Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor, Rasulullah (sav) şöyle bu­yurmuştur: “Allah katında kurranın/ilim adamlarının en buğzedileni/iğrenci, emirleri/idarecileri ziyaret edip duranlardır.”
Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)'dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Allah’ın büyüklüğüne saygı ve azabından korkusuyla gözyaşı döken kişi sağılmış süt memeye dönmedikçe cehenneme girmez. Allah yolunda cihad ederken oluşan tozla cehennem dumanı asla birleşmez.” (Tirmizi , Fezailül cihad 8)
Reklam
Çok hassas bir nokta
“İsrailoğulları içinde, birbirine zıt istikamette iki kişi vardı: Biri günahkârdı, diğeri ise ibadette gayret gösteriyordu. Abid olan, diğerine günah işlerken rastlardı da 'Bu günahtan vazgeç.' derdi. Bir gün, yine onu günah üzerinde yakaladı. Yine, vazgeç, dedi. Öbürü ise: 'Beni Allah ile başbaşa bırak. Sen benim başıma müfettiş misin?' dedi. Diğeri: 'Vallahi Allah seni mağfiret etmez.' veya 'Allah seni cennetine koymaz.', dedi." "Bunun üzerine Allah Teala ikisinin de ruhlarını kabzetti. Bunlar, Âlemlerin Rabbinin huzurunda bir araya geldiler." "Allah Teâlâ, ibadette gayret edene: 'Sen benim elimdekine kadir misin?' dedi. Günahkâra dönerek: 'Git, rahmetimle cennete gir.' Diğeri için de 'Bunu ateşe götürün.' diye emretti." Bu hadisi rivayet eden Ebu Hüreyre (ra) der ki: (Adamcağız, Allah’ın gazabına dokunan münasebetsiz) bir söz söyledi; bu söz, dünyasını da ahiretini de helak etti." (Ebu Davud, Edeb, 43) Bilindiği üzere; - "Hüküm Allah'ındır.” (Enam, 6/57, 62) - "Kendine şirk koşulmasını affetmez." (Nisa, 4/48, 116) - "Şirkin dışındaki günahları dilediği kimseye mağfiret buyurur." (Nisa, 4/116) | Sorularla İslamiyet
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivâyet edilen hadîs de şöyledir: "En çok günah işleyenler, en çok mâlâyânî konuşanlardır." Zîrâ bu onu helâl olmayan yalan, gıybet vb. şeylere sürükler. Birgivi, et-Tarikatü'l-Muhammediyye, s. 314-316.
Sayfa 343 - OĞLU HAMMÂDA VASİYYETİ.Kitabı okuyor
Kesin olarak kabul edilecek olan duasını ahirete bırakmış bir peygamberdi. Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’e özel kılınan bir husus da kabul edileceği kesin olan duasını daha önceki peygamberlerin aksine ahirete bırakmış olmasını Allah‘ın ona lütfetmesidir .Diğer peygamberlerin bir kısmı bu haklarını kavimlerine beddua ederek bir kısmı da dünyada iken dünyaları hakkında kullanmışlardır. Ebu Hureyre Radiyallahu anhdan rivayet edildiğine göre Efendimiz şöyle buyurmuştur her peygamberin Müstecap yani Allah‘ın kabul edeceği bir duası vardır ve bütün Peygamberler o dualarını yapmakta acele ettiler , ben ise bu duamı kıyamet günü ümmetime şefaat olarak kullanmak üzere sakladım yani kullanmayı ahirete bıraktım ona da inşallah ümmetimin şirk koşmadan ölenlerin nail olacaklardır.
Annen Annen Annen Baban
Ebu Hureyre (r.a) şöyle dedi: Bir adam Rasûlullah'a (sav) gelerek: Kendisine en iyi davranmam gereken kimdir? diye sordu. Rasûlullah : «Annen!» buyurdu. Adam: Ondan sonra kimdir? diye sordu. «Annen!» buyurdu. Adam tekrar sordu: Ondan sonra kim gelir? diye sordu. «Annen!» buyurdu. Adam tekrar: Sonra kim gelir? diye sordu. Rasûlullah, «Baban!» cevabını verdi
Reklam
Ebu Hüreyre (r.a) diyor ki: "Yeryüzünden yıldızlar nasıl parlak görünüyorsa, göktekiler de içinde zikir yapılan evleri öyle yıldız gibi parlar şekilde görürler."
Sayfa 28
Hz. Muhammed'in her gün yanında gördüğü dostunun lakabının Ebu Hureyre (Kedi babası) olmasını Divan şairi okumaları esnasında not etmişti. Böylece Peygambere yaltaklanan kedi, başka bir erdemi olmamasına rağmen, Peygamberin hoşuna gitmeyi başardığı ve onun tarafından okşandığı için halkın İslamî inancına göre cennete nail olur.
Ebû Hureyre [radıyallahu 'anh] Resûlullah'ın (sallallahu 'aleyhi ve sellem) kendisine şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir. يَا أَبَا هُرَيْرَةَ عَلَيْكَ بِحُسْنِ الْخُلُقِ "Ey Ebu Hureyre, sana güzel ahlaklı olmanı tavsiye ederim." Ebû Hureyre, "Ey Allah'ın Resûlü, güzel ahlak nedir?" diye sorunca, Efendimiz [sallallahu 'aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular: تَصِلُ مَنْ قَطَعَكَ وَتَعْفُو عَمَّنْ ظَلَمَكَ وَتُعْطِي مَنْ حَرَمَكَ "Seninle ilgiyi kesenle alakanı devam ettirmen, sana zulmedeni affetmen ve seni mahrum edene vermendir."
Sayfa 115
Okunası bir kıssa
Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor: Peygamber Aleyhisselam zamanında dışardan Resulullah'ın yanına bir adam geliyor. "Ya Resulullah, ben misafirim, açım ve yolsuzum," diyor. Efendimiz Aleyhisselam ashabına bakıyor. İçlerinden Ebu Talha ayağa kalkıyor ve "Ya Resulullah ben alırım evime" diyor. Evine gidiyor ama Ebu Talha'nın evinde üç gün boyunca hiç yemek pişmemiş. İlk defa üç gün sonra bir çorba gelmiş ve çorba da bir kişilik. Üstelik Ebu Talha'nın evinde bir süredir aç bekleyen iki tane de çocuğu var. Ebu Talha eşini gizliden içeriye çekiyor ve "Ya hanım," diyor, "bak bu Resulullah'ın misafiridir. Sen git çocukları uyut, sabah çocukların çaresine bakarız. Tam misafirle sofraya oturduğumuzda da bir bahane bul ve mumu söndür, kalanını hallederiz," diyor. Sofraya oturuyorlar. Bir kişilik çorba tam yeneceği sırada, hanımı bir bahane bulup mumu söndürüyor. Ebu Talha ve eşi boş tencereye boş kaşığı koyup çıkarıyor ki Resulullah'ın misafiri doyabilsin. Sabah oluyor. Ebu Talha koşa koşa sabah namazında Peygamberi Zişan'ın arkasında hemen saf duruyor. Efendimiz Aleyhisselam namaz biter bitmez arkasına dönüyor ve Ebu Talha'ya, "Siz gece ne yaptınız ki hakkınızda ayet indi," diyor. Ebu Talha büyük bir korkuyla yalnızca, "Kötü bir şey mi oldu ya Resulullah?" diye sorabiliyor. Ve Efendimiz Aleyhisselam Haşir suresi 9. ayeti okuyor: "Kendileri sıkıntılar içinde bulunsalar dahi, başkalarını kendi nefislerine tercih ederler."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.