Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sürpriz ;))
(Çocuk kitaplarının çocuklar tarafından ya­zılmaması herkes için en hayırlısı. İlk romanı­mı sekiz yaşlarındayken, babama doğum günü armağanı olarak yazmıştım. Kitabıma mavi ipekten bir kılıf dikip üzerine yıldızlar işlemiş­tim. Adı Sally'nin Sürprizi'ydi. Tekrar okudu­ğumda fark ettim ki kitaba adını veren sürpriz, muhtemelen bir olay örgüsünün olmamasıydı. Kitapta hiçbir şey olmuyordu. Yani bir bakıma Godot'yu Beklerkenvari, avangard bir romandı. Ama çok fazla at betimlemesi vardı ki bu açı­dan o kadar da avangard sayılmazdı.)
Sayfa 6 - Domingo
EFT Kumbarası
Tıklamaları başlattığınızda enerji akmaya başlar, bununla birlikte düşünceler, duygular, fikirler ve anılar da akar. Örneğin çocukluğunuzda doğum günü armağanı almadığınız bir doğum gününü anımsarsınız. Durup bu konu üzerinde kafa yormaya başlamak yerine onu ilerideki bir seansta ele almak üzere bir kâğıda yazıp kenara koyarak üzerinde çalıştığımız soruna, yani örümceklerden duyduğumuz korkuya dönmeliyiz. Bu şekilde yazıp EFT kâsesine (kutusuna, saksısına vs.) koyduğunuz kâğıtlardan ilerideki seanslar için seçme yapabilirsiniz. O anda üzerinde durmaya zamanınız ve olanağınız olmayan sorunlar için bu iyi bir yöntemdir. Daha sonra, zamanınız olduğunda aralarından birini seçip tıklamalarınızı başlatabilirsiniz. Eğer gerçek Şifa Bulma Olayı gerçekleşmeden dikkatiniz dağılırsa sorunun yazılı olduğu kâğıdı tekrar kaseye koyabilir ve seansı daha sonra tamamlayabilirsiniz. Çoğunlukla bazı uygulamaların başka sorunları da giderdiğine tanık olabilirsiniz. EFT kasenize sık sık göz atarsanız bir sorunun sorun olmaktan çıktığını fark edebilir ve o kâğıdı atabilirsiniz. EFT kasesinde tıklamaları gereken konuları biriktiren kişiler, çeşitli sorunlara bir arada göz atmanın ve onları belli bir bakış açısıyla incelemenin bunların belirtileri ve temel nedenleri arasındaki bağlantıları fark etmekte fayda sağladığını söylüyorlar. EFT kâsesinde birikenlere arada bir göz atıp güncelleme yapmak başlı başına çok ilginçtir ve kişisel gelişiminizin tamamen yeni bir yolda ilerlemesine yardımcı olabilir.
Sayfa 45 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Doğum Günü Armağanı
Zaten bu yıl, hediye falan istemiyorum. Hem zaten ben kazara hayattayım.
Meral kapıdan bıraktığı yemekle birlikte bir de fotoğrafını göndermiş bana. Arkasında el yazısı var... "Yaş günü armağanı. Öperim. Meral." Ben o güne dek kendim için yaş günü yapmış değildim. Yaş günümde de kimseden armağan almış değildim. Üstelik doğum tarihimi de bilmiyordum... Ancak görüş gününde Meral'den öğrenebildim ki 20 Aralık benim yaş günümmüş. Kızcağız, armağan almaya parası olmadığı için de kendi fotoğrafını göndermiş, ne de "iyi yapmış!"
