Sakın kıskanç olduğumu düşünmeyin. Kıskançlık yabancısı olduğum bir duygudur, çünkü değerimin ne olduğunu bilirim ben.
Ama adalet hissim vardır, müzik işinde ise bazı şeyler tamamen adaletsiz.
Solist alkışlara boğulur, bugünün seyircisi daha fazla alkışlamasına fırsat verilmezse cezalandırılmış gibi hissediyor kendini; şefe de alkışlar sunulur: Şef en az iki kere konsertmaysterin elini sıkar; bazen bütün orkestra ayağa kalkar... - Kontrbasçı olarak insan doğru dürüst ayağa bile kalkamaz. Kontrbasçı iseniz -tabiri mazur görün- her bakımdan yeriniz itten aşağıdır!
işte bu yüzden diyorum ki, orkestra insan toplumunun bir aynasıdır.
Çünkü gerek birinde gerek öbüründe, zaten en pis işleri yapanlar bir de üstüne ötekiler tarafından horlanır.
Köyündeki hiçbir kadına rahat vermediğin konusunda bizi uyarmışlardı, ama biz evlenince uslanacağını ummuştuk. Ne yazık ki kimi erkekleri ancak teneşir paklıyor. Eğer ilacı buysa, bu ülkede bunu giderecek binlerce hekim var.
“Milletimizin zalim olduğu iddiası da sırf iftiradan, baştan başa yalandan ibarettir. Hiçbir millet, milletimizden daha çok yabancı unsurların inanç ve âdetlerine riayet etmemiştir. Hatta denilebilir ki, başka dinlere mensup olanların dinine ve milliyetine riyetkar olan (saygı gösteren) yegâne millet bizim milletimizdir.”
–
"Kadın milleti oğlum," dedi. "Onların ayrı bir lisanı olur. O lisanı bilmeyen anlayamaz kadınları."..
.."Mesela bir kadın sana senden nefret ettiğini söylüyorsa bil ki bu, seni çok seviyorum demektir. Eğer bir kadın sana, beni bir daha sakın arama, demişse bu, beni arkası arkasına ara demektir. Ama eğer sen onun istemediği bir şey yapmışsan veya onu önemsememişsen tehlike büyüktür evlat. Peki, seki sen bilirsin, der sana. Bu sözü duyarsan bil ki artık hapı yutmuşsundur. Yani kadın kendi lügatinde sana, 'Demek beni ciddiye almıyorsun, görürsün gününü sen,' demek istemiştir."
"İnsanın kendi üzerinde durması, kendini sevmesi, kendine zaman ayırması bencillik değildir;
Însanın kendi kendine verdigi bir haktır ve bu hakkını da kullanmalıdır."
.