240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Her yerdeler
Kitabın bölümleri ve içerik hakkında bilgi verenler olmuş . Bu alanlara girmeden narsistin denizine düşenlerin yılanlarını tanıtacak bilgileri toparlamak istedim . Bir narsisti tanımadan başedemez ve hayatınızda bu kişilik bozukluğundan muzdarip olanlardan koleksiyon yaparsınız peki nasıl bencil mi narsist mi ayrımını yapabiliriz . NARSİSİZMİN
Narsistik Bir Dünyada Hayatta Kalma Rehberi
Narsistik Bir Dünyada Hayatta Kalma RehberiSandy Hotchkiss · Kuraldışı Yayınları · 2014114 okunma
yazar cidden çok sabırlı bir psikiyatristmiş
Ensest ilişkiye giren pek çok hastadan, karısı tarafından nasıl reddedildiğini ve kendini, küçükken sahiplenici, hükmedici ya da ihmalkar bir annenin yanında hissettiği gibi, küçük düşmüş, aşağılanmış ve yetersiz hissettiğini dinledim. Ensestin başlamak üzere olduğunun klinik bir göstergesi, kocanın karısıyla bir süre cinsel ilişkiye girememesi olabilir. Vakaların birçoğunda bu, kadının yeni hamileliğiyle, doğumuyla ya da çöküntüde olmasıyla ilişkilidir. Hasta genellikle karısının soğukluğundan, uzaklığından ve cinsel duygusuzluğundan söz eder ve karısının onunla sevişmek istemediğini anlatır. Herhangi bir evlilikdışı ilişkiye giremediğini söyler ve aslında karısına sadakatsizlik etmeyi aklından bile geçirmediğini iddia eder. Hatta ensestten "cinselliği aile içinde tutmak" olarak söz eder (ona göre bu, ailenin dışına çıkmasına oranla, karısına daha az ihanet etmektir) ve bu ifadede kinizm yoktur. Söz konusu durumlarda, özellikle duygusal yoksunluk ve iletişim eksikliği yaşayan çiftlerde, "çözüm" çocuğun baştan çıkarılması gibi görünür.
Reklam
Yerici sözlere ve genellemelere yönelinir.Tam da kendi sorumlu olduğu şeyden -iletişim eksikliği- dolayı karşısındakini suçlamakta manipülatörün eşi yoktur.Manipülatör kendini ortaya koymaz,ama muhatabını bunu yapmaya mecbur eder,bunun sonucu da partnerin otomatik olarak hatalı olmasıdır.Bu manevralardan sonra ,manipülatör ‘duruşma bitti’ tutanağını imzalar ,çıkan sonuç onu daha da avantajlı kılar.
268 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Benliğini Arayan Çocuk Zeka geriliği olduğu düşünülen, iletişime kapalı bir çocukla tanışıyoruz kitapta. Aile, çocuklarında bir anormalliğin olduğu konusunda emin fakat ne olduğunu çözemiyor. Öğretmenlerin ve uzmanların yönlendirilmesiyle aile oyun terapisine başvuruyor. Kitapta her seansa şahit oluyoruz. Dibs, anlatılanların aksine kendini keşfetme yolculuğunda oldukça hevesli ve yeteneklerini sergileyen bir tutumda. Peki gerçekten sorun nerede? Ortadaki iletişim sorununda ailenin rolü ne? Dibs üstün zekalı bir çocuk mu? Çocukta var olan üstün yetenekleri besleyen duygusal yakınlık eksikliği nelere sebep olmuş olabilir? Dibs mi aileyi reddediyor, aile mi Dibs’i? İlerleyen seanslar boyunca görüyoruz ki aslında Dibs istenmeyen bir hamilelik sonucunda doğmuştu. Baba çocuk istemiyor, anne ise henüz kendini hazır hissetmiyordu. Bilinçaltında reddedilen bir çocuktu Dibs. Bu yüzden bebekliğinde gösterdiği yaşıtlarından farklı davranışları, anormal ve kötü bir özellik olarak etiketlenmişti. Kitapta süreç boyunca Dibs’in kendini keşfetme yolculuğuna ve lider bir çocuğa dönüşmesine tanık oluyoruz. Bununla beraber aile ilişkilerindeki sorunlar adına ailenin farkındalığının artmasına ve gerçek değişimin yaşanmasına da şahit oluyoruz. Benliğini Arayan Çocuk kitabıyla çocukların davranışları altında yatan temel ihtiyaçların ve oyun terapisinin önemini kavrıyoruz. Şimdiden iyi okumalar.
Benliğini Arayan Çocuk
Benliğini Arayan ÇocukVirginia M. Axline · Panama Yayınları · 20182,966 okunma
Deney sonrası araştırmalar, Harlow'un yetim maymunlarının büyüdüklerinde de, bebekliklerinde beslenme eksikliği çekmemelerine rağmen duygusal sorunlar yaşamaya devam ettiğini gösterdi. Bu maymunlar, maymun topluluğuna uyum sağlayamadı, diğerleriyle iletişim kurmakta zorlanarak yüksek endişe ve saldırganlık gösterdiler. Yapılan çıkarım çok kesindi, maymunların fiziksel ihtiyaçlarının ötesine geçen psikolojik ihtiyaçları söz konusuydu ve bunlar karşılanmadığında acı çekiyorlardı.
Duygusal Iletişim Eksikliği
İnsanların sözcüklerle kuramadığı sadece duygularında saklı olan ve hissetmeyle kavranabilen duygusal iletişim eksikliği günümüzün en yaygın hastalığıdır. Zira bu eksiklik çoğaldıkça ruh ile beden dengesini kaybeder ve değersizlik hissi ile birey her türlü kötü düşünceye hizmet edebilir. Karşı komşunuza vereceğiniz "selam" iş yerinizdeki arkadaşlarınıza diyeceğiniz "iyi akşamlar" ya da çocuğunuza sarılmak bu eksikliği kolayca giderebilir. Unutmayın her insan "özeldir". Bunu hissetmek ve hissettirmek gerekir.
Reklam
55 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.