Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bunun normali, dualite...
Günümüzde kendisi ve yaptıklarıyla tek yanlı ve olumlu bir ilişki kurabilen herkesin anormal olduğu söylenebilir. Bu tamamen egemenlik altına, denetim altına alınmış (tamamıyla normalleştiril­miş) bir insandır. Bunlar çok sayıda olup ikili ve içinden çıkılamayan düşünceleri kafalarından sile­rek gerçekliğe, kendi ürettikleri gerçekliğe inanan insanlardır. (...) Zira ikilik ne unutulabilir ne de yok edilebilir. Oyunun kuralı ikiliktir. O bir tür şeylerin kesinlikle tersine çevrilmesini sağlayan karşı çıkılması ola­naksız sözleşme kuralıdır.
Sistem düalite üzerine kuruludur fakat bir nitelik diğer bir nitelikten daha üstün ya da daha aşağıda değildir ikilik böyle çalışır birini yaratmadan diğerini yaratamazsın tahterevallinin iki ucu gibidir bir tarafını ittiğinde diğer tarafını çoktan harekete geçirmişsindir artık diğer ucunun hareketini engelleyemezsin
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Türklerin Dostoyevskisi
En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim; Bu bir başyapıt! Peyami Safa da Türklerin Dostoyevskisi. İnsanın tüm dehlizlerine inen ne bir eksik ne bir fazla tahlilleri ile tamamen insanı ve insana dair duyguları çıplaklıkla sergileyen bir roman. Psikoloji biliminin edebiyatı takip ettiğini gösteren en güçlü örneklerden biri. Ve bunu yaparken
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,6bin okunma
280 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Galaktik İnsan
Bu tarz konulara meraklı kimselerin seveceği bir kitap ancak bazı kişiler kesinlikle  saçma bulacaktır.Burda bahsedilen dünyanın gireceği foton kuşağı etkisi ile dünyamızın bir karanlığa gömüleceğidir ki konusu geçen karanlık gözle görülen bir karanlıktan ziyade bilinç karanlığı olarak  düşünüldüğünde çok farklı anlamlar çıkartılabilir. Bu karanlık sonrası ışık /aydınlık döneme geçişten kasıtta insanların uyanışı/bilinçlenmesi olarak bakıldığında kitap daha anlaşılabilir.Sonuç olarak kitapta bahsedilen  4 yasa kuralı, ışık ,iyilik ,doğruluk,barış bunlar semavi dinlerde de olan ve insanlık için olması gereken şeylerdir.Kötülük/karanlık dünya oluşumundan beri hep var ve olması da gerekli ki iyilik/ışık da olsun. İnsan hücresinin nasıl ki +/- kutupları varsa dualite prensibine göre ikilik yada denge tezahürü  her zaman var olmak durumunda.Genel olarak kitabın dili ,yazarın anlatımı kolay anlaşılabilirdi keyifle okudum. 
Galaktik İnsan
Galaktik İnsanSheldon Nidle · Akaşa Yayın · 201052 okunma
İnsanın mizaç ve kişilik boyutu; aslında her türlü eksikliğin ve ikiliğin ötesindeki özün; ikilik/dualite ve sınırlı varoluş düzlemindeki bir yansımasıdır.
Sayfa 399Kitabı okudu
İLAHİ NİZAM VE KAİNAT /BEDRİ RUHSELMAN
Dünyada daima ikilik mevcuttur. Her şey de , maddenin bütün radyasyonlarında , maddenin esasında , teferruatında , maddenin varyasyonları olup da maddeden arî gibi görünen bütün ruhî hallerde , cansız denilen maddelerde , canlı denilen maddelerde , fertlerde , fertlerin birbirlerine karşı durumlarında , kolektivitede, hislerde ,fikirlerde velhâsıl müşahede edilebilen ve edilemeyen dünyanın bütün şartlarında düalite prensibi ve değer farklanması mekanizması hakimdir. Ve maddenin vahdet gibi görünen her halinde birbirine zıt karakterde ve muvazene halinde iki unsur daima mevcuttur. Bir ünitede bu zıt unsurların mevcut bulunması şarttır. Zira bu olmaksızın madde teessüs edemez, yaşayamaz dağılır. Ve madde mevcut olmayınca da hiçbir şeyin varlığından bahsedilemez.
Sayfa 23 - MTİAD1950Kitabı okudu
Reklam
"Bütün bunları birbirinden farklı görmenin sebebi yine öze karşı olan cehalettir. Sıcağı ve soğuğu, iyiyi ve kötüyü ayrı zannedersin ki bu çok normaldir. Sistem düalite üzerine kuruludur. Fakat bir nitelik diğer bir nitelikten daha üstün ya da daha aşağıda değildir; tam tersi aynı enerjinin iki farklı ucudur. Zevk duyup onun peşinden gittiğin zaman acının gelmesi kaçınılmazdır. İkilik böyle çalışır, birini yaratmadan diğerini yaratamazsın."
