Farkındalık !!
İçine kapanıksan , ürkeksen , hiperaktifsen ... veya koskoca insan diye tabir edilen döneminizde en ufak bir durum sizi allakbullak ederse "çocukluğuna inmek lazım" seklinde tedavi yöntemi belirlenir hemen. Hayatımızda en unutamayacağımız , karakterimizin şekillendiği , kapanmayacak yaraların oluştuğu donem kesinlikle bu dönemdir.
Afro- Amerikan edebiyatının temsilcisi ödüllü yazar 
Toni Morrison bu sefer bu hassas dönemi işlemiş ve yine farkındalik yaratan eser meydana getirmiş. Kalemiyle tanıştığım eseri 
En Mavi Göz kadar olmasa da bunu da çok etkilenerek okudum.
Lula ; doğar doğmaz sirf siyahi diye babası tarafından terk edilmiş , annesinden de teninden dolayı beklediği sevgiyi göremeyen bir çocuk. Hatta o kadar sevgiye aç ki annesinin atacağı tokatta tenine temas olacağı için sevgi arıyor . Lula büyüyüp kendi ayakları üzerinde dursa bile içinde hiç geçmeyecek bu yarayı barındırmıştır hep bir yerlerde gömülü olarak. Başarılı bir iş kadınıyken sevgilisi tarafından bu gömülü yara yeniden kaşınmaya başlamıştır. Sonunda kaçamadığı geçmişiyle ve yaşadıklarıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır.
Kitapta geçmişle bugün arasında gidip gelirken zorlandığım , şaşırdığım yerler oldu. Bu durum belki benim kafamın dalgınlığından da olabilir ama sonuçta beklediğim muhteşem etkiyi bırakamadı maalesef. Yazarın kalemiyle tanışmak isteyen arkadaşlara tavsiyem önceliğiniz bu eser olmasa daha iyi olur!!
·
Puan vermedi
Herkese hayırlı akşamlar
Bugün sizlere 
Dilara Gönül'in kaleminden Ölüler Konuşamaz adlı kitabının yorumu ile geldim. Kitaba tek kelime ile ba-yıl-dım
Gökçe, anne ve babasını kaybetmiş teyzesi Zeynep, eniştesi Murat ve kuzeni Semih ile yaşayan, lise de okuyan genç bir kızdır.
Tek hayali üniversiteyi kazanıp, evde ki sıkıntılar yüzünden orayı terk etmektir.
Hayallerine kavuşup, mutlulukla yeni tanıştığı anda kaybolan Gökçe'nin yokluğu en cok dostlarını etkiler Yankı, Erdal, Hakan, Burcu ve Alper...
11 yıl aradan aradan sonra bile halâ çözülmeyi beklenen olayı araştıran arkadaşları önce kendi hayatlarında ki sırlarla karşı karşıya gelirler. Gerçeklere ulaşmak ise sandıklarından daha zor olacaktır.
Geçmişin izleri ile yaşayan Yankı'yı, geçmişi şimdide arayan Alper'i, geçmişten kaçmak isteyip ona tutsak olan Erdem'i yıllar sonra bir araya getiren şey Gökçe'nin kendisini tekrar hatırlatmasıdır. Ve bu kez bu 5 arkadaş kendi sırlarıyla yüzleşmek zorunda kalacaklardır.
Olaylar o kadar güzel bağlanmış ki geçmişle gelecek o kadar güzel harmanlanmış ki elinizden bir an bile bırakmak istemeyeceksiniz. Muhteşemdi..
Alıntı
.
.
Kendini korumayı öğrenmen lazım. Avazın çıktığı kadar bağırmazsan, zamanla susmaya mahkûm hale gelirsin
Bir arkadaşım, düşüncelerin kelimelere dökülünce daha gerçek olduğunu söylemişti. Haklıymış...
Karanlıkta kalınca gözlerini sımsıkı yumardı, çünkü yarattığı karanlık maruz kaldığı karanlıktan daha vicdanlı gelirdi
