Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
“Sana, beni asla tanımamış olan sana,” kitabı özetleyen cümle.
Bu uzun öykü bilinmeyenin yazdığı mektuptan oluşuyor. Aşk sizce iki kişilik midir? Bir de bu kitabı okuduktan sonra düşünün.
Bir kadın yıllarca nasıl da yüreğinde böyle bir duyguyu büyütür, barındırır... Varlığından haberdar olmayana duyulan aşk... Kendini aşağılık hissetse bile, aşık olduğu adam onun dünyasında nelere sebep olursa olsun ona sitem ederken dahi onu düşünen bir kadın.
Hayatını aşkına adayan, aşık olduğu adamla ilişkili olmayan şeyleri değersiz gören bir kadının, aşka başka bir penceren bakmanızı sağlayacak mektubu...
“Henüz on üç yaşındaydım ve seni gözetlerkenki o tutkulu merakım, aslında çocuk kimliğinde yaşanan bir aşk olduğunun henüz farkında bile değildi.”
“Ben, senin dokunuşunla kendi gözümde kutsanmıştım: bu durumda kendimi benim için her şey olmuş olan seninle, hayatıma yalnızca şöyle bir değip geçmiş olan başkaları arasında nasıl paylaşabilirdim?”
“... Ölmem sana acı verecek olsaydı eğer, o zaman ölemezdim.”
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,2bin okunma
1984 ya da Hayvan Çiftliği ya da Aspidistra kadar etkileyici bir kitap değildi. Daha doğrusu bu üç kitabı herkes okuyabilir, anlayabilir ve kendince eleştirebilir. Ancak Boğulmamak İçin kitabı diğer kitaplara göre daha ağır, olaysız, yavaş ve geçmişe dönük ilerleyen bir roman. Herkesin keyifle okuyacağını düşünmüyorum. Ben okurken sıkılmadım. Felsefeyle uğraşıyorsanız bu tarz kitaplar kolay kolay sıkamaz zaten sizi :) Yolda yürürken geçmişe giden bir adam, uzun bir süre çocukluğundan ve gençliğinden bahsediyor. Savaşın kendi üzerindeki etkisini etkileyici bir dille anlatmış. Ardından tekrar şimdiye geliyoruz ancak geçmişin etkisi bir kere tesir etti bile.. Geçmişte yapamadığı bir eylemi yapma arzusu, onu gerçekleştirme çabası ve sonunda elde ettiklerinin elde etmek istedikleri ile arasında farkın uçurumu.. Şimdide boğuluyoruz, geçmiş olsun.
Dili fazla özgür olan Prometheus, günün adamı olan herkese söylüyor bu sözlerini. Kitap zamanının dışında, çağın ötesine geçmiş ve günümüzü de anlatıyor aslında. Günün efendisine uşaklık etmek uğruna yanlışın yanında durmayı değil, ne getirirse getirsin, ne olursa olsun haksızlığa karşı doğruyu savunmanın önemini gösteriyor. " akıl gücü kaba güçten üstündür, düşünceye gem vurulamaz, özgür düşünce tutuklanamaz, susturulamaz, alt edilemez, olaylar nasıl gelişirse gelişsin, gelecekte egemenlik kaba kuvvetin değil, özgür düşüncenindir"...
Tutku ve Aşk üçgeni. Üç kişi tek aşkın içinde.
Baragan'ın Dikenlerinde tanıştım İstrati ile. Aytmatov esintileri vardı sanki. İçin için bir dram kokuyor kitapları. Baragan bir yolculuk bir içe dönüş hikâyesi. Upuzun ovalarda dikenlerin peşinden koşan çocuklar. İçlerinden kusmuşlar Dünyayı. Ateş dans etmiş çevrelerinde. Kısa ama etkili bir kitaptı. Ama durun ben Sokak Kızı Nerrantsoula'yı anlatacaktım size. Nereden geldik şimdi buraya. Olsun bahsetmiş olduk o kitabı da burada. İki erkeğin âşık olduğu bir kadın Nerrantsoula. Çocukluğu kötünün ötesinde geçmiş. Marko ve Epaminonda ile karşılaşıyor bir dere kenarında. Alıp çekiyor ikisini de kendi dünyasına sonra sizi sürükleyip götürüyor o şehirden bu şehire. Marko tutkuyla seviyor. Epaminonda derinden gidiyor. Yıllar geçiyor ikisi de vazgeçmiyor aşklarından. Gün geliyor her şey değişiyor. Merak ettiniz değil mi? Okuyun çok şey katar size!
304 syf.
10/10 puan verdi
Erkek olmak ne demek?
Bu kitabın incelemesini 2022 bitmeden paylaşmayı istiyordum. Böylelikle yılı güzel bir incelemeyle kapatacaktım. Ne yazık ki birtakım troller hesabımı askıya aldırdıkları için 2023'e sarktı. Bu yaşanandan bağımsız aslında çoğunuz nankör olduğu için buraya yazılarımla emek verip, zaman harcamaya değmezsiniz. Ama aklımdaki düşünceleri bir yere
Acayip derbi akşamından ve pek de iyi olmayan, yorgun geçmiş bir cumartesi gecesinden hepimize mutlu geceler. Hem rakip takımı, hem takımımı gördüğümde kitabın adını onlara da öneriyorum: Masumiyetiniz İçin Savaşın o halde a dostlar. Birbirinin kalbini, gönlünü, sonuç ne olursa olsun parasını alıp keyfine bakan insanlar için kırmayın. En azından