Dualite- İkilik
'Temel bir parçacığın doğasına derinlemesine bakan bilim adamları, bazen bir dalga ve bazen de bir parçacık olarak ortaya çıktığını keşfettiler. Bir dalga, parçacıktan oldukça farklıdır. Bir dalga, sadece bir dalga olabilir. Parçacık olamaz. Bir parçacık ise sadece parçacık olabilir, dalga olamaz. Ama dalga ve parçacık aynı şeydir. Ama ona dalga ya da parçacık demek yerine, İngilizce dalga anlamına gelen 'wave' ile parçacık anlamına gelen 'particle' kelimelerini birleştirerek 'wavicle' diyorlar. Aynı şey bizim zihnimiz için de geçerlidir. Dualistik görünüşümüz bize, zihnin beden olamayacağını ve bedenin zihin olamayacağını söyler. Ancak daha derinden baktığımızda bedenin zihin, zihnin ise beden olduğunu görüyoruz. Eğer zihni ve bedeni birbirinden tamamen ayrı olarak gören dualiteyi ya da ikiliği aşabilirsek, gerçeğe yaklaşabiliriz.
Sayfa 16 - Sola UnitasKitabı okudu
Okumalarım seyretmelerim ister kitap ister film dizi ister Kur'an ı kerim olsun, hepsi benimle konuşuyor, mutlaka bana yaşadığım hayatı algılarken ya da hayata ve veya Yaratana sorduğum sorulara her durumda mutlaka bir cevap geliyor, okuduklarımı yaşamak zor zanaat zira ortam müsait değil ama özellikle ontolojik tesbitler hayaller alemine
137 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bilinçaltı konularıyla ilgilenmeye başladıktan sonra rüyalar ve sayılara olan merağım da arttı. İbnü’ı Arabî’nin bahsettiğim konular ile ilgili derlemesi olan kitabı aldım. Merağım ikiye katlandı diyebilirim. O kadar özel ve derin konular ki, bilmek başka bir bilgiyi öğrenmeye itiyor insanı. Rüyalar, eski zamanlardan beri merak edilen
İbnü'l Arabi
İbnü'l ArabiOsman Nuri Küçük · Nefes Yayıncılık · 201673 okunma
Reklam
S: Kavrayamadığım bir şey var. Siz Öz Varlık'tan bilge, iyi, güzel ve her yönden mükemmel olarak söz ediyorsunuz ve kişinin de onun bir yansıması olduğunu, kişinin kendine ait bir varlığı bulunmadığını bildiriyorsunuz. Diğer yandan, kişinin kendisini idrak etmesine yardım etmek için onca zahmete giriyorsunuz. Eğer kişi o kadar önemsizse, onun esenliği için bunca uğraşmak niye? Bir gölge kimin umurundadır? M: Siz bir ikilik (dualite) getiriyorsunuz, halbuki böyle bir şey yok. Beden vardır ve Öz vardır. İkisi arasında zihin. Öz, "Benim" duygusu halinde zihinde yansır. Zihin, işlenmemişliği, huzursuzluğu, ayırt edebilme yeteneğinden ve içgörüden yoksunluğu nedeniyle, kendisini Öz Varlık olarak değil, beden olarak kabul eder. Bütün yapılması gereken, Öz ile özdeşliğinin farkına varabilmesi için zihni arındırmaktır. Zihin Öz'le karışıp birleştiğinde, beden asla sorun çıkarmayacaktır. O her ne ise o olarak kalacaktır; bir bilme ve eylem aracı, içteki yaratıcı ateşin bir aleti ve ifadesi. Bedenin nihai değeri, onun tümüyle evren olan kozmik bedenin keşfedilmesine hizmet etmesidir. Siz kendinizi tezahür içinde keşfettikçe, kendi imgelediğinizden çok daha fazlası olduğunuzu keşfetmeyi de sürdürürsünüz.
"Kıskançlık... Ne tuhaf bir duygu. İstisnasız tüm insanların hissettiği ama diğerleri görmesin diye üzerini örttüğü karanlık yanı. Tıpkı tüm hayatın üzerine kurulduğu dualite (zıtlık) gibi insan da bu ikilik üzerine kuruluydu. İyi ve kötü. Karanlık ve aydınlık. "
Sayfa 64 - İnkılap kitabeviKitabı okudu
40 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.