Türk Kurtuluş Savaşını anlayabilmek için bu savaşı doğuran nedenleri bilmek gerekir. Nedenler basittir ama bilmediğinizde basit diye bir neden olmaz.
Birinci Dünya Harbi kaybedildiğinde Osmanlı Devleti bir av devletine dönüştü, etrafı kurtlarla çevriliydi ve Avrupa ülkeleri zaten eridikçe eriyen, hatta; Birinci Dünya Harbi’nin çıkmasının ana
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa’ya bizzat giderek, “Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz” demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.
Erzurum kongresi öncesi Kazım Karabekir Paşa’ya Mustafa Kemal Paşa’yı tutuklama emri verilmiş ve Kazım Paşa’da bizzat giderek, “Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz” demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olmuştur.
Erzurum kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa'ya bizzat giderek, "Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz" demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.
- " (...) Kemâlizm ile Kürt meselesinin alâkası, baskın nüfusuyla Müslüman olan Kürt milletinin, Türk milletiyle aynı akıbeti paylaşması sürecindedir... Tarihî açıdan, kısa kısa birkaç tarihî hâdiseyi nakletmek istiyorum: 1938 senesinde, ölümünden bir ay önce Mustafa Kemâl'in İngilizlere yazdığı bir mektub var... 1977-1978 senesinde,
halkmüreffeh,müstakil,zenginolmakistiyor. komşularınınrefahınıgördüğühaldefakirolmakpekağırdır.
-ön bilgi-
-18 eylül 1922de türk ordularının kesin zaferi ile sonuçlanan büyük taarruz sonrası milli mücadelenin/kurtuluş savaşının silahlı mücadelesi itilaf devletlerinin tbmmye
Doğu Cephesi’ndeki karışıklıkları yatıştıran ve sınırlarımızı berkiten antlaşmalar hiç şüphesiz ki Kâzım Karabekir Paşa ve onun başında bulunduğu 15’inci Kolordu sayesinde kazanılmıştı. Yine Karabekir Paşa bu dönemde Kurtuluş Savaşımızı başlatan Mustafa Kemal Paşa’nın baş destekçisi olmuştur. Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa’ya bizzat giderek, “Paşam, ben ve kolordum emrindeyiz.” demesi Türk direniş tarihinin dönüm noktasıdır, denebilir.
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa’ya bizzat giderek, “Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz” demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.
« Benim, (Atatürk) görevden çıkarıldığım ve her türlü sonuçla karşı karşıya bulunduğum kuşku götürmez. Benimle açıkça işbirliği yapmak, o sonuçları şimdiden kabul etmektir. Bundan başka, söz konusu ettiğim durumun istediği adam, daha birçok bakımdan da, ille ben olabilecekmişim gibi bir sav yoktur. Yalnız herhalde bu yurt çocuklarından birinin ortaya atılması zorunlu olmuştur. Benden başka bir arkadaş da düşünülebilir. Yeter ki o arkadaş, bugünkü durumun gerektirdiği yolda yürümeyi kabul etsin." dedim.»
Mustafa Kemal Atatürk, Erzurum Kongresi öncesi
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen Kazım Karabekir Paşa,artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşaya bizzat giderek, "Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz" demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa’ya bizzat giderek, “Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz” demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.
Erzurum'a vardığında herhangi bir resmi görevi bulunmamaktadır. Bu noktada Kazım Karabekir'in oynadığı rol, Kurtuluş Savaşı'nın geleceği için hayati önemi haizdir: Karabekir Paşa sadece Mustafa Kemal'i tutuklamayı reddetmekle kalmaz; aynı zamanda kendisinin emrinde olduğunu açık bir şekilde ifade ederek en güçsüz anında ona destek çıkar.
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa'ya bizzat giderek, "Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz demesi Türk direniş tarihinin dönüm noktasıdır, denebilir.
Erzurum Kongresi öncesi tutuklanması emri gelen ve artık müstafi bir asker olan Mustafa Kemal Paşa'ya bizzat giderek, "Paşam, ben ve kolordum emrinizdeyiz" demesi Türk tarihinin dönüm noktalarından birisi olduğu gibi, çok etkileyici bir sahnedir.