Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Resûlüllah (s.a.v.) buyurdu: "Ölü kabrinde boğulurken yardım isteyen bir adam gibidir. Ölü, babasından veya kar- deşinden veya herhangi bir dostundan gelen duâyı bekler. Bu da ona geldi mi, bu duâ onun için dünyâ ve dünyanın içindeki nesnelerden daha sevimli olur. Muhakkak ki, ölü ler için dirilerin hediyeleri dua ve istiğfardır." 122 Seleften biri buyurdu: "Bir kardeşim öldü. Onu rüyada gördüm ve sordum: Kabrine konulduğun an hâlin nasıl oldu? Dedi ki: Bana, birisi, ateşten bir kıvılcımla geldi. Eğer bir duacı bana duâ etmeseydi, zannederdim ki, o ateşle bana vuracaktı!"
Enes (r)'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (s) şöyle buyurdu "Din kardeşin zalim de olsa mazlum da olsa ona yardım et." Bir adam: -Ya Resulallah! Kardeşim mazlumsa ona yardım ederim. Ama zalimse ona nasıl yardım ederim, söyler misiniz? dedi. Peygamberimiz: -"Onu zulümden alıkoyar, zulmüne engel olursun. İşte bu da ona yardım etmektir" buyurdu.
Sayfa 136 - Buhari, Mezalim 4; Ikrah 6. Tirmizi, Fiten 68Kitabı okuyor
Reklam
Uhud Savaşı
Peygamber'in (s.a.a) öldürüldüğü söylentisi yayılınca, Müslümanların çoğu geri dönüp kaçmaya başlamış, ama Hazret'in hayatta ve sağ olduğu öğrenilince, İslâm ordusu tekrar moral kazanarak savaş meydanına geri dönmüştü. Bu sırada birçoğu ağır yaralanmıştı. Bu yaralıların olup bitenlerden haberi yoktu. Bu yaralılardan biri de Sa'd b. Rabi'di; on iki yerinden ağır yara almıştı. Kanlar içinde yerde yatan Sa'd'i gören bir Müslüman ona yaklaşıp: "Peygamber ölmüş diyorlar." dedi. Sa'd'in cevabı pek ilginçtir: "Peygamber ölebilir, ama onu gönderen Allah da mı öldü ki sizler böyle kaçıyorsunuz? Muhammed'in dini ölmedi ki! Ne bekliyorsun sen? Dinini neden müdafaa etmiyorsun kardeşim?!"
Sayfa 76 - Kevser YayınlarıKitabı okudu
Evrim yok bilim yalan, bilim insanları benden iyi mi bilecek (!)
Yazıya tarihte yaşanmış iki farklı olayı anlatarak başlayacağım. İlk olarak, kilisenin paratonere karşı çıktığını duymuşsunuzdur. Bilmeyenler için, eskiden kiliselerin çatısındaki haç metal olduğu için yıldırımı üstüne çekermiş, din adamları da bunu ilahi bir uyarı olarak yorumlamış. Daha sonra yıldırımın metale çekildiği ortaya çıkınca bu yorum
Mümin kardeşim! Eğer sen hanımının doğru, güzel huylu ve ahlâklı olmasını istiyorsan, kendin yüce Allah’a karşı doğru olmaya bak. İmam Şa’rânî (k.s)
208 syf.
·
Puan vermedi
·
19 saatte okudu
Tüm kitapsever dostlarıma mutlu günler kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum. Alemlerin Efendisi SAV, Hz Ebubekir RA'ın bu vakur ve kararlı yanıtını duyduğunda, içinden bir tebessüm yayılmıştı. Hz Ebubekir RA'a şöyle demişti: "Ey Ebubekir! Sen Sıddıksın." Bu kelimeyle, Hz Ebubekir RA, bir rütbe elde etmişti. Ancak bu, herhangi ve sıradan bir rütbe değildi. Bu rütbe erdemin, dürüstlüğün, sadakatin nişanıydı. Bu, sıddıklığın, hakikate tam bir teslimiyetin rütbesiydi. Öyle bir rütbe ki, rütbelerin en yücesi, en anlamlısı olmuştu. Peygamber Efendimiz SAV şöyle buyurdu: "Şayet ben ümmetimden bir dost edinecek olsaydım ancak Ebubekir'i edinirdim. Lakin o benim kardeşim ve ashabımdır." "Ebubekir'den başka imana davet ettiğim herkes bir duraklama, bir tereddüt, bir şaşkınlık geçirdi. Fakat o, kendisine İslâm'ı anlattığım zaman ne durakladı ve ne de tereddüt etti." Roman olarak biz okurlara sunulmuş olan bu kısa romanda gerek peygamber efendimizin hayatında kıymetli yeri okaran gerekse İslam tarihî açısından önemli bir şahsiyet olan Hz. Ebubekir RA'ın hayatını okuyoruz. Oldukça akıcı ve anlaşılır bir şekilde kaleme alınmış olan kitabı hem yetişkinler hem de 10 yaş üzeri çocuklarımız rahatlıkla okuyabilirler.
Dost Üzülme
Dost ÜzülmeZübeyir Kâmil Müderrisoğlu · Birgençlik Yayınları · 20244 okunma
Reklam
ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİNİN MEKTUBU
Erzurumlu İbrahim Hakkı
Erzurumlu İbrahim Hakkı
Sultan Üçüncü Mustafa Han devri Osmanlı âlimlerinden olan Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri (vefatı 1780), bazı dostlarına yazdığı mektuplarında şu nasihatlerde bulunmuştur: Ey din kardeşim! Evvelâ sana takvâyı tavsiye ediyorum, ta ki Allah sevgisinin lezzetini kalbinde duyabilesin. Allâh’a tevekkül et. O, sana her işinde kâfi gelir.
ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİNİN MEKTUBU
Sultan Üçüncü Mustafa Han devri Osmanlı âlimlerinden olan Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri (vefatı 1780), bazı dostlarına yazdığı mektuplarında şu nasihatlerde bulunmuştur: Ey din kardeşim! Evvelâ sana takvâyı tavsiye ediyorum, ta ki Allah sevgisinin lezzetini kalbinde duyabilesin. Allâh’a tevekkül et. O, sana her işinde kâfi gelir. Her işini
ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİNİN MEKTUBU Sultan Üçüncü Mustafa Han devri Osmanlı âlimlerinden olan Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri (vefatı 1780), bazı dostlarına yazdığı mektuplarında şu nasihatlerde bulunmuştur: Ey din kardeşim! Evvelâ sana takvâyı tavsiye ediyorum, ta ki Allah sevgisinin lezzetini kalbinde duyabilesin. Allâh’a tevekkül
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.