~DİRİLİŞ NESLİNİN ÂMENTÜSÜ~
Her şeyin bir vakti olduğuna inananlardanım. Ne demişler "Vakti gelince gül de açar bülbül de öter." Nitekim öyle de oldu.. Diriliş Neslinin Amentüsü defalarca elime aldığım fakat bir türlü mesafe kat edemediğim bir kitaptı. Üstad Karakoç'un kalemini bu kadar merak ediyorken bu kitabı bir türlü okuyamamış olmamın da sebebi buymuş meğer, vakti varmış.. Evet okuyana kadar çok geç kaldığımı düşündüm kitap için. Ama okurken "Hayır" dedim. Şimdi tam zamanıymış. Diriliş işçisi olmanın vakti, saati, yaşı yokmuş. Bilinci varmış, azmi varmış, koşusu varmış..
Üstad Karakoç eserinde "Diriliş Medeniyeti Nasıl Kurulur?"u gerekleri ve gerekçeleriyle anlatmış. Bu medeniyeti tesis edebilmek adına bir müslümanın nasıl Diriliş Eri, Diriliş Pîri olacağını, toplumda her kesimin üzerine düşen görevleri ivedîlikle izah ediyor.
"Statik inançlı ve eylemli olmayacaksın. Dinamik olacaksın. Namazın da meşale olacak, orucun da. Zekâtın, haccin da dinamik olacak. İslâm entelijansiyasını kuracaksın. İslâm sana, et, kemik, deri gibi, hatta, ciğer, ilik, kalb, beyin olacak, hatta zeká, zihin ve ruh olacaktır." diyor ve bizlere güven veriyor.
Son söz olarak Üstad;
"Yeniden doğacaksın.
Kıyametini yaşayıp yeniden dirileceksin.
Azrail'i, İsrafil'i ve Cebrail'i âdeta göreceksin.
Yardım edecek onlar sana.
Domuza karşı aslan, yılana karşı kartal, baykuşa karşı hüthüt, kargaya karşı bülbül, eşeğe karşı at olacaksın. Dünyaya, eşyaya yeniden anlamını getireceksin.
O zaman Allah da sana, senin kendi öz anlamını bağışlayacaktır.
Hiç kuşkun olmasın!"