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar. _Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım. _Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
« 1979'un Şubat'ında, Ülkü Tamer o sıralar yayınevinde yöneticilik yapıyor, Bilge Karasu'nun kendisini ziyarete geldiğini haber veriyorlar. Kucaklaşıyorlar. Birer çay söyleyip neler yaptıklarından söz ediyorlar. Tamer, "Yeni bir şeyler var mı?" diye sorunca Karasu gülüyor ve "Ben de onun için gelmiştim. Bir kitabım var. Göçmüş Kediler Bahçesi. İlgilenir misin?" diyor. Tamer, Karasu'nun elindeki dosyayı alıyor hemen. Ancak Karasu'nun, kitabını önerirken sıkıldığını da fark ediyor. "Bir oku istersen." dediğinde "Yahu," diyor, "nesini okuyacağım! Senden okuyacağım kadar okudum. Bunu da kitap olarak çıkınca okurum." Karasu, "Basacak mısın yani?" diye soruyor. "Bugün doğum günüm. Bana bundan güzel bir doğum günü armağanı verilemezdi. Sağol." diyor ve kitabı kısa sürede yayımlıyor. Ülkü Tamer, bu anısını anlattıktan sonra şu cümlelerle bitiriyor hikayeyi: "Daha sonraki yıllarda, ölünceye kadar doğum günümü hiç unutmadı, sevgili Bilge, en azından bir kartla hep kutladı."»
Sayfa 134 - Sayı: 54 Eylül - Ekim 2023 ( Çapraz Okumalar )Kitabı okudu
Reklam
“Partiye giderken, küçük erkek çocuğuna doğum günü armağanı olarak küçük bir elektrikli tren satın almaya karar verdiler. Çocuk oyuncağa çok sevinmişti ve onu odasına götürdü. Kısa bir süre sonra çocuk yeniden ortaya çıktı ve konuğa onunla birlikte odasına gelmesini ve ona trenin nasıl işlediğini göstermesini söyledi. Ziyaretçi çocuğun odasında uzun bir süre kaldı; o gelmeyince, adamın karısı ve ev sahibesi çocuğun odasına girdiler. Küçük erkek çocuğu o zamana kadar trene olan ilgisini yitirmiş, başka bir oyuncakla oynuyordu. Ziyaretçi yere uzanmıştı, harekete geçirmeye çalıştığı trenle meşguldü.”
Sayfa 236Kitabı okudu
Tıklamaları başlattığınızda enerji akmaya başlar , bununla birlikte düşünceler , duygular , fikirler ve anılar da akar . Örneğin çocukluğunuzda doğum günü armağanı almadığınız bir doğum gününü anımsarsınız . Durup bu konu üzerinde kafa yormaya başlamak yerine onu ilerideki bir seansta ele almak üzere bir kağıda yazıp kenara koyarak üzerinde çalıştığımız soruna , yani örümceklerden duyduğumuz korkuya dönmeliyiz . Bu şekilde yazıp EFT kâsesine ( kutusuna , saksısına vs.) koyduğunuz kağıtlardan ilerdeki seanslar için seçme yapabilirsiniz. O anda üzerinde durmaya zamanınız ve olanağınız olmayan sorunlar için bu iyi bir yöntemdir. Daha sonra zamanınız ve olanağınız olduğunda aralarından birini seçip tıklamalarınızı başlatabilirsiniz . Eğer gerçek Şifa Bulma Olayı gerçekleşmeden dikkatiniz dağılırsa sorunun yazılı olduğu kağıdı tekrar kâseye koyabilir ve seansı daha sonra tamamlayabilirsiniz.
Sayfa 45 - Pegasus
Keçe çizmeleri sabah sabah ıslatmanın hiçbir anlamı yoktu. Şuhov koşarak barakaya dönse bile değiştirecek başka çizme bulamazdı... Sekiz yıllık hükümlülüğü sırasında çeşit çeşit ayakkabı düzeni görmüştü şu kampta. Keçe çizmesiz, potinsiz kış geçirdikleri olmuştu. Bunların yerine karda otomobil izi bırakan lâstik ayakkabılar ve ağaç kabuğundan çarıklar verilirdi. Şimdilerde ayakkabı işi biraz düzene girmişti. Kolbaşı yardımcısı Pavlo ile birlikte ambarlardan birinde iş buldukları için elinde sağlam burunlu, üst üste iki dolakla giyilebilen, esaslı bir çift fotin edinebilmişti Şuhov. Doğum günü armağanı almış gibi sevinerek, bir hafta gıcır gıcır fotinlerin topuklarını birbirine vura vura geçti. Aralıkta da keçe çizmeler yetişti imdadına. Aman ne; sevinçti o! Artık karada ölüm yoktu...
