Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zaman öyle bir hızla akıyor ki, geride bırakılan bir eyi tekrar muayeneden geçirmek için herhangi bi r (viraj) çizmeyi kabul etmiyor; "yeni"yi, daima "yeni"yi istiyor. Ama "eski"nin de "yeni" kalmaya lâyık taraflarını ihtar edince i de ğ i iyor, "geri" ve "ileri" birle iyor, "geri" ile "ileri" ar asında bu ince helezonları anlayamayandır ki, kemmiyette ne kadar yenilik ve ilerilik numarası yapsa da, keyfiyette eski ve geridir.
522 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Değişen dünyada ülkeler arka arkaya silahlanma yarışına girerken en güçlü silah hala atom bombası mı ? Düşmanı yok etmenin daha sinsi yoları varken neden hükümetler atom bombasıyla dünyayı ayağa kaldırsın ? Sizler bir avuç bilim adamısınız . Kanser üzerine araştırmalar yaptığınızı sanarken aslında silah geliştirdiğinizin farkında değilseniz ve yine farkında olmadan tüm dünyayı mahvedecek bir şey bulup bu da yetmiyormuş gibi siz olacakları önceden görüp kendi hükümetinize bile söylemek istemezken olanları , içinizden hainler çıksa ve düşman sayılabilecek ülkeleri bu konu da bilgilendirseler nasıl olur ? Bunca insan içinde siz kime güveneceksiniz ? Kendi içinizde bile daima size ihanet etmeye hazır , sizi dinlemeyen bir tarafınız varken neyi tartışıyoruz .. Mario Sİmmel dünya meselelerine uzak kalmayan ileri görüşlü bir yazar . Dünya bu gidişle biyolojik savaşa gitmiyor mu zaten ? Bu kitabında bahsettiği genetik üzerine çalışan kurumların çoğu gerçekte olan ve sadece adı değiştirilmiş yerler . Okurken gerçekten böyle bir gün gelir mi demekten kendinizi alamıyosunuz . Ve o gün gelirse bırakın devletleri insan bile kalmayacak yer yüzünde .Her zamanki gibi muhteşemdi . Kalın da olsa bir seferde bitirilebilecek harika bir kitap yazmış gene . Seviyorum bu adamı .
Ve Palyaçolarla Gözyaşları
Ve Palyaçolarla GözyaşlarıJ. Mario Simmel · Everest Yayınları · 200931 okunma
Reklam
77 syf.
8/10 puan verdi
Kitaptan alıntı eklemek istedim, ekleyemedim. Satır aralarından yapılacak alıntı, konunun bütününü ifade edemeyeceği için boşlukta kalır gibi oluyordu. Küfr, şirk, dinsizlik kavramlarıyla yola çıkarak Din'in karşısında dinsizlik savaşının olmadığını anlatıyor. Kitaptan bir bölüm size: "Şirk dini tarihte iki şekilde devam etmiştir. Daha önce değindiğim gibi şirk dininin amacı, statükoyu savunmak ve muhafaza etmektir. Tarih boyunca insanların asil olan-olmayan, efendi-köle, sömüren-sömürülen, yöneten-yönetilen ve özgür-tutsak şeklinde iki kısma ayrıldığını görüyoruz. Bunların bir kısmı, yiyecek, içecek, altın ve soy sop sahibi iken, diğerleri herhangi bir şeye sahip değildir. Daima bir millet diğer milletlere egemen olmuş, bir sınıf diğer sınıfa tercih edilmiş ve bir aile diğer ailelere üstün tutulmuştur. Bu durum, statükonun muhafaza edilmesi ve savunulması sonucunu doğurmuştur. Bunun için de her bölgeye ait bir tanrı olmalıdır ki, her ırk ve her hanedan varlığını sürdürebilsin, anlayışı ortaya çıkmıştır." Kitabı çeviren Prof. Dr. Hüseyin Hatemi kitabın önsözünde şunları söylemektedir: Şeriati’nin düşünceleri temelde doğru ve istisnasız iyi niyetle ileri sürülmüş düşüncelerdir. Ne var ki bazı değerlendirmeleri ilk bakışta sarsıcı gelebilir. Böyle bir değerlendirme ile karşılaşıldığında derhal yazar hakkında kötü zanna sahip olunacak yerde; yazının, kitabın veya konuşmanın bütünü değerlendirilirse, yazarın yanlış anlamaları önlemek için sık sık yaptığı açıklamalarla, aynı düşünceye okuyucuyu alıştırdığı ve bu değerlendirmenin ‘belki de’ yanlış olmadığı görülecektir.
Dine Karşı Din
Dine Karşı DinAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 20133,885 okunma
Nedendir bilmem, bazıları daha ilk karşılaşmada, halk tabiriyle, can ciğer kuzu sarması olurlar. Birbirlerini hiçbir zaman unutmamak için bir kere tanışmaları yeter. Bunun bir de tersi var. Bazıları da birkaç defa tanıştırılmalarına, yollarının hayatta birçok kez kesişmesine rağmen daima kaçarlar birbirlerinden. Aralarında kaynaşma olmaz. Sokakta rastlaşsalar birbirlerini görmezden gelirler. Ne dostturlar, ne düşman. Şimdi bu özelliğe sempati ve antipatİ diyorlar. Kişilerdeki manyetik çekimin ve haleti ruhiyenin etkisidir diyorlar. Enkarnasyona inananlar daha da ileri giderek bu kişilerin önceki hayatlarında birbirlerine dost ya da düşman olduklarını, bu yüzden birbirlerine yaklaştıklarını ya da düşman kesildiklerini iddia ediyorlar. Ancak bu varsayımların hiçbiri bu bilmeceyi kolay kolay çözeceğe benzemiyor. Bu ani cazibenin ne ruhsal hasletlerle bir ilgisi var ne cismani meziyetlerle.
Hayaline baş konulan büyük sevdadır hayatı yaşanır kılan: fetih olmadan çok önce de, kutlanabilmelidir bence; böylece, daha çabuk varılır, sanıyorum: varsayımlarında daima ileri gideceksin, geçmişe yürümez ki zaten!
Yerinde duran, geriye gidiyor demektir... İleri, daima ileri!
Reklam
Bir gün bütün değer yargıları değişecek ve yargılananlar yargıç, eziyet edenler de suçlu sandalyesine oturacaklardır ve onlar o kadar utanacaklar, o kadar utanacaklardır ki utançlarının ve suçlarının ağırlığı yüzünden ayağa kalkamayacaklardır. O zaman, akıllı ya da akılsız bütün ezilenler, yani bizim caddedeki insanların çoğu, yani öcü geliyor
143 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Aşk,sevdiği için insanın kendini feda etmesidir.İffet,aşkın tarifini küçük yaşta duyduğu bir öyküden sonra bu cümleyle yaptı.Küçükken annesini kaybettiği için anne sevgisi olmadan büyüdü.Babası ise sert,çocuklarıyla çok baba şefkatiyle konuşmayan bir adam.Paşa çocuğu olduğu içinde sokakta çocuklarla oynaması,mektebe gitmesi yasak olduğu için
Damga
DamgaReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20173,333 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.