaklar, asimilasyon, yok sayma, kök kazıma toplu imha... Bu vah- şi sistemde, kadına, çocuğa ve cenazeye saygısızlıkla, işkenceyle ve daha nice acımasızlıkla sürüp giden insanlık ve din dışı, hukuk dışı bir imha söz konusudur.