Kur'an'ın beşer kelamı olamayacağının sonsuz delillerinden birkaçı
Kur’ân’ın hak kelamullah (Allah’ın kelamı) olduğuna âit deliller çoktur. Teferruatına girmeden bu delillerden bir kısmını bahsedip sıralayacağız. -1. BELÂGATİ VE TAKLİT EDİLEMEMESİ -2. GAYBDEN HABER VERMESİ -3. GENÇLİĞİ VE ESKİMEMESİ -4. KUR’ÂN’DAKİ İLİMLERİN İNSANÜSTÜ OLMASI -5. GERÇEKLEŞTİRDİĞİ BÜYÜK İNKILAB -6. BAŞTA HZ. MUHAMMED (ASM) OLARAK
Siz, ey ilerici geçinen zavallı bedbahtlar!.. Acaba akıbetiniz ne olacak, hiç düşündünüz mü?.. Şair, şu mısraları sizler için yazmış: «Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek; Siz hayat süren leşler!. Sizi kim diriltecek?..››
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
Kendinizi sıkı tutun... Zira iman ordusu zafer marşları çalarak üstünüze doğru geliyor. Siz istemeseniz de âti, Asr-ı Saadet devri olacaktır!
Reklam
YİRMİ DÖRDÜNCÜ DEVA: Ey ma’sûm hasta çocuklara ve ma’sûm çocuklar hükmünde olan ihtiyarlara hizmet eden hasta bakıcılar!.. Sizin önünüzde mühim bir ticaret-i uhreviye var. Şevk ve gayret ile o ticareti kazanınız.. Ma’sûm çocukların hastalıklarını, o nazik vücûdlara bir idman, bir riyazet ve ileride dünyanın dağdağalarına mukavemet verdirmek için bir şırınga ve bir terbiye-i Rabbânîye gibi, çocuğun hayat-ı dünyeviyesine âid çok hikmetlerle beraber ve hayat-ı ruhiyesine ve tasaffi-i hayatına medâr olacak büyüklerdeki keffaretü’zzünub yerine, ma’nevî ve ileride veyahud Âhirette terakkiyat-ı ma’nevîyesine medâr şırıngalar nev’indeki hastalıklardan gelen sevab, peder ve vâlidelerinin defter-i a’mâline, bilhassa sırr-ı şefkatle çocuğun sıhhatını kendi sıhhatına tercih eden vâlidesinin sahife-i hasenatına girdiği, ehl-i hakîkatca sabittir. İhtiyarlara bakmak ise; hem azîm sevap almakla beraber, o ihtiyarların ve bilhassa peder ve vâlide ise, duâlarını almak ve kalblerini hoşnud etmek ve vefâkârane hizmet etmek, hem bu dünyadaki saadete, hem Âhiretin saadetine medâr olduğu rivayat-ı sahiha ile ve çok vukuat-ı tarihiye ile sabittir. İhtiyar peder ve validesine tam itaat eden bahtiyar bir veled, evlâdından aynı vaziyeti gördüğü gibi; bedbaht bir veled eğer ebeveynini rencide etse; azab-ı uhreviden başka, dünyada çok felâketlerle cezasını gördüğü, çok vukuatla sabittir.
Sayfa 219 - İhlâs Nur NeşriyatKitabı okudu
"Hiçbir deve çölde kaybettiği yavrusunu, Abdullah b. Ömer 'in (r.a) Resûlullah'ın (s.a.v) izlerini araması gibi aramamıştır."
Sayfa 70
Dehr-i dûn her lahza bir nev-res güli ber-bâd ider Bülbül-i bî-çâre hasretler çeküp feryâd ider Çeviri: Aşağılık dünya her ân açılan bir gülü perişan eder de, çaresiz bülbül özlem duyup, inler durur.
Asr-ı Saâdet zemininden benim de çok etkilendiğim, gücüm tükendiği zaman aklıma gelen bir hadis var. Efendimiz (sas) o hadiste şöyle buyurmuştur: İnsanlar, develere benzer. Bazen yüz devenin içerisinden bir tane binilebilecek deve bulamazsın.” [Buhârî, “Rikak”, 189]
Sayfa 109 - Siyer Yayınları
Reklam
365 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.