Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tüm doğada etki ve tepki, hareketsizlik ve hareket yasasını görebilirsiniz. Bu ikisinin dengeli olması gerekir. Uyum ve denklik ancak o şekilde oluşur. Hayat ilkesinin içinizden ritmik ve uyumlu bir şekilde akması için buradasınız. Alınan ve verilenin eşit olması gerekir. Nakşedilen ve ifade edilenin de eşit olması gerekir. Tüm hayal kırıklıklarınız, gerçekleşmeyen arzularınızdan kaynaklanır.
İNAN (العنان)
Ortaklarının sermaye, kâr payı ve zarara katılımında eşitlik, tasarruf ehliyetinde denklik şartının aranmadığı şirket tiplerini ifade eden terim. Sözlükte “gem, dizgin, yular” gibi anlamlara gelen inân, İslâm hukuku terimi olarak ortakların diledikleri miktarda sermaye ile katılabildikleri, kâr payına ve zarara katılımda eşit, tasarruf ehliyetinde denk olmadıkları ve birbirleriyle sadece vekâlet münasebeti içinde bulundukları şirket nevini ifade eder. Kelime anlamının serbest bir yorumuyla düşünülerek ortakların müşterek hedefe doğru koşuda sermayelerinin dizginlerini aralarındaki akde göre uyum içinde yönettikleri şirket tipini belirttiği ileri sürülmüştür.
Sayfa 260
Reklam
Varlığın somut gerçeklik ve duyusal bir hakikat ufkuyla sınırlanışı; bunun, evreni ve varlık akışını bize küstürmesi yanında diğer yandan biz insanı ve onun dünyasını da gerekçesiz ve gayesiz bir zıpzıp olgusu hâline getirişi. Güneşin ışıkları artık beni ısıtmıyor; ayın mehtabında artık beni aşan duygu ve hayallere sevk eden derin ve aşkın mecazlar görülmüyor. Çiçekler, tomurcuklar, yuvasından uçan küçük kuşlar, tırtıldan harikulade bir metamorfozla muhteşem bir form kazanan kelebek, vd. hiçbir şey artık, bende içkin ötesi ve manevi bir yansıma titreşimleri meydana getirmiyor. Beni, zerre kadar yerimden oynatmıyor, heyecanlara, arayışlara, hatta büyük çılgınlıklara bile sevk etmiyor." Zira dış ile iç, fenomen ile numen, ten ile ruh; bilgi ile marifet ve hikmet arasındaki büyük irtibat, büyük denklik ve uyum (adöguatio) yitirildi. En hüzünlü olanıysa, bunun yitirilmiş olduğuna dair herhangi bir fikrin ve kaygının olmayışı, anormal durumun normal bir durum olarak içselleştirilmiş olması.
Sayfa 110Kitabı okudu
Burada şunu demek istemiyoruz, "olmuyorsa kopsun." Aksine sonuna kadar sabredip mücadele etmek icap ediyor, biz burada denkliğin önemini anlatmak istiyoruz. Sadece burada da değil, denklik meselesi birçok cihette elzem. Mesela cehtte, mücadelede, sabırda, sadakatte, mizaç noktalarında. Çünkü bugün tatile gidip lokantaya oturduğunda herkes birbiriyle gülebilir ama kötü günlerde gülmek için dayanıklı iki insan lazım. Eşlerden bir tanesinin eğlencesi pasifize edilmiş bir ev hayatı iken diğerininki hararetlenmiş ve hareketlenmiş bir dışarı hayatıysa bu evlilikte de uyum sorunları olabilir ve çokça örneği de var karşımızda. Küfüvlük çok önemli ve en mühimi de diyanet noktasında diyor Efendimiz (sav).
Sayfa 110 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Eşler Birbirlerine Denk Değilse
% 100 denk bir çift bulmak mümkün değildir. İki taraf birbirine % 70-80 oranında denkse bunu yeterli görmek gerekir. Otuz yaşın altındaki kişiler duygularının etkisiyle denkliği pek önemsemezler. Ama yaş otuzu geçtikten sonra, deyim yerindeyse, kişiler daha müşkülpesent olurlar, tam bir uyum ve denklik ararlar. Belli bir yaştan sonra kişinin beklentilerinin, isteklerinin artması doğaldır fakat başka başka insanlardan söz ettiğimiz için mutlaka bazı farklılıklar olacaktır. % 70-80 oranında bir uyum varsa geri kalan farklılıklar zaman içinde çözümlenebilir. Denkliğin yanı sıra tarafların birbirlerini sevmesi, birbirlerine güvenmesi ve saygı duyması da önemlidir. Taraflar güven bağını arttırıcı şekilde davranırlarsa ilk zamanlarda yaşanan denklikle ilgili sorunlar daha sonra düzelebilir.
Sayfa 152 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Denklik ve uyum
Birbirlerine niyetli bir çift var orada. Adımları nasıl da ölçülü, karşılıklı güven üzerine kurulu nasıl da bir denge görünüyor her hallerinde, nasıl da evrensel bir uyum var tüm davranışlarında, ne sağlam bir güven. Tavırları hafif ve nazik değil, birbirleriyle dans etmiyorlar, hayır, bir dayanıklılık, sarsılmaz bir umudu ve karşılıklı saygıyı esinlendiren bir içtenlik var aralarında. Yaşama bakışlarının "yaşam bir yoldur" şeklinde olduğuna bahse girerim. Yaşamın sevinçleri ve kederleri arasında birlikte kol kola yürümeye kararlı görünüyorlar. Öylesine uyum içindeler ki kadın kaldırımdan yürümek ayrıcalığından bile vazgeçmiş...
Sayfa 69 - Ayrıntı Yayınları