Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nevroz: Bir neolojizmdir. 1769'da İngiliz hekimi W. Cullen Edinburg Üniversitesi'nde çalışırken yayınladığı Synopsis no-soligene methodicae in usum studiosorum'da ilk kez "neuroses" terimi kullanılır. Cullen, Sydenham ve Willis'in miraçısıdır. Cullen bir organda lokalize olan bir bozuklukla sinir sisteminin bozulmasına genel olarak birbirinden ayırmak istemiştir. Metodolojik nozolojisinde Latince kökenli bir sözcük olan "neuroses" olarak adlandırdığı "sensitivite ve motorisitede ateş ve organ lokalizasyonu olmadan ortaya çıkan hastalık"lardır. Neuroses sözcüğü İngilizce "neurosis", Fransızca "névrose" veya "maladie nevreuse", Almanca "neurose" olarak kulanılmaya başlanmıştır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Sanırım en başta yapısının o zamana dek incelemiş olduğum Latince , Yunanca , Fransızca gibi dillerden baştan başa değişik olmasıydı. Bütünüyle dünyaya değişik bir bakışı anlatan , yepyeni bir dil oluşuydu. Bir de Türkçenin mantıklı oluşu beni kendine bağladı. Biliyorsunuz , Fransızlar dillerinin en mantıklı dil olduğunu söylerler ; oysa hiç de değil. Ama Türkçe gerçekten mantıklı bir dil. Sanıyorum benim için çok yeni oluşu yanında bir de bu özelliği nedeniyle Türkçeyi çekici buldum. Türkçe incelemelerim birçok yılımı aldı. Bu yüzden Türk edebiyatından daha çok Türk dili üzerinde çalıştım. Ama Türk edebiyatı ürünlerini okumaya başladığımda , çok güzel şeyler içerdiğini gördüm. Oysa bunlar Türkiye dışında hiçbir yerde bilinmiyordu. Naima'nın çok iyi bir yazar olduğunu düşünüyorum ama kimsenin bugün onu okuyacağını sanmıyorum. Sonra Halide Edip'i , Refik Haild'i , son zamanda da Haldun Taner'i keşfettim. Haldun Taner dünyanın en yaratıcı öykü yazarlarından biridir. Sabahattin ali.
Sayfa 196 - Prof. Dr. Geoffrey LewisKitabı okudu
Reklam
Uluslararası nakliyat yapan bir TIR'ın yedek mazot deposunda Fransa'ya kaçmış, Montpellier'deki barların kapısında durmuş, sonra da soyduğu zengin bir homoseksüelin parasıyla Berlin'e gelip Hors Hausse Poux'yu açmıştı. Barın adının Fransızca okunuşunun Türkçe'deki orospu kelimesiyle aynı olduğunun tabii ki farkındaydı. Bilal hayatın bir orospu olduğunu ülkesinden ayrıldıktan kısa bir süre sonra anlamıştı.
Sayfa 141Kitabı okudu
Kime yaranmak olursa olsun, güzel Türkçe dururken, sokak levhalarına, tabelâlara Fransızca ibareler yazılmasına aleyhtar olduğumu söyledim.
Türkçenin çok önemli bir zenginliğidir ekler...Yaklaşık 160'i bulan ekleri, Türkçenin öteki dillere göre önemli bir üstünlüğüdür. İngilizce, Fransızca, Almanca gibi büyük dillerin hiçbirinde ek sayısı 160'ı bulmaz; bu, sayılara dayalı tartışılmaz bir zenginlik...Bu eklere bakarak dilimizin öteki dillerden daha doğurgan ve üretken bir dil olduğunu söyleyebiliriz.
Bana Fransızca ve kibarlık öğreten kucağı soğuk, kaknem bir dadım vardı. Her hareketimi gözler, beni sevmediği halde seviyormuş numarası yapardı. Bu kadına yalnızca bana kitap okurken saygı duyurdum.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.