Eğer duygular örneğin âşık olmak gibi daha yoğunsa yüzümüze kan gelir, yüz hatlarımız canlanır.
Bu heyecanlı durumun bir parçası olarak gözbebekleri büyür ve bu otomatik yanıtla gözlere daha fazla ışık girer. Kişinin rahat olduğunun ve gördüğünden hoşlandığının kesin bir belirtisidir.
Gözbebekleri büyürken kaşlar havaya kalkar, bu da gözlerin daha büyük görünmesini sağlar. Karşmızdakilerin gözlerinin içine dikkatle bakmak açık bir cinsel çağrışım taşıdığından kimsenin gözbebeklerine dikkat etmeyiz. Gözlerin büyüdüğünü fark ettiğimiz anda gözbebeklerine kaçamak bir bakış atmaya kendimizi alıştırmalıyız.
Sayfa 117 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
“- Aramızdaki temel fark ne biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!
- Peki, sen ne görüyorsun bakalım?
- İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, üşüyen, korkan bir insan.”
Çoğu zaman zihin olumsuz kıyaslamalar yapabilir ve içeriden "Başaramam. Çünkü...", "Benim gibi biri bunu başaramaz...", "Başlamaya değecek yeteneğe sahip değilim..." gibi düşünceleri duyabilirsiniz. Ardından baskı ile başarısız olma korkusu ve içsel çatışmalar oluşurken planlamalar sonraki aşamaya taşınamaz. Bu döngüye dışarıdan baktığınızda, muhtemelen başlangıç noktasında kendinizi nasıl sabote ettiğinizi ve mevcut durumu çarpıtarak yorumladığınızı fark edeceksiniz. Potansiyelin önündeki bu en ciddi engeli fark etmek, düşünce sisteminin organize olması için kritik önem taşımaktadır.
❝Din, daha sonra meşhur olan ifadesiyle, "halkın afyonu"ydu: İnsanları, gerçekte baskı altında olduklarını fark edemeyecekleri şekilde uyutan bir uyuşturucu gibiydi.❞