Böylece, birkaç kuruşluk doğum günü armağanı olan çikolatasını yemeyi bir ay boyunca sürdürürdü.
Sayfa 7 - PDFKitabı okudu
Reklam
"Sevgili Patiayak Teşekkürler, teşekkürler, Harry'nin doğum günü armağanı için çok teşekkürler! Kesinlikle en sevdiği armağan oldu. Bir yaşında ve şimdiden oyuncak bir süpürge ile hızla geziniyor, kendinden öyle hoşnut bir hali var ki, sen de göresin diye zarfın içine bir resim koydum. Gerçi yerden ancak yarım metre yükselebiliyor ama kediyi öldürmesine ramak kaldı ve Petunia'nın bana Noel'de gönderdiği korkunç bir vazoyu da parçaladı (hiç şikayetim yok). Tabii James bunu çok komik buldu, büyük bir Quidditch oyuncusu olacağını söylüyor, ancak bütün süsleri toplayıp kaldırmak zorunda kaldık, harekete geçince de gözümüzü ondan ayırmamaya özen gösteriyoruz. Çok sakin bir doğum günü çayı içtik, sadece biz ve Harry'e bayılan ihtiyar Bathilda. Senin gelmediğine öyle üzüldük ki, ama yoldaşlık her şeyden önce gelmeli ve zaten Harry de doğum günü olduğunu bilecek kadar büyük değil henüz! James burada kapalı kalmaktan biraz gerilmeye başladı, belli etmemeye çalışıyor ama ben anlıyorum - üstelik Görünmezlik Pelerini de hala Dumbledore'da, yani küçük gezintilere çıkma şansı yok hiç. Eğer ziyarete gelebilirsen, bu onun moralini öyle yükseltir ki. Geçen hafta sonu Kuyruk buradaydı, bana biraz canı sıkılmış gibi geldi, ama herhalde McKinnon'ların haberindendir; duyunca bütün akşam ağladım. Bathilda hemen hemen her gün uğruyor, büyüleyici bir ihtiyarcık, Dumbledore hakkında en şaşırtıcı hikayeleri anlatıyor bilse memnun kalacağını sanmam! Aslında ne kadarına inanacağımı bilemiyorum, çünkü insana inanılmaz geliyor Dumbledore'un..."
Sayfa 170Kitabı okudu
Doğum Günü Armağanı
Zaten bu yıl, hediye falan istemiyorum. Hem zaten ben kazara hayattayım.
Sayfa 47 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
Hasan El Benna'nın öldürülmesi Kral Faruk'a doğum günü armağanı olarak sunulacaktı. Nitekim Benna vurulduğunda, kral durmadan hastaneyi arayıp, "Hasan El Benna öldü mü?" Diye soruyordu. Hastaneye akın eden müslüman doktorları içeri sokmakdıkları gibi içerideki doktorlar da müdahale etmeye cesaret edemiyorlardı. Nihayetinde üstad kan kaybından hayatını kaybetti.
Sayfa 432 - Risalet YayınlarıKitabı okudu
Doğum Günü Armağanı
Bir şeyi bırakmak, hepten bırakmak senin için olanaksız mı? Her parçayı mlela mühürlemen şart mı, Öldürebileceğin her şeyi öldürmen şart mı? Bugün senden yalnızca bunu istiyorum ve senden başkası veremez onu bana.
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.