Geçmişimiz, kimliğimiz, Doğu ile Batı’nın engin kültürleri arasında, -iki cihan arasında- kendimizce ve kimi zaman kendimiz olamadan duruşumuz, tereddütlerimiz, günü ve ânı yaşayışımız, itiyatlarımız, itikatlarımız, “sükût musikisi”nden aldığımız haz, kendi kültürünü üreten, ürettikçe harcayan İstanbul, neylerin, kudümlerin ve derin bir musikiyi yaratmışların hâlâ bizi çeken hâlesi, ruh gezintileri, yumuşak ama derin sorular, bütün bu “terkip”ten bize kalan lezzetli bir huzursuzluk... Huzur, önce Mümtaz ile Nuran’ın aşklarının romanıdır, sonra ömrümüzün romanı. Ahmet Hamdi Tanpınar, en önemli romanı kabul edilen Huzur’u önce tefrika olarak Cumhuriyet gazetesinde yayımladı. Bir süre sonra romanda önemli yapısal değişiklikler yaptı. Eklediği yeni bölümler romana bambaşka bir boyut getirdi ve bu haliyle kitaplaştı. Elinizdeki bu kitap, Huzur’u ve tefrikadan kitaba geçerken yazarın roman üzerinde yaptığı tüm değişiklikleri içeriyor. Huzur’u, yazarının elinden ilk çıktığı ve son çıktığı biçimde, bir arada görmek isteyenlere